Avukat Veysel Kırıcı'dan MHP'li Feti Yıldız’ın çıkışına ilişkin açıklama: 'Gerçek amaca kılıf uyduruluyor'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “DEM-İmralı görüşsün” çağrısı sonrası DEM Parti’nin İmralı heyeti, 28 Aralık’ta İmralı’ya giderek terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile görüştü.

Görüşmenin ardından heyetin konuya ilişkin siyasi partilere ziyaretleri devam ederken MHP cephesinden dikkat çeken bir çıkış geldi. MHP’nin Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

“Hapis cezasının infazı, mahkûmun hayatı için kesin bir tehlike teşkil ediyorsa , iyileşinceye kadar infazın geri bırakılması tartışma konusu olmamalıdır. İnsan Hakları Sözleşmelerinde ve Anayasamızın 17. maddesinde belirtildiği üzere; “her insan doğuştan gelen yaşama hakkına sahiptir. İnsan hakları içinde değer sırası bakımından ilk sırada yer alan yaşama hakkı diğer tüm hakların varlık sebebidir. Devlet bu hakka saygı göstermekle yükümlü,etkin olarak korumakla görevlidir. Hükümlü ve tutuklular ile gözaltına alınan kişiler bakımından yaşama hakkı özel bir öneme sahiptir. Çünkü, bu kişiler devletin denetimi ve gözetimi altındadır.” 

Yıldız’ın paylaşımı sonrası “MHP, affa gerek kalmadan Öcalan’ı İmralı’dan çıkarıp, ev hapsine almanın formülünü buldu” yorumları yapıldı.

"HUKUKA OLAN GÜVENİ ZEDELER"

Konuyu Cumhuriyet’e değerlendiren Avukat Veysel Kırıcı, “Öcalan’ı infaz yasasına göre, herhangi bir af düzenlemesine gerek kalmadan tahliye edebileceğinin alt yapısını MHP; topluma tebliğ ediyor. Kamuoyunu ısıtıyorlar. Gerçek amaca kılıf uyduruluyor” dedi. Kırıcı, “Ama bu 4. devre akciğer kanseri gibi durumlarda uygulanıyor. Bu durum; Adli Tıp Kurumu’na olan, Türkiye’deki hukuk sistemine olan güveni de zedeler. Bu kişiye özgü sipariş şeklinde uygulanacak bir şey. Kanun zaten vardı. Bugün bu düzenlemeyi, bir hukukçu gündeme getirmiyor; bir siyasi gündeme getiriyor. İlk olarak Öcalan’ın serbest bırakılması gerektiğini, Meclis’e gelmesi gerektiğini hangi siyasi parti söylediyse, hastalık nedeniyle hasta mahkumların tahliye olacağını da aynı siyasi partinin genel başkan yardımcısı söylüyor” ifadelerini kullandı.

"HASTAYSA BUGÜNÜ MÜ BEKLEDİLER?"

Böyle bir durumun gerçekleşmesi halinde savcının sekreterya görevi göreceğini vurgulayan Kırıcı, “‘Bu hasta artık cezaevinde duracak durumda değil’ diye Adli Tıp Kurumu karar verecek. Kamuoyuna ‘Adli Tıp Kurumu’nun bağımsızlığı ve tarafsızlığı noktasında şüpheniz var mı, yok mu?’ sorusunu sormak lazım” değerlendirmesinde bulundu. Kırıcı, “Göstermelik olarak birkaç hasta mahkumu da bırakabilirler. Öcalan, eğer hastaysa bugünü mü beklediler? Bu tamam bir formül bulduk diye kamuoyunu deklare etmektir. Bu tartışalacak. Buna kim karşı çıkar. İnsan haklarıyla ilgili, hasta mahkumların çıkarılmasıyla ilgili... Sayın Yıldız’ın söylediği şey, içerik olarak doğru. Açıkça soruyorum siz Öcalan’ı terörü bitirmek için mi dışarı çıkarıyorsunuz, yoksa hasta olduğu için mi? Açıklıkla söyleyin. Zaten var olan düzenlemenin getirilmesinin zamanlamasını hepimiz sorgulamak durumundayız” dedi.