Uzmanı uyardı: Çocuklarda epilepsi nöbetlerine dikkat!
Epilepsinin her yaş grubunda ve her iki cinsiyette de görülen sık bir nörolojik hastalık olduğunu belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzm. Dr. Nazlı Karakullukçu Çebi, “Havale geçirme ya da sara hastalığı olarak da bilinir. Çocuklarda epilepsi kasılma, morarma, dalma şeklinde olabilir" dedi.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği'nden Uzm. Dr. Nazlı Karakullukçu Çebi, çocuklarda epilepsi hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Epilepsinin her yaş grubunda ve her iki cinsiyette de görülen sık bir nörolojik hastalık olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Çebi, "Havale geçirme ya da sara hastalığı olarak da bilinir. Çocuklarda epilepsi kasılma, morarma, dalma şeklinde olabilir. Ateşli havale tipindeki nöbetler, ateşin hızlı yükselmesi sırasında ortaya çıkar ve bademcik iltihabı gibi çocukluk çağında sık görülür ve o yaşla ilişkilidir. Bununla birlikte, çocukların çoğu okula başladıklarında bu dönemi geçirmiş olurlar" şeklinde konuştu.
Katılma nöbetlerinin, korkma ya da sinirlenmeyle birlikte ortaya çıkan aşırı bir reaksiyon olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Nazlı Karakullukçu Çebi, şöyle devam etti:
"Bu ataklara ağlama da eşlik eder. Korku, kızgınlık ya da ağrıyla bağırmak yerine çocuk önce bir çığlık atar, sanki derin bir nefes alıyormuş gibi iç çeker ve sonra nefesini uzun bir süre tutar ve bu dönemde kendinde değildir. Elbette bu tablo gözleyen için endişe vericidir ancak, çocuğunuzun bu gibi bir atak sırasında kendine bedensel olarak zarar vermeyeceğini bilmek önemlidir. Epilepsi ile karıştırılabilir."
Epilepsili bir çocuğa nasıl yaklaşılması gerektiği konusuna değinen Uzm. Dr. Çebi, şunları söyledi:
“Çocuklar deneyerek öğrenirler, bu nedenle onların doğal meraklarını canlı tutmak sizin elinizdedir. Çocuğunuzun grup aktivitelerine katılmasının yararlı olacağını unutmayın ve bunu destekleyin. Ancak bu noktada görevli kişilerin çocuğunuzda epilepsi olduğunu ve nöbet geçirirse ne yapmaları gerektiğini bildiklerinden emin olmalısınız."
Epilepsili çocukların ve gençlerin çoğunun yüksekokul ve üniversiteye devam edebileceğinin altını çizen Uzm. Dr. Çebi, “Okul, çocuğun hayatının merkezidir ve diğer çocuklar gibi okuldaki aktivitelerin çoğuna katılabilmelidir. Okuldaki öğretmenler ve diğer görevliler çocuğunuzun durumunu öğrendiklerinde büyük oranda yardımcı ve destek olacaklardır. Örneğin, çocuğunuzu her nöbet geçirdiğinde eve gönderilmesi gerekmediğini ve uygun bir süre dinlendikten sonra sınıfa geri dönebileceği konusunda onları bilgilendirmelisiniz, bu sayede çocuğunuzun okul hayatını mümkün olduğunca normalleştirebilirsiniz" diyerek sözlerini noktaladı.
En Çok Okunan Haberler
- İzmir’de 13 yaşındaki çocuk AIDS nedeniyle öldü
- Ayşe’yi siz öldürdünüz!
- 'Erdoğan dönemi artık kapandı'
- AKP’li üyeler bütçe oturumunu terk etti
- Mansur Yavaş'tan jet yanıt!
- İstanbul'da metro yangını
- Ölüm nedeni belli oldu
- 5 çocuğunu kaybeden anne yalanladı
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne soruşturma!
- AKP döneminde ne kadar harcanmıştı?