Hikmet Çetinkaya

Seni Gidi Yobaz Seni...

21 Haziran 2013 Cuma

Onları televizyondaki tartışma programlarında izliyorum zaman zaman...
Kızgın,
saldırgan, öfkeli!
Gerçekleri dillendirenlerin
hemen sözünü kesiyorlar, camide bira içildiğini, ayakkabıyla girildiğini söylüyorlar.
İmamın
“hayır içilmedi” sözü anımsatıldığında verdikleri yanıt şöyle oluyor:
“İmam iyi niyetliydi o yüzden öyle söyledi... Üstelik başka şeyler de yapıldı camide...”
Ne yapıldı?
Başını sallıyor:
“Burası yeri değil, büyük olaylar çıkar, söylemem!”
Utanmasa sıkılmasa,
“camide seviştiler” diyecek!
Çünkü
yalancı, üçkâğıtçı, kışkırtıcı!
Televizyonların haber kanalları özellikle bu tipleri buluyor nedense...
Dindar maskesi, demokrat maskesi takmış, sözüm ona liberal!
Bir solculuktur, yasadışı örgüttür tutturmuş gidiyor...
Gezi Parkı’nı bilmiyor, oradaki direnişçileri tanımıyor...
Elbet bu tür eylemlerde, provokatörler, yasadışı örgütler olabilir.
Bu doğaldır!
Polisin görevi onları eylemin başında oradan uzaklaştırmaktır.
Terörle mücadele birimleri onları gözünün içine baktığında tanır.
Önemli olan onların orada olması değil, polisin orantısız güç kullanmasıdır.
Önemli olan
vicdan sahibi olmaktır.
Dindarlık maskesiyle, yalan makinesine benzeyen yobazların, çevreci gençleri, kadınları, erkekleri
“sapık, fahişe, lezbiyen, gay” diyerek aşağılamak istemesidir.
Sana ne insanların cinsel tercihlerinden?
Sen kimsin?
Senin kim olduğun o kanallarda ortaya çıkıyor, dinbazlığın, din tüccarlığın, yobazlığın gözlerinden okunuyor.
Sende ne vicdan var,
ne insani değerler...

\n

***

\n

O dinci kanallar yalan dolan üzerine yayın yapıyor, insanları gammazlıyor sabah akşam!
Hiç beklenmedik anda topraktan
bir tomurcuk gibi patlayan çiçekler Gezi’den Ankara’da Kuğulu’ya, İzmir Gündoğdu’dan Adana Atatürk Parkı’na, Antalya’ya, Eskişehir’e ve tüm Türkiye’ye yayıldı.
Eyleme gerçek dindarların,
başı açık, başı örtülü kadınların güle oynaya katılmaları, kandil kutlamaları, gençlerin cuma namazı kılanları korumaları dindar geçinen kindarları öfkelendirdi.
Yandaş ve candaşlar yazıp çizmeye başladılar...
Eylemlerin arkasında
CIA’dan Ergenekon’a, Suriye’den İsrail’e kadar Türkiye’nin güçlenmesini istemeyen ülkeler olduğunu söylediler.
Neler anlattılar, neler yazdılar, daha neler neler!
AB’nin tepkisiyle yerlerinden hoplayanları gördük!
Ağızlarından salyalar akıyordu...
Yok şu kadar araç yanmış, şu kadar mağazanın camları kırılmış...
Kim kırmış?
Biri polis
dört yurttaşımız ölmüş, 11 kişi kör kalmış, birçoğu gazdan zehirlenmiş.
Divan ve Hilton Oteli polisçe basılmış, doktorlar gözaltına alınmış.
Bakın az daha unutuyordum...
Bir de
faiz lobisi kavramı ortaya atıldı...
Nedir ne değildir bilen var mı?
Bilinen 10 milyar doların yurtdışına çekilmesi.
Olacak o kadar!
Tayyip Bey, nasıl olsa dünya lideri, bir yolunu bulur, 100 milyar dolar getirir bir telefonla...

\n

***

\n

Başta söyledim yineleyeyim...
Adamlar yalan makinesi ama
“dindarım” diye geçiniyorlar.
Bezmiâlem Valide Sultan Camii’nde bira içildiğini, erkeklerle kadınların seviştiğini, fuhuş yapıldığını söyleyecek kadar ahlaksızlaşıyorlar.
Bunlar
bırakın dindar olmayı insan değil!
Aşağılık yaratık hepsi!
Toplumu
ayrıştırmayı ilke edinmişler!
Talanı, yağmayı, rüşveti, hırsızlığı, aklınıza gelen her şeyi yapmayı ilke edinmişler.
Teröristler Gezi’deki çadırları yakmışlar!
Amaçları orada yatan grupları diri diri yakarak öldürmekmiş.
Bu yobaz takımı
1993 yılında Madımak katliamını böyle iftiralarla gerçekleştirmiş, Aziz Nesin’i suçlamıştı.
Aynı yöntemi aradan
20 yıl geçtikten sonra da yapıyorlar.
Önceki gün Gezi Parkı soruşturması bitti, çadırları belediye zabıta ekiplerinin yaktığı saptandı.
Bakalım
yobazlar bundan sonra neler yazacak, neler anlatacak!
Onlarda yalan çok...
Çünkü
vicdan yok, insanlık yok!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları