Cüneyt Arcayürek

O, 10 Kasım'dan Neden Kaçtı?

11 Kasım 2012 Pazar

İnsanlar, bizim insanlarımız... Kadın erkek, çoluk çocuk, genç yaşlı...

\n

...yurdun dört köşesinden,

\n

İzmirden, Hataydan başkente gelen binlerce insan, yağmur altında Atatürkü ziyarete yürürken o Bruneide Altın Sultanın ülkesinde

\n

...dün ne gözler aradı onu ne de gazete haberlerinde yokluğundan söz edildi.

\n

 Ziyaretin nedeni mi?

\n

Gökte ararken Bruneide bulduğu altın bir fırsatı Türkiyenin kaçırmaması için mi?

\n

Yok efendim yok: Tek neden Atatürkten kaçmak için...

\n

Sanki Atatürk, sultan taslağı suratını görmeye pek hevesliymiş gibi...

\n

...ölüm yıldönümlerinde akın akın Anıtkabiri ziyaret edenlerden kaynaklanan görkemli duyguların, her 10 Kasım sabahı evinin duvarlarını aşarak haremi ismetine girmesine...

\n

...milletinin gönlünden, kafasından adını, eserlerini çıkaramadığı insana, ölümünün üzerinden yıllar geçse de gösterilen ilgiliye, bağlılığa...

\n

...dayanamıyor

\n

***

\n

10 Kasımda, Ankarada bulunacağı yerde Bruneiye kaçmasındaki neden, ne Altın Sultanın çağrısı ne de ülkesine yarar sağlamak amacıyla ilgili.

\n

Heyeti Recebiyyede bulunan Hürriyet Genel Yayın Müdürü Enis Berberoğlunun oralardan gönderdiği haber; RTEnin milletin gönlündeki tahtan indiremediği, olumsuz (kıskançlık mı haset mi desem) duygular beslediği Atatürkten kaçışının hem itirafı hem de belgesi...

\n

Başbakana soruluyor: Sultan mı sizi davet etti?

\n

Yanıtı: “Yok, kendisini görünce ne zaman döneceğini sordum. Cuma deyince, aynı gün geleyim mi dedim. Bir gün kalıp dönüyoruz.

\n

Üstelik bu kısa haber başka bir gerçeğin de kanıtı.

\n

Cumhuriyet tarihi, bugüne dek hiçbir TC başbakanının bir başka ülkeye davet edilmeden zorla resmi bir ziyaret yaptığını yazmıyor.

\n

Yalakaların, yandaşların, Atatürk düşmanlarının alkışlayacağı bu ilki, RTE başarıyor!

\n

***

\n

Ne yaparsa yapsın, ne Atatürkü ne de laik Cumhuriyeti, devrimlerini silemeyecek.

\n

Bir gazetemizin 29 Ekimde Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle yayımladığı ekten kimi örnekler bu gerçeği kanıtlayabilir.

\n

Atam! Ne senden vazgeçeriz ne senin eserinden başlığı altında şunlar yazılı:

\n

Atamızın aramızdan ayrılışının üzerinden yıllar geçtikçe, düşüncelerindeki anlam ve söylediklerinin değeri daha iyi anlaşılmakta... İlke ve devrimlerinin ölümsüz olduğunu yıllar geçtikçe daha iyi anlamaktayız. Atatürk bilimi, ilke ve devrimleri çağlar öncesinden görmüştür...   

\n

....Atatürkü anlamak, Cumhuriyete, demokrasiye sahip çıkmak, ülkemizin bütünlüğünü korumak, geleceğe güvenle bakmak demektir...

\n

Atatürkün ilke ve devrimlerine olan bağımlılığımız, tüm olumsuz şartlarda bile tükenmeden devam edecektir. (İlyada Metin- 8B 92687-TED Ankara Koleji.)   

\n

Özge Begüm Ceylan, 7. sınıf öğrencisi, Unutmayız Atamşiiriyle Atatürküne sesleniyor:    

\n

Her gün daha güçleniyorsun Atam kalbimde / Alevleniyor vatan sevgisi içimde /  Cumhuriyeti, seni yaşatacağım, diyorum / En büyük eserini emanet ettin bize.

\n

Halkımda ulus bilincini oluşturdun / Azimle savaştın, düşmanları kovdun / Adım adım Cumhuriyeti kurdun / Yurdumun adını tüm dünyaya duyurdun.

\n

Nasıl unuturuz bilincindeyiz / Sayende bağımsız bir ülkeyiz / Unutmadık, hiç unutmayacağız / Gelecek nesillere hatırlatacağız

\n

***

\n

Ortaöğretim öğrencisi, halk deyimiyle bacak kadar çocuklar; Atatürkü, eserlerini anlıyor, yaşatmaya azimli ve kararlı.…

\n

...velakin ve ne yazık ki bu çocukların ülkesinde başbakanlıka gelen RTE; köhne Osmanlının küllerinden laik bir cumhuriyet yaratan, çağdaş devrimlerin mimarı Atatürkü bir türlü sindiremiyor.

\n

Sap gibi durmaktan şikâyetçi olduğu Anıtkabir yerine; Altın Sultanın önünde eşiyle durmayı yeğliyor.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları