Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bu Akıllılarla...
AKP’den, Cumhuriyetin temel inançlarını yok etmeye çalışan liderinden, demokratik kurallar içinde kurtulmayı düşleyenler; tutunacak dal gördükleri “yeni”
\nCHP’ye destek vermeyi başlıca görev bildiler.
\nNe çare CHP, iktidarı sarsacak temel öğeler, öneriler içeren siyasal bir kimlik sergileyemedi, sergileyemiyor...
\nGenel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun yakındığı, “belli medya gruplarına” karşı, CHP’nin gerçekten iktidar seçeneği olmasını, ilk seçimlerde AKP’yi en azından bugünlere kadar aldığı yüksek oylardan yoksun bırakacak bir konuma erişmesini...
\n... Oy tabanında yerinde sayan parti yerine, güçlü bir parti olmasını içtenlikle düşleyen, bekleyen yazarlar da bugüne dek umduklarını bulamadılar...
\nAkşam’a verdiği demeçte Kılıçdaroğlu; “Belli medya gruplarına bakacak olsaydık CHP çoktan darmadağın olmuştu” diyor.
\nKılıçdaroğlu, dün sabah belli medya grupları dışındaki kimi gazetelerde, örneğin Milliyet’teki şu manşeti okumuştur herhalde:
\n“Çözüm süreci CHP’yi sarstı” diyor ve ikinci manşet başlıkta üç olay sıralıyor.
\nManşetin hemen yanı başında, son bir-iki yıldır AKP yandaşlığına soyunan ve bu davranışıyla RTE’nin akil adamlar listesinde yer alan Prof. Fuat Keyman’ın köşe yazısı şu başlıkla yer alıyor: “Yeni CHP Bitiyor”.
\nCHP’deki son gelişmeleri “belli medya grubundan” Star gazetesi, adeta bayram davulları çalan bir başlıkla yansıtıyor: “CHP çözümden kaçtıkça çözülüyor” diyor.
\nİktidarın bakanları, hele parti sözcüsü basına verdiği demeçte siyasal terbiyeyi aşarak CHP’ye acıdığını söylüyor.
\nGörünen köy kılavuz istemiyor elbet; böylece CHP ile ilgili yeni bir eleştiri kampanyasını yandaş olsun olmasın yazarlar çizerler değil, bizzat CHP’nin “yeni” yönetim kadroları kaynaklık etmiş oluyor...
\n***
\nPartinin, bu hallere düşmesine yönetimdeki partililer neden oluyor.
\nÇözülmeye yol açtığı iddia edilen olaylara neden olanlar, Kılıçdaroğlu’nun kamuoyunda adı sanı bilinmeyenleri alıp milletvekilliği bahşettiği insanlar...
\nCumhuriyet koleksiyonları tanıktır: Deniz Baykal’ın disket tertibiyle genel başkanlıktan uzaklaştırılmasından sonra... Büyük tantanalarla ve “yeni” sıfatıyla takdim edilen partide iktidara gelen yeni kadronun ve genel başkanın başarılı olacağına inanmadığımı seçildikleri günden bugüne dek yazdım Güncel’de...
\nKılıçdaroğlu başlangıçta stratejik bir hata yaptı: Başka inançların peşinde kadrolaşma hevesinde olan kimilerini bünyeye almakla yetinmedi; bunlarla yenileşmeye koyuldu, üst düzeyde görevlere getirdi...
\nCHP’nin gereksindiği, önüne konulan “yeni” sıfatı değildi.
\nPartinin geleneksel inançlarına, kurallarına koşut yenileşmeydi gereksinilen.
\nO da 6 Ok’u günün koşullarına göre yeniden; örneğin laikliği, örneğin milliyetçiliği, hatta devletçiliği değişen dünya koşullarına göre yorumlamaktı.
\nKılıçdaroğlu ise yenileşmeyi yönetim kadrolarına güncel tartışmalara yatkın gördüğü kişileri getirmekte gördü.
\n***
\nGeçen yıllara ve güncel olaylara şöyle bir bakalım.
\nSon bir-iki hatta üç yıldır medyada partiyi, geleneksel kural ve koşullarına aykırı davranışlarıyla CHP’yi manşetlere çıkaran iki isim göze çarpıyor.
\nPKK’lilerin avukatlığını, çağrılı gittiği ABD’de Kürt sorununa yandaş bir tavır sergileyen konuşmalar yapan, üstelik ABD’deki açık istihbarat yapan bir şirketle ilişkisi olduğu kod adıyla açıklanan Sezgin Tanrıkulu ile Kılıçdaroğlu’nun “Tunceli’de yazıp söylediklerini gel Meclis çatısı altında söyle” diye milletvekili seçtirdiği, Cumhuriyetin kazanımlarını inkâr eden, aşırı Kürt milliyetçisi avukat Hüseyin Aygün!
\nCHP’de manşetlere konu olan sorun, Tanrıkulu ekibinden genel başkan yardımcısı Gülseren Onanç, parti genel başkanının çözüm sürecine katılmayı iktidardan beklenen kimi koşullara bağlayan politikasına, parti tabanının yüzde 65’inin süreci desteklediğini söyleyerek karşı bir tutum sergiledi...
\nŞayet Kılıçdaroğlu, genel başkan yardımcısı sıfatıyla genel başkanın yanında ve arkasında olması gereken Onanç Hanım’dan istifasını isterken, “Benim söylediklerimin demeçlerinde aksini söylüyorsun” dediyse, kuşkusuz haklı.
\nÜstelik Onanç’ın istifası partide aykırı sesli grupların kavgası, hatta barış getirecek çözüm sürecine karşı olanların kavgası diye ele alınıyor da...
\n... Bu yüzdeyi nasıl saptadığı, genel başkanın çizdiği parti politikalarına aykırı yüzde 65 iddiasının tabanda yapılan bir ankete mi dayandığını muhterem gazetelerimizden hiçbiri Onanç’a sormuyor.
\nBayan Onanç, bal gibi -zaten inkâr da etmiyor açıklamalarında- Sezgin Tanrıkulu’nun; parti politikalarına aykırı Kürt ve terör sorununa bakış açılarını CHP’nin temel politikasına dönüştürme çaba ve girişimlerine katılan, tam destek veren bir profil çiziyor.
\n***
\n“Sen bu akılla gidersen askere/ belki alırsın tezkere” diye halk arasında yeri geldiğinde söylenen bir özdeyişi ana muhalefete uygularsak...
\n… “Bu akıllılarla gidersen seçimlere, öyle bir tezkere alırsın ki” demek gerekiyor.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Kendisini canlı canlı dev yılana yutturdu!
- Cumhuriyet Savcısı açığa alındı!
- Erdoğan'dan RTÜK'e 'hızla tedbir' talimatı
- Ankara’da konuşulan iddianame
- İYİ Parti'de Akşener krizi
- ORC'den çarpıcı 'Karadeniz' anketi
- Real Madrid Arda Güler için son noktayı koydu!
- Bahçeli'nin çağrısıyla ilk adım
- Ali Koç, Türkiye’ye neden yatırım gelmediğini yorumladı
- 'LBGT faaliyeti içinde olan bir derneğin...'