Ali Sirmen
Ali Sirmen asirmen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

'Benim Darbem İyidir'

29 Eylül 2012 Cumartesi
\n

\n

Dün Galatasaraylı kardeşim Hayri Kozakın, mektubunu çok özetleyerek yayımladım.\n

\n

Hayri Kozakın babası Kamil Kozak 1950 yılında DP’nin Bolu Milletvekili olduktan sonra, 1954te yeniden adaylığını koymadığından 27 Mayısı birkaç gün gözaltında kalarak atlatmış. Ama Hayri, Yassıadada mahkûm olmuş akrabaları Nezih Tütüncüoğlu, Servet Biliri Kayseri Cezaevinde ziyarete gitmiş, orayı yakından tanımış bir kişi.\n

\n

Onun, bu olaylara tepki olarak pek de âlâ, TSKnin tasfiyesine alkış tutması, belki de Balyoz Davasını Yassıadanın diğer askeri dönem yargılamalarının intikamı olarak görmesi beklenebilirdi. \n

\n

Oysa öyle olmadı.\n

\n

Yassıadanın acısını ailesi içinde taşımış olan Hayri, Silivride olanlara destek vermedi; tam tersine, Silivri mazlumlarının yanında yer almayı yeğledi.\n

\n

Bu tavır normal mi?\n

\n

Yassıadada özel bir mahkemenin yaptıklarının yol açtığı yıkımı yaşamış bir insanın şimdi askerle hesaplaşılmasına, başka bir deyişle Yassıadanın intikamına karşı çıkması doğal mı?\n

\n

Bu soruyu çok kişiye sorabilir ve alacağımız yanıtla muhatabımızın zekâ ve kültür düzeyi hakkında oldukça sağlam bir fikir sahibi olabiliriz.\n

\n

***\n

\n

12 Eylülün sillesini yemiş insanlarda iki zıt tepkiyle karşılaşıyoruz.\n

\n

Birincisi, hakkında haksız suçlamalarda bulunulması, tutuklanması, belki işkence görmesi, adil olmayan bir yargı sonunda hapse mahkûm edilmesi sırasında, egemen olan giysi üniforma ve egemen olan kurum TSKnin görüntüsünün arkasındaki gerçeği kavrayamayanlar, ki onlarda üniforma alerjisi ve TSK düşmanlığı hâkim oluyor.\n

\n

İkinci tepki ise hukuk ve demokrasi karşıtı girişimlere yöneliyor. Bu girişimler nereden gelirse gelsin, onlara karşı çıkıyor ve bir daha böyle olmaması için mücadele veriyor.\n

\n

Birinci tepkinin çok yüzeysel ve biraz da, biraz da ne söz, fazlasıyla aptalca olduğunu söylemek gerek.\n

\n

Çünkü birinci tepki zalimin yöntemine değil, giysisine yöneliktir. Onun için de hep yanılgıya düşmeye mahkûmdur.\n

\n

Kenanizmin, yöntemleri ve nedenlerini kavramadan, 12 Eylülden süzülüp gelen tepkisiyle, yalnızca general giysisi görünce öfkelenen kişiye acımak gerekmez mi? Zulüm zaman zaman yöntem, zalim de zaman zaman giysi değiştirebilir.\n

\n

Zalimi, değişen yöntemlerin ve giysilerin ardından tanıyamayanlar hep ona ram olmaya mahkûmdurlar.\n

\n

Bunu başaramayanları, değişik giysili zalimler, eski zalimin giysisini hedef göstererek, dilediklerince güderler.\n

\n

***\n

\n

Oysa köprülerin altından sular akmıştır; bir zamanlar zalimin giydiği giysiyi bu kez başkaları giymektedirl Hatta koşullar o kadar değişmiştir ki zalimin üniforması, artık mazlumun giysisine dönüşmüştür.\n

\n

Bu durumda işin özüne bakmak yerine giysiye bakarak aldanmak dangalaklıktır.\n

\n

Özgür yaşamayı sağlayacak olan zulmün yenilmesidir.\n

\n

Zulüm zulümdür. Bunun üniformalısı ile sivili arasında hiçbir fark yoktur.\n

\n

Vesayet vesayettir, ona da demokrasilerde yer yoktur. Demokrasiler ne askeri vesayetle bağdaşır ne de sivil vesayetle.\n

\n

Yakın tarihi vesayet konusunda, maalesef bol örnekle dolu olan Türkiyenin insanı vesayetin her türlüsünün eninde sonunda aynı sonucu verdiğini görmüştür. Umarım!\n

\n

Olayımıza dönecek olursak, askeri vesayet Yassıada özel mahkemesini doğurmuş, sivil vesayet de Silivri askeri özel mahkemesine can vermiştir.\n

\n

Sonuçta ikisinin de yöntemi aynıdır: Hukuksuzluk.\n

\n

Şimdi hukuksuzlukların birine karşı çıkarken öbürüne alkış tutmak Benim darbem seninkinden daha iyidir!demekten başka ne anlam taşıyabilir ki?\n

\n

Yassıadanın acısı hâlâ içindeyken, Silivriye tepki gösteren, onun mazlumlarıyla dayanışma içinde olan Hayri kardeşimi ve onu Silivri dayanışmasında yalnız bırakmayan, eşi Geysu Kozakı kutlarım.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları