Cüneyt Arcayürek

Bilmece... (18.12.2011)

18 Aralık 2011 Pazar
\n

AKPnin yönünü bir türlü tayin edememesi, daha doğrusu RTEnin bugüne dek süregelen kararsızlığı, Cumhurbaşkanı seçimini adeta papatya falına dönüştürdü.

\n

\n\n\n

Çankayadaki AKPlinin görev süresi 5 mi, 7 yıl mı? İktidar bir türlü karar veremedi.

\n

Yumurta kapıya dayandı. AKPnin hangi tarihte karar kılacağını içeren çeşitli senaryolar açıklanırken ilginç bir görüşme dikkatten kaçtı.

\n

Meclis Başkanı Cemil Çiçekin geçmiş olsun dileğinde bulunmak için Başbakanlıkta RTEyi ziyaretinden sonra AKP çevrelerinde 7 yıla yatkın görüşler ağırlık kazanmaya başladı.

\n

Bu ziyaretten önce Cumhurbaşkanının görev süresini saptamaya Meclis Başkanının yetkili olamayacağını açıklayan Cemil Çiçek; RTEye sorunu TBMMnin çözmesindeki zorunluluğu dile getirdi ve sonra:

\n

Hükümet sözcüsü Bülent Arınç; önceki gün yaptığı açıklamada, Çankayadaki AKPlinin görev süresini belirleyecek yasanın ocak ayında Meclise gönderileceğini duyurdu.

\n

Çankayadaki AKPli ile 15 santim topuklu ayakkabıya meraklı, baştan aşağı kapalı giysiler seçmekten sosyal, toplumsal faaliyetlere katılamayan, first lady sıfatını fevkalade benimseyen eşi Hayrünnisa Hanımın rahat nefes almalarını sağladı.

\n

***

\n

Çankayadakinin iki yıl daha görevde kalması RTEnin cumhurbaşkanlığını iki yıl erteliyor.

\n

Bu sonuç kuşku yok RTEnin liderlikten ayrılmasıyla partinin geleceğinden kuşku ve kaygı duyan AKPlileri sevindirdi.

\n

Açıkça ifade etmiyorlar ama başka çevreler; gayri memnun”.

\n

Zira, şike yasasında görülen kırılmanın, RTEsiz AKPde daha da derinleşeceği, hatta AKPyi tek başına iktidardan edeceği beklentilerini soğutuyor.

\n

RTEnin şu veya bu nedenle fiili siyasetten çekilmesine umut bağlayanları izleyenler, siyasetin acımasızlığına bir kez daha tanık oluyorlar.

\n

***

\n

Tabii RTEnin Çankayaya çıkması olasılığına dayalı, siyasal yaşama, partilerin oy yüzdelerine olumlu yansıyacağını öngören varsayımların CHPde de konuşulur olduğu söylenemez.

\n

İl Genel Meclisi üyeleri toplantısında konuşan Genel Başkan Kılıçdaroğlu; böylesi olasılıkların gerçekleşmesiyle değil, partide birlik ve beraberliği sağlayarak CHPnin iktidara yürüyeceğini açıkladı.

\n

Ne ki, aba altından kime sopa gösterdiğine açıklık getirmeyen, tartışmaya kapıyı aralayan bir saptama yaptı Kılıçdaroğlu: Küçük hesaplarla, parti içi kavgalarla yola çıkanlar, yollarını bizden ayırsın dedi.

\n

Kimlere yönelik bu saptama? Acaba, genel merkezi, genel başkanın izlediği politikaları eleştirenlere mi?

\n

YeniCHPnin, partinin geleneksel çizgisinden ayrıldığını eleştirenlere bir çağrı mı?

\n

Oysa partide birlik ve beraberliği sağlamaktan söz eden genel başkanın üzerine düşen görevler var.

\n

Öncelikle CHP gibi köklü bir partinin devrimci çizgisine yan çizenleri; örneğin kimi yerde BDP koşutunda açıklamalar yapan Tanrıkulu Sezgin gibi, son günlerde dillendirilen Dersim katliamının sorumlularının başında Cumhuriyetin ve partinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürkün olduğunu söyleyen (üstelik çağrı üzerine sonradan CHPli) Hüseyin Aygünü

\n

CHPnin temel ilkelerinde birlik ve beraberliğe davet etmeli.

\n

Parti yönetimini eleştirenlerin davranışlarını kavga diye niteliyorsa genel başkan; önce partinin temel ilkelere aykırı çeşitli sorunlara kayıtsız kalmasından kaynaklanan kaygılara da zamanında karşı çıkmalı...

\n

Örneğin eğitim çağındaki çocukları Arapçayı öğrenmeye zorlayan uygulamalara, 3 yaşında bebeklere Kuran kurslarına!..

\n

***

\n

Bir başka temel görevi daha yerine getirmesi gerekiyor Kılıçdaroğlunun.

\n

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Kılıçdaroğlunun Dersimli Kürt ve Alevi bir ailenin çocuğu olmasına karşın Türkmen olduğunu söylemesini eleştirdi.

\n

Kılıçdaroğlu, şöyle yanıtladı Çeliki:

\n

Gitsin araştırsın. Dedem Seyit Mahmut Hayranidir. Biz Horasandan gelmiş bir Türkmen boyuna mensubuz. Türkmen boyundan geliyorlar, Kürt değiller.(Fikret Bila - 3.1.2011-Milliyet)

\n

Kürt mü, Türkmen mi? Bu bilmeceyi çözmesi gerekiyor!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları