Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Ulusalcılık Nedir?..
Yağan yağmuru anlat, karı, fırtınayı, boranı, soğuğu anlat...
Durgun sulara bak uzun uzun, ağaçlara bak, kuşlara, çocuklara bak.
Yaşamın neresindesin söyle ıslak bir pazar sabahında?
Şimdi beni dinle!
Bereketli toprakların kokusu kanın değil, barış çiçeklerinin habercisi olmalı.
Bir dağın eteklerinden bakmalısın denizin lacivert sularına.
Solculuk nedir bilir misin?
Bilmiyorsan iyi öğren!
Devrimciliği, yurtsever olmayı, sermaye-emek çelişkisini!
Bırak etnik kimlik üzerinden politika ve dincilik yapmayı...
Kul değil birey ol!
Emeğin örgütlü gücünü savunmak, örgütlü toplum olmak için uğraş ver.
Hukukun üstünlüğünü, adalette eşitliği savun, oku, kendini geliştir.
Hayatında okudun mu hiç Pablo Neruda’yı, Şili’de, Arjantin’de neler yaşandığını?
Sen 12 Eylül öncesi o kanlı kıyımların, cinayetlerin, niçin, neden olduğunu hiç düşündün mü?
Kenan Evren’in 1982 Anayasası’na yüzde 90 oy oranıyla “evet” dendiğini ne çabuk unuttun!
Belki sen de verdin oy!
Oh terörden kurtulduk, diye...
Belki sen de “muhbir vatandaştın” ne bileyim ben!
Yağmurlu bir sabah...
Bir iç sıkıntısı.
Duman gibi yayılan ince bir yağmur Ankara Kızılay’da...
Yüz binler yürüyor Uğur Mumcu’nun ay-yıldızlı bayrağımıza sarılı tabutunun arkasından.
Nerede o yüz binler aradan 20 yıl geçmesine karşın?
Ölüm çanları çalıyordu...
Yüzlerimizde derin çizgiler, hıçkırıklar, çığlıklar dalga dalga kabarıyordu.
O yıllarda kuşlar telgraf tellerine konmuyordu...
Çünkü kuşlar ağlıyordu.
Bense yürürken Pablo Neruda’nın dizelerinde kaybolup gidiyordum:
“Uzak bir aşkın rengindeydi gözleri
Kolları ikiz safirlerdi
Dudakları titriyordu mercan ışığında
Sonunda çıkıp gitti
Güçbela girdiği nehirde tertemiz oldu yine
Yüzdü bakmadan arkasına
Yüzdü hiçliğe, yüzdü ölümüne...”
Ali Sirmen, 25 Ocak Cuma günü yayımlanan yazısının bir bölümünde, çok tartışılan “ulusalcılık” konusunu dillendirirken şöyle diyordu:
“Geçen gün birisi sordu:
- Uğur Mumcu ulusalcıydı değil mi?
- Tabii öyleydi, ama dilersen önce ulusalcılıktan ne anladığını açalım, diye yanıtladım.
Gerçekten Uğur Mumcu’da ırk temeline dayalı, bir ırkın üstünlüğünü savunan bir milliyetçilik, ki ona şovenizm demek daha doğru olur, aramayın boşuna.
Birlikte yaşama ve ortak bir geleceğe yönelme iradesinin ürünü olan sübjektivist, çağdaş demokratik ulusçu, demokrat bir Kuvvacıydı Uğur Mumcu...”
Emeğin yüceliğine inanan herkesin Uğur Mumcu’nun kitaplarını, Türk-Kürt sorununa ilişkin yazılarını okumalarını öneririm; ortalıkta boy gösteren özde değil sözde ulusalcıların, daha doğrusu faşistlerin...
İyi okumalarını!
Çünkü Uğur Mumcu devrimciydi, sosyalistti, sapına kadar da yurtseverdi.
Türkiye’de kavramları saptırıp, faşizmin bataklığına düşen, ulusalcılık maskesiyle dolaşan faşistler için yazdım bu yazıyı...
Yurtsever olmak o denli kolay değil...
Bir yurtsever sapla samanı karıştırmaz!
Evet!..
Yaşamın neresindeyiz bir pazar sabahı!
Sevginin, tutkunun, aşkın ve barışın!
Neresindeyiz?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- İstanbul'un 7 ilçesinde yarın su kesintisi uygulanacak
- Malatya depremi: 'Endişe verici' diyerek uyardı!
- İYİ Parti'de Akşener krizi
- Kan donduran 'taciz' iddiası
- Muharrem İnce’den sert yanıt!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- TÜPRAŞ'tan açıklama geldi
- Oktay Kaynarca’dan ‘Selahattin Demirtaş’ açıklaması
- Ankara’da konuşulan iddianame
- İmamoğlu'ndan, Tekin'e 'belgeli' kreş yanıtı