Hikmet Çetinkaya

28 Şubat Kime Yaradı?..

16 Şubat 2013 Cumartesi

28 Şubat dalgası tüm hızıyla sürüyor, askerler Ankara Adliyesi’ne getiriliyor.
Sabah uyandığımda, 28 Şubat kapsamında eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral
Ergin Celasin, ifadesi alınmak üzere evinden alınıp adliyeye getirilmişti.
Üç gün önce
tutuklanan dört generalin ardından, Ankara ve İzmir’de sekiz emekli asker gözaltına alınmıştı.
28 Şubat süreciyle ilgili gözaltıların süreceğini sanıyorum...
Tüm bunlar olurken acaba
Sincan’da tutuklu bulunan emekli Orgeneral Çevik Bir’in “postmodern darbe” olarak adlandırdığı 28 Şubat neydi?
Tümüyle
12 Mart gibi bir askeri darbe olduğunu söylemek olanaksız...
12 Eylül’le uzaktan yakından ilişkisi yok!
Zorunlu
eğitim kesintisiz sekiz yıla çıkarıldı ama Meclis tarafından.
Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel “kenarından döndük” gibi açıklamalar yaptı ama geçelim.
Siyasetçilerle, işadamlarıyla, cemaatlerin askerlerle dayanışmasından ortaya çıkan, yeni bir görüntü,
Erbakan Hoca’nın partisinin tarihin çöplüğüne atılması.
Ardından Nakşibendilerin lideri Prof. Dr.
Esat Coşan’ın Avustralya’ya, Fethullah Gülen’in ABD’ye gidişi...
Bildim bileli Necmettin Erbakan’la Fethullah Gülen’in arası hiç iyi olmadı.
Gülen, DYP, ANAP ve DSP’ye çok yakın durdu...
Özellikle
1999 seçimlerinde cemaatin Bülent Ecevit’in ak güvercinli partisi DSP’ye büyük destek verdiği, siyasi çevrelerce öne sürülür.

\n

***

\n

28 Şubat öncesi yaşananları uzun uzun anlatmaya gerek yok...
Sıkmabaşlı öğrenciler, tarikatlar...
İftar sofraları...
Biraz daha gerilere gidersek,
1996 yılında Susurluk kazasından sonra ortaya çıkan devlet içindeki silahlı çeteler, faili meçhul cinayetler...
Bunlar REFAHYOL iktidarı döneminde olmuştu.
Hele hele
“Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık” eylemlerinin yurt çapında büyümesi, REFAHYOL hükümetini açmaza sürüklemişti.
Yine Erbakan’ın eylemciler için
“Gulu gulu dansı yapıyorlar” tanımlaması, Tansu Çiller’in “Vatan için kurşun atan da yiyen de kahramandır” demesi...
28 Şubat sürecinin önemli bir olayı da Refah Partisi’nin Anayasa Mahkemesi’nce kapatılması ve hemen ardından Fazilet Partisi’nin kurulmasıdır...
14 Mayıs 2000’de yapılan FP Büyük Kongresi’nde parti içindeki “yenilikçi grup” genel başkanlık yarışına girdi.
‘Yenilikçi’lerin adayı Abdullah Gül, Erbakan’ın adayı Recai Kutan’dı.
Kutan 633 oyla seçimi kazandı, Gül 521 oy aldı...
Yenilikçiler yol ayrımındaydı...
Fazilet Partisi’nin yorgun siyasal kadrolarla iktidara gelemeyeceğini, o yılların koşullarına göre yüzde
10 barajını bile aşamayacağını düşündüler.
AKP kuruldu...
Kadroları gençti...
Salt Milli Görüş’ten değil, her görüşten ve cemaatlerden de (Nurcuların Yeni Asya Grubu dışında) destek alacaklarını biliyorlardı.
Çünkü pazarlık yapılmıştı önceden!
Yazıyı uzatmamak için,
DSP-ANAP-MHP koalisyon hükümetine pek fazla girmiyorum...
Abdullah Öcalan’ın yakalanması, İmralı’ya konulması, seçimler...
CHP’nin 1999 seçimlerinde yüzde 10’un altında kalıp Meclis’e girememesi...
Bunların
tümü, ABD destekli “yarı siyasi yarı askeri” 28 Şubat projesinin içindedir.

\n

***

\n

Yıllar öncesine dönelim yeniden...
Ecevit deneyimli bir siyasetçiydi...
Ahmet Necdet Sezer’in Cumhurbaşkanlığı süreci, yüzüne anayasa kitapçığı fırlatılması, Ecevit’in birdenbire hastalanması, DSP’nin aynı Fazilet Partisi gibi bölünüp parçalanması.
ABD, Irak’ı işgale hazırlanıyordu...
BOP’un işaret fişeği yakılmıştı...
Ekonomiyi düzeltmek için danışman sıfatıyla ABD’den getirtilen
Kemal Derviş ekonomi bakanı oluvermiş, liberal çevrelerin desteğini de almıştı.
Tüm televizyon kanallarında Kemal Derviş’i
keyifle izliyordu halkımız.
Çok mutluyduk!
Fazla uzatmayayım!
Ecevit hastalandı, erken seçim kararı alındı, bu arada bankaların içi boşaltılmıştı.
Ecevit çaresizdi,
güvendiği dağlara kar yağdığından şok yaşamıştı.

\n

***

\n

Mesut Yılmaz ve Devlet Bahçeli’ye erken seçime gidilmemesi için çok dil dökmüş ama dinletememişti.
DSP’den ayrılanlar
İsmail Cem’in liderliğinde Yeni Türkiye Partisi’ni kurmuşlardı.
Seçimler yaklaşırken
Hürriyet’in manşetini anımsadım:
“YTP yüzde 35’le iktidar!”
Kemal Derviş’in İsmail Cem’e attığı siyasal kazık...
2002 seçimleri:
“AKP yüzde 35’le tek başına iktidar!”
Meclis’te sadece CHP ve bağımsızlar var...
Bilmem 28 Şubat
sürecini ve sonunu anlatabildim mi?
Kime yaramış 28 Şubat?

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları