Hikmet Çetinkaya

Fatih Hilmioğlu'nu Hayata Döndürelim...

15 Şubat 2013 Cuma

Ölümcül bir hastalık...
Yaşamdan kopma...
Oğlunu
20 yaşında Ankara’da trafik kazasında yitirmiş bir baba...
Bilim insanı...
Eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Fatih Hilmioğlu...
Hilmioğlu’nun kardeşi ve avukatı
Hayati Hilmioğlu’nu bir televizyon kanalından izlerken yüreğim acıdı, başım döndü...
Ölümcül bir hastalığa yakalanmış olan Fatih Hilmioğlu, artık yaşamdan kopmuş.
Konulan tanı:
Siroz, şeker, böbrek yetmezliği ve depresyon!
Kolay mı bir babanın üniversite çağındaki çocuğunu trafik kazasında yitirmesi?
Salt
Balyoz, Ergenekon, KCK davalarından söz etmiyorum.
Acaba
Türkiye’de zindanlarda yatan tutuklu ve hükümlüler arasında kaç hasta var?
Benim bildiğim çok sayıda hükümlü ve
tutuklu insan hasta, felçli ve bakıma muhtaç...
Tekerlekli sandalyede yaşamak zorunda kalan felçli tutuklu ve hükümlüler var...
Kalp,
kanser, kas erimesi vb. gibi hastalıklara yakalananlar var...
Bunları çok yazdık ve yazacağız.
Peki Türkiye’de siyasi davalarda
yargı nasıl işliyor?
Ne yazık ki yargı suçluyla suçsuzu aynı torbanın içine koyup yargılıyor.
Katiller, çeteler,
derin güçlerle birlikte gazeteciler, milletvekilleri de bu davalardan tutuklu.
İnsani duygular taşıyan, vicdanı olan herkes zindanlarda yaşanan dramlara izleyici kalmamalı.
Gözlerini kapatmamalı!
Ses vermeli!

\n

***

\n

Mustafa Balbay, Silivri zindanından “vicdanların kuruduğunu” açıklayıp “geriye bir tek ölmek kaldı” diyor.
Aynı tümceleri, Fatih Hilmioğlu da dillendiriyor Silivri’den.
Ergenekon’dan tutuklu olan Hilmioğlu, böbrek, siroz, şeker, ağır depresyon hastası olmasına rağmen tedavi görmüyor.
Üniversite hastanelerinin heyet raporuna karşı,
Adli Tıp’ın verdiği rapor nedeniyle tahliye edilmiyor.
İki yıl önce reddedildi tahliye istemi.
Hilmioğlu yaşamaktan bıkmış...
Kardeşi şöyle aktarıyor:
Suçsuz bir insanı savunuyorum bu davada. İddiaları yargılama aşamasında çürüttük. Son görüşmemizde bana ‘Boşuna tahliye isteminde bulunma. Beni sağ çıkarmazlar. Mahkeme üyeleri birtakım güçlerin etkisi atında’ dedi...
Hilmioğlu artık yaşamayı değil, ölümü seçmiş.
Hiç kimse suçlular yargılanmasın demiyor.
Orada
suçsuzların işi ne?
Katiller, işkenceciler, çeteler, masumlarla birlikte yargılanıyor...
Salt böyle değil...
Bu ülkenin eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral
İlker Başbuğ sözde örgüt lideri...
PKK terörüyle mücadele eden
TSK’nin komutanı!
Başbakan ne diyor Başbuğ’un tutuklanmasına ilişkin:
Bu ayıbı bir gün tarih yazacaktır!”
Nasıl bir adalettir bu anlatır mısınız!
Bunun adı vicdansızlıktır!

\n

***

\n

Yaşananlar ve yaşadıklarımız...
Zindanları dolduran
çocuklarımız, gençlerimiz...
Lösemi hastası
Soli’nin annesi özgürlüğüne kavuştu, mutluluktan uçuyor.
Kaç çocuk var babaları, anneleri zindanda yatan...
Sivil memur
Güllü Salkaya Balyoz davasında kaç yıl hüküm giydi?
16 yıl...
Suçu, askerle birlikte
darbe yapıp hükümeti devirmek!
Güler misiniz, ağlar mısınız...
Demek ki “
ileri demokrasiye” geçmek böyle bir şey oluyor.
Hak, hukuk nedir?
Guguk muguk!
700 üniversite öğrencisi tutuklu...
Kimileri gece yarısı yurtlarından alınıp götürülmüşler...
Hepsi “
terör örgütü üyesi” diye bir güzel yaftalanmış.
Zindanlardan mektup yazıyorlar!
Bir ülke
geleceğimiz olan çocuklarına kıyar mı?
1 Mayıs’a katılmak, parasız eğitim istemek terör örgütü üyesi olmak mıdır?
Bu sorunun yanıtını bekliyorum!..
Elbet terör bir insanlık suçudur, nereden gelirse gelsin!

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları