Kadınların katılmadığı baro toplantısından ‘erkek hakları merkezi’ kararı çıktı

Cinsiyet eşitsizliğinin sıkça tartışıldığı günlerde Sakarya Barosu Yönetim Kurulu, tartışmalı bir karara imza attı. Sakarya Barosu’nda kadın yönetim kurulu üyelerinin katılmadığı toplantıda, beş erkek yönetim kurulu üyesinin oylarıyla ‘Erkek Hakları Komisyonu’ kurulması kararı alındı.

Karara, Sakarya Barosu’nun kadın başkanı Avukat İlknur Ebiz Yıldız ve iki yönetim kurulu üyesi ret oyu kullandı. Karar, Sakarya Barosu’na kayıtlı üyelere atılan mesaj ile duyruldu

‘KARAR OY ÇOKLUĞU İLE ALINMIŞ’

Sözkonusu kararı Cumhuriyet’e değerlendiren Avukat Selin Nakıpoğlu, “Erkek Hakları Komisyonu kurulmasına yönelik alınan karar, oy birliği ile değil oy çokluğu ile alınmış. Yönetim kurulunda görev alan kadın avukatların hepsinin toplantıda olmadığını ve olanların da muhalefet şerhi verdiğini öğrendik” dedi. 

‘EN AZ BEŞ KADIN KATLEDİLİYOR’

Bu yetkiyi ve merkezi kurma iradesinin anlamanın mümkün olmadığını ifade eden Nakıpoğlu, “Merkezin yönergesi olması gerekir, hazır ise yayınlanmalı. Kaldı ki, bu erkek egemen toplumda cinsiyetlerinden ötürü yaşadıkları ne gibi dezavantajları var? Bunu anlamak da mümkün değil. Zaten barolar insan haklarını savunmak ve korumakla görevlidir. Sakarya Barosu’nda erkekler, erkek oldukları için kadın şiddetine mi maruz kalıyor? Zira bu ülkede kadın olduğu için, günde cinsiyetinden ötürü en az beş kadın erkekler tarafından katlediliyor” ifadelerini kullandı.

‘ERKEKLER CİNSİYET TEMELLİ ŞİDDETE MARUZ KALMIYOR’

Kadınların kadın oldukları için erkek şiddetine maruz kaldığını vurgulayan Nakıpoğlu, “Biz kadın avukatlar çalışma alanlarımız olan adliyelerde bile türlü türlü erkek şiddetine maruz kalıyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği her yerde. Neden ulusal ve uluslararası arenada erkek şiddetiyle mücadele diye bir konumuz var bizim? Biz cinsiyet temelli şiddetle mücadele etmeye çalışıyoruz ve erkekler cinsiyet temelli şiddete maruz kalmıyor. Erkekler bu konuda bir şey yapmak istiyorlarsa öncelikle kadına yönelik şiddet değil, kadına yönelik erkek şiddeti olduğunu ifade etmeliler. Maruz kalınan şiddetin öznesinin erkekler olduğunun altını çizmeliler. İçinde bulunduğumuz günlerde iktidarın Anayasa’yı değiştirme hamlesine karşı kadınlar yoğun bir mücadele veriyor. Bu Anayasa kadınları inançlı, inançsız, örtülü, örtüsüz diye ayıran, uluslararası hukuk düzenlemelerine de aykırı bir teklif” diye konuştu.