Parodi Demokrasisi ve Anayasa...

13 Eylül 2011 Salı
\n\n\n

Birkaç haftadır Parodi Demokrasisiolarak adlandırdığımız ortaoyununun yurtiçinde ve yurtdışında siyasete yansımalarını bugün ve yakın tarih üstünden gördük. İngilizcede burada parodi demokrasisidediğimiz evcilik oyununun siyasete uyarlanmış halinin adı Pseudo-democracies”.

\n

Türkiyede artık fiili olarak siyasette güçler ayrılığı bitmiştir. Bir demokrasiyi işler kılan tüm güç odakları birer birer iktidarın açık veya grimtrakkontrolüne geçmiştir. Bu şekilde yürütme erki artık tamamen denetimsizdir ve AKPye karşı çıkan ender gazete ve TVlerin ülke bütününde sembolik kalan muhalefetleri dışında, iktidara icraatı üzerinden hesap soracak merci kalmamıştır.

\n

Son haftalarda takılmış plak gibi gündemimizden düşürülmeyen Yeni Anayasakonusu, işi bitirilmiş medyanın elinde oyuncağa dönen bir konu halini almıştır. Türkiyenin yaşadığı, “tek parti iktidarının ötesinde muhalefet etme imkânları sembolik değerlere indirgenmiş siyasi ortamın şu anda tek ihtiyacı, hüküm süren parodiyi kitabına uyduracak anayasal değişiklikleri oldubittiye getirerek tamamlamaktır. Yani kurumlar çökmüş, iş anayasayı bu duruma adapte etmeye gelmiştir. Her ne kadar 12 Eylül Anayasasının 110 maddesi bugüne kadar değişmişse de yüzde 58le bu ileri demokrasi(!) modeline geçenler, birden yeniden durdurulamaz bir değişim arzusuna tutulmuşlardır. Aşırı hızla giderken ulaştıkları hiçbir zirve, artık onları tatmin etmiyor ve yasal ortamda karşılığını bulmuyor. Eh, ne de olsa tek parti hegemonyası ve demokrasi, kolay uzlaştırılır kutuplar değil!

\n

Aslında AKPliler müsterih olsunlar. Yapmak istedikleri yeni büyük değişime bu sefer ciddi olarak muhalefet edecek odak da olmayabilir karşılarında. Açık konuşmak gerekirse, “Yeni CHP ülkede olup biteni hiç anlayamadı. Bildiğiniz gibi, Kılıçdaroğlu ve Gürsel Tekin ikilisi,aman AKP seçmenini ürkütmeyelimgibi bir kabul edilemez tavırla, hem CHPyi CHP yapan değerleri unuttular hem de iktidarın çağdaş yaşama saldırılarını görmezden gelmeyi tercih ettiler. Beyoğlu müzisyenleri ya da restoranlarının veya sanatçıların CHPyi arkalarında hissetmeleri mevzubahis değil. CHP bir bakıma 2. Cumhuriyetçi yazarların eleştirilerine muhatap olmamak için sanki AKPlilerden daha AKPci oldu! Eminim AKP kurmayları aralarında toplanıp gülme krizine tutuluyorlardır! Gerçekten de AKPnin silahlarını elinden almak adına, CHP laikliği, TSKyi, çağdaş yaşam tarzlarını, sırayla savunmasız bıraktı, üstelik kurucusundan utanırcasına Atatürkü ağzına almaz oldu!

\n

Geçen gün Habertürkte AKPli vekil Ömer Çelik, Belkis Kılıçkayanın sorularını yanıtlıyordu. Tabii aralarındaki diyalog, kritik konumda bir siyasi ve donanımlı bir gazetecininkine benzemiyordu. Sanki AKP için reklam filmi çeken bir görevli, Çelike çanak sorular yöneltiyordu! Milli Takımda Arda ve Burak bile bu kadar iyi paslaşmamıştı! Herhalde E. Toroğlunun geçenlerde Türk futbolunun ruhunu çağırma şovundan etkilendiler ve uzun uzun 12 Eylül ve cumhuriyetçi anayasaların ruhu ile alay ettiler. 12 Eylül Anayasasının da tek tip insan üretmeye çalıştığınısöyleyen bu bütünleşmiş stereo ikili (herhalde örneğin AKPye oy veren kadınlarıbirbirinden çok farklı olarak görüyorlar!) lafı hep dönüp dolaştırıp kaldırılması teklif dahi edilemeyecek ilk dört maddeye getirdiler. Aslında dikkatli bakarsak, bu ilk dört maddenin tamamen sahipsiz kaldığını görüyoruz. AKP de özellikle Koşaner ve arkadaşlarının akıl almaz mevzii terk etme gafından sonra bunun tabii ki farkında ve durumu atik bir hamleyle değerlendirmek istiyor. Nasıl olsayeni CHPmahcup tavırlarıyla laikliği savunan demode eski CHP ile karıştırılmamak için fazla gürültü yapmaz. Kimseyi hayal kırıklığına uğratmak istemeyecek yeni Genelkurmay Başkanımızın fikir dahi beyan edeceğini sanmıyorum. Yargı, malum. AB, derhal destek alkışlarını sıklaştırır. Yani AKP müsterih olsun, büyük medya da bu demokrasi parodisini, Parodi Demokrasisini geliştirmek amacıyla sonuna kadar savunur! Yeter ki işler dönsün!

\n

Sonuç mu? İleri demokrasi, uzarrrr giderrrr, bizler de çenemizi yorduğumuzla kalırız! Anayasa taleplerinin tek hedefi, gardı düşmüş o ilk dört maddeyi yok sayarak sıfırdan Yeni Osmanlı Cumhuriyetinin temelini atmaktır. Siz dua edin de, bırakın o maddelerin dokunulmazlığını, pek yakında o maddeleri geçmişte hazırlayanları da Silivriye yollamaya kalkmasınlar!! Ülkemiz 2011de, pusulayı şaşırmış gemi gibi, belirsiz sularda yalpalaarr, gideeerrr

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları