Issız, sessiz bir dünya

Aksoy, sergiye adım attığınızda solda sizi bekleyen videoda şunları söylüyor: “Simetrik Olmayan sergisiyle ilgili basın bildirisi için benden birkaç not yazmam istenildiğinde ilk cümle ‘Biraz da yaşımla ilgili olsa gerek’ diye başlayan bir cümleydi. Sonra onu çok kişisel buldum. Okuyucu ve izleyiciyi böyle bir şeye çekmek çok anlamsız olacağı için bu cümleyi çıkardım. Şimdi anlıyorum ki, kalmalıydı. Sanat eseri, bundan ne kadar kaçınmaya çalışsak da birileri tarafından kişisel yanıyla da algılanır ve doğru da algılanır.”

KIBRIS GÜNLERİ...

Tam da bu noktada Aksoy’un yeni solo sergisi, sanatçının son yıllarda zamana karşı geliştirdiği “yavaşlık, durup bakma, bekleme” hislerinden yola çıkıyor. Aksoy, ilk olarak bir kahvede çayını içip öylece otururken duyduğu derin bir memnuniyet ve mutluluk sonrası bu hisleri üzerine düşünmeye başlamış. Sergi, sanatçının söz konusu hassasiyetlerinin “yalıtılmış, ıssızlaştırılmış ve sessizleştirilmiş dünya” imgelerine dönüşerek görünürlük kazandığı çalışmalarını izleyiciyle buluşturuyor. Son yıllarda Kıbrıs’ta geçirdiği zamanlar da Aksoy’un “yavaşlık ve yalnızlığa” olan ilgisini anlamlandırmasını sağlamış. Sanatçı, “Bu serginin ortaya çıkmasında Kıbrıs’taki hayatımın, bu hayat aracılığıyla oluşan düşüncelerimin payı büyük” diyor.

İstanbul ve Girne’de yaşayıp çalışan Aksoy sergiyi, sergilenen eserlerin isimlerine de atıfta bulunarak “Ergenliğin pek de romantik olmayan hatıraları, yansısıyla uzayan asimetrik bir zaman, durağan bir görüntüye uzun süre bakma, hayatın kırılganlığı ve dokunulmazlığından gelen korkuyla kalakalma, hayatı belirleyen kıymetli şeylerin öylece ortalığa bırakılması ve dünyanın olağanüstü düzeni ve olağan düzensizliğiyle bizi yalnız bırakması üzerine bir sergi” olarak tanımlıyor.

Resim, dijital boyama, fotoğraf, video ve bir cam heykel bulunan sergi, 14 Ocak 2020 tarihine kadar görülebiliyor.