Ali Sirmen
Ali Sirmen asirmen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

İhtiyar Gençlik

29 Aralık 2012 Cumartesi

Karşımda oturan, deri ceketli dazlak adam, tıpkı soğuk savaş dönemi Amerikan filmlerindeki bir komünist yöneticiye benziyordu.\n

\n

Zaten öyleydi de. Adam, Polonya Komünist Partisinin yöneticilerinden biriydi, dönem soğuk savaş dönemiydi ve Polonyanın başkenti Varşovanın lüks otellerinden birinin lobisinde konuşmaktaydık.\n

\n

1968 baharında bütün dünyanın dikkati Polonya üzerine yoğunlaşmıştı.\n

\n

Ben de gazetem Akşam tarafından, oturduğum Paristen Polonyaya gönderilmiştim.\n

\n

Polonya Komünist Partisi içinde, savaş sonrasında ülke toprakları üzerinde çalışmış, Partizangrubunun temsilcisi olan muhatabım, savaş döneminde SSCBde sürgünde olan ama sonra iktidara konan, göbekten Moskovaya bağlı olanların ülkede yönetim ile halkı tedricen birbirlerinden nasıl uzaklaştırdığını anlatıyor, ama gelecek için umut verici bir tablo çiziyordu.\n

\n

- Umut verici olaylar da oluyor, örneğin gençlerin tutumu, diyordu.\n

\n

- Ama gençler partiye karşı gösteriler yapıyorlar, diyecek oldum, sözümü kesti:\n

\n

- Olsun, dedi, politik açıdan tavır koyuyorlar ya. Tavırsızlık daha kötü.\n

\n

Biraz durduktan sonra ekledi:\n

\n

- En kötüsü apolitik bir gençlik, en kötü tepki bile tepkisizlikten iyidir.\n

\n

Hayretle dinlediğim komünist yöneticinin sözlerini hiç unutmayacaktım.\n

\n

***\n

\n

Olaylar onun öngördüğü şekilde gelişmedi. Polonya Komünist Partisi, ülke gençliğinin politik tavırlarını teşvik edip ondan yararlanamadı. Polonya Baharıfiyasko oldu, komşu Çekoslovakyada patlak veren Prag Baharıise olaydan birkaç ay sonra, aynı yılın ağustosunda Sovyet tanklarının paletleri altında ezildi.\n

\n

Ben büyük değişimlerin baharını Polonya ve Çekoslovakyada ararken, dünyada iz bırakacak büyük baharın tomurcukları, kaldığım Pariste patlak verecekti.\n

\n

Fransa bir ay kadar tam bir devrim ortamında soluk aldı, sokaklarda barikatları, polisle çarpışmaları, gençlerin üniversiteleri işgalini, değişen hayatı hep Pariste yaşadım.\n

\n

Polonyada ve Çekoslovakyada rejim, gençlerini susturmayı başarıyordu.\n

\n

Fransada öğrenciler daha beter ayaklanmışlardı, ülke savaş alanına dönmüştü; yönetim gençleri dizginlemeyi başaramıyor, herkes özgürlük şarkıları söylüyordu.\n

\n

Bu üç ülkede de olaylar birkaç hafta farkla hemen hemen eşzamanlı olarak patlak verdi. En fazla savaş yerine dönen ise Fransa idi.\n

\n

Ama Fransada Beşinci Cumhuriyet o badireyi atlattı. Polonya ve Çekoslovakya ise Rubikonu aşamadılar. Sonunda her ikisinde de rejimler devrildi... \n

\n

***\n

\n

Polonya - Çekoslovakya gençleri hizaya sokmayı başarmış, ama rejimi yürütememiş, Fransa ise gençleri hizaya sokamamış, ama rejimi yürütmeyi başarmıştı.\n

\n

1968 aylaklanmasının lideri Alman Daniel Cohn Bendit Avrupa Parlamentosu üyesi oldu sonradan, Komünist Partinin daha solundaki aktivist Alain Krivine ileride cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olarak politika sahnesine dönecekti. 1968 olayları sırasında öğrenci sendikası temsilcisi olan Michel Debre ise 1988-91 arasında Fransa Başbakanı olacaktı.\n

\n

Tüm Batı sistemlerinde benzer olaylara rastlanıyor. Bill Clinton Vietnam Savaşına karşı çıkan eylemciler arasındaydı ve o savaşa katılmamak için Kanadaya kaçmıştı.\n

\n

Bizde ise durum Batıdan çok Halk Cumhuriyetleriuygulamalarına benziyor.\n

\n

Sorgulayan, başkaldıran, hakkını arayan değil, biat eden gençler arıyoruz.\n

\n

Ve gençleri süründürerek, hapislerde çürüterek, sakat bırakarak, öldürerek susturuyoruz, ama böylelikle ne memleketi düzeltiyor ne de rejimi kurtarıyoruz.\n

\n

Nüfusu genç bir ülke olmakla övünüyoruz. Ama bunlar gerçekte ihtiyar gençler.\n

\n

Bu gençlerin yaşlılardan daha ihtiyar olmalarından umutsuzluğa kapılıyordum ki patlak verdi ODTÜ olayları. \n

\n

Sevindim.\n

\n

Çünkü sorgulayan, başkaldıran gençliğin ülkesinin geleceği vardır.\n

\n

Biat gençliğinin ülkesi ise dışarıdan güdülmeye mahkûmdur.\n

\n

O ihtiyargençleri görünce şairin dizelerini değiştirip şöyle demek geliyor içimden: \n

\n

Yaşlanmak değil ömrümüzün en müşkül işi,\n

\n

Müşkül odur ki, yaşlanmadan ihtiyarlar kişi.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları