Hikmet Çetinkaya

Bekleyiş...

05 Şubat 2013 Salı

İnsanın gelişimi, toplumun vicdanı, aydınlanma, kör inanç, ırkçılık, dini, dinsizi bir araya getiren vahşi kapitalizm...
İnsan olmanın bir bedeli vardır!
Irkçı ve dinci ayrımcılığın baş döndürücü bir hızla ivme kazandığı dünyamızda,
yoksullar çaresizlik içinde kıvranırken, çokuluslu şirketlerin yeraltı kaynaklarını bölüşmesini görmezden geliyoruz.
Emperyalizm zaten bu değil midir?
Kimse ama kimse bunun ayrımında değil...
Son yıllarda gittikçe yayılan bir söylemi bizim sözde liberal aydınlarımız da yinelemeye başladı:
“Önce kapitalist olacaksın sonra sosyalist!”
Ezilen halklar burnumuzun dibinde...
Önce
Irak, Afganistan, Mısır, Tunus, Fas...
Libya’nın içine düştüğü bataklık, ABD’nin Irak’tan sonra şimdilerde Afganistan’dan çekilme hazırlıkları...
Birleşmiş Milletler kararı,
NATO, Çin, Rusya...
El Kaide’nin, Müslüman Kardeşler’in bölgeyi giderek egemenliği altına alması...
Köktendinci bir yapılanma Ortadoğu’yu, Kuzey Afrika’yı kuşatırken
ABD ve AB ülkelerinin paniği...

\n

***

\n

ABD, Rusya ve Çin’in çıkar dengelerine AB’nin patron ülkeleri de katılıyor.
Sanayileşmiş bu ülkeler, sömürdükleri yoksul ülkelerde zengin altın yatakları,
petrol, doğalgaz peşindeler.
Sömürü çarkı hızla dönüyor!
Onların baskıcı rejimlerle falan hiç ilgisi yok...
Bir
demokrasi ve özgürlük kandırmacasını allayıp pullayıp sofraya koyuyorlar, silah tüccarlarının gözünü doyurmak için.
Bu arada petrole, doğalgaza, altına hücum başlıyor...
Bu noktada iş değişiyor...
Özellikle
El Kaide terörü giderek yoksul ve sömürülen halklar üzerinde etkili oluyor, destek buluyor onlardan.
Büyük devletlerin uzun soluklu çıkar dengelerini gözden kaçırmamak gerek.
Durduk yere
İsrail’in Suriye’nin başkentine hava saldırısı yapması, Türkiye’nin bu konuda bir süre sessiz kalması ilginç değil mi?

\n

***

\n

İnsan gücün, diriliğin, üretkenliğin, demokrasinin ve özgürlüklerin gelişmesini, savaşın değil barışın egemen olmasını ister.
Şöyle bir yaşananlara bakarsak,
PKK terörünün son 30 yılda Türkiye’yi neredeyse bir ayrışma çizgisine getirdiğine tanık oluruz.
Kör inanç, dincilik ve ırkçılık geçmişte Yugoslavya’da kendini gösterdi...
Kana kan intikam duyguları o güzelim ülkeyi paramparça etti...
Aynı sancıyı biz toplum olarak
30 yıldır yaşıyoruz...
Terörün şiddeti giderek arttı; ayrılıkçılık, şiddet desteklenir oldu...
Yaşadığımız coğrafyada insanlarımız bu ce
hennemden etkilendi ama Türkler, Kürtler, Lazlar, Boşnaklar, Süryaniler, Ermeniler, Rumlar, Yahudiler barış içinde yaşamayı yeğlediler...
Bölünmeye, parçalanmaya
karşı dik bir duruş sergilediler.
Kürtlerin neredeyse
yüzde 65’i Ankara’nın batısında yaşıyor.
Patron olanlar da var, sömürülen emekçiler, yoksullar, işsizler de...
Toplum
PKK teröründen sıyrılmış, kalıcı barışın sağlandığı bir Türkiye istiyor!
Demokrasi ve özgürlük istiyor!

Adalet istiyor!
İnsanca yaşam istiyor!
Aş ve iş istiyor!

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları