Yazılakalanlar...
Bu kısa yazılar bir okur / yazarın 1985 yılından bu yana kaleme aldığı değinmeler / çıkmalar, bir başka deyişle ya da eskilerin deyişiyle “derkenar”lardan seçilip derlenmiştir.
Bu kısa yazılar bir okur / yazarın 1985 yılından bu yana kaleme aldığı değinmeler / çıkmalar, bir başka deyişle ya da eskilerin deyişiyle “derkenar”lardan seçilip derlenmiştir. Bu değinmeler / çıkmalar ilk kaleme alındıkları gibi bırakılmış olmakla birlikte temize çekilirken bilgi denetimi yapılmış, yanlışlar düzeltilmeye, eksikler giderilmeye çalışılmış, gerektiğinde yeni bilgiler eklenmiştir.
1992/1
- Zehmetkeş (zahmetkeş): Attilâ İlhan’ın O Karanlıkta Biz adlı romanındaki Resûl Hocayef’in “emekçi” karşılığı olarak kullandığı sözcük.
- Fazıl Hüsnü Dağlarca ile Kadıköy, Vagon Blö (Mavi Vagon) adlı kıraathanedeki söyleşilerden: “ütopya” yerine “özlemyer / yerözlem”; “turizm” yerine “gezişim”; “trafik” yerine “geçişim” sözcüklerini öneriyor Dağlarca…
- “Âşıkın derdine durmaz nigehin çâre bulunur / Zahmına merhem olur merhemine yâre bulunur” Nailî- i Kadim…
- Cehl- i mürekkep: bilmediğini bilmeyen; cehl- i basit: sıradan cahillik; cehl- i mükâ’ab: bilmediğini bilmeyen ama doğru bildiğini sanan… demekmiş!
- Osman Reşer (1883, Almanya- 1972, İstanbul): Asıl adı Oskar Rescher olan, Almanya doğumlu ve Musevi bir aileden olan doğubilimci. 1928’de İstanbul’a gelip yerleşmiş. 1937’de Türk vatandaşı olmuş. Âlim ve hafız-ı kütüp olan İsmail Saib Sencer’in etkisiyle Müslüman olmuş. Sencer’in 1940’ta ölümünden sonra kedilerine bakmış ve bir kitabını kediye ithaf etmiş…
- “Hâli bir bed- aslın ikbâle tahavvül etmesin / Çünki müstakbelde ya fir’avun ya Nemrud olur” Osman Nevres (Nevres- i Cedid).
- Erotokritos… XVII. yüzyılda, Giritli yazar Vicencos Kornaros tarafından yazılmış destan/roman. 10.012 dizeden oluşuyormuş. Son bölümde yazar kendinden söz ediyormuş. Romanda Atina kralı Herakles’in kızı Eretusa ile Erotokritos (Rotokritos ya da Rokritos) arasındaki aşk anlatılmış. Şeref, arkadaşlık ve cesaret izlekleri söz konusuymuş. Roman, Yunan Rönesans edebiyatının en önemli öneklerinden biri sayılıyormuş…
- “Gönül muhabbeti âdet edinmiş, yoksa / Ne bende hâl, ne sende cemâl kalmıştır” Necatî… (Bu beyit internet ortamında “Gönül muhabbeti bir âdet edinmiş / Yoksa ne bende aşk, ne sende cemâl kalmıştır” diye geçiyor!)
1994/1
- “Kalbimden maada her uzvum malûldür” demiş Osman Şems Efendi.
- “Mizah (humour) umutsuzluğun maskesidir. Çünkü mizah, gerçeklikten kurtulma, artık onun darbelerine karşı duygusuz kalabileceğimiz bir noktaya varma istemimizi dile getirir.” Yves Duplesis… (Fransızca “humour”un dilimizde karşılığı “gülmece, mizah, nükte, gülüt, ince alay” olarak gösterilmiş. “Humor” diye İngilizcesi de kullanılıyor. Cemal Süreya “şiirimizde humor” konusunu 1960’larda gündeme getirmişti.)
- “Cahil ile etme cedel” demiş Nabî… “Bedbaht ona derler ki elinde cühelânın / Kahrolmak için kesb- i kemâl- i hüner eyler” dememiş miydi Şinasi de...
En Çok Okunan Haberler
- Futbolda pis kokular yükseliyor
- Son seçim anketinde çarpıcı sonuç!
- TÜPRAŞ'ta patlama: 12 kişi yaralandı
- 'Erdoğan bize göre tek seçenektir'
- CHP’de çelişen başkanlara uyarı
- Hekimlerin istifaları hızlandı
- 'Erdoğan ömür boyu Cumhurbaşkanı olacak diye...'
- Beyoğlu'ndaki cinsel saldırı dehşetinde yeni gelişme
- Türkiye'de bir sağlık skandalı daha!
- Napoli'den Galatasaray'a Osimhen yanıtı!