Cerattepe'de ağaç katliamı başladı... Binler #ArtvindeMadeneHayır diyor

İl özel idaresi önünde saat 18.00 sıralarında buluşan binlerce yurttaş, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Her yer Artvin her yer direniş”, “Katil şirket Artvin'i terk et” gibi sloganlarla ve ellerindeki cep telefonlarının ışıklarıyla kent sokaklarında yürüdü. Yurttaşlar, şirket, madeni savunan açıklamalar yapan bakanlar, yandaş meyda ve direnişe destek vermeyen esnafı yuhaladı.

Yürüyüş öncesi kalabalık kitleye seslenen Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, olağanüstü bir dönem yaşadıklarını vurgulayarak, “Bizi hukuktan ayırmak üzere kamu eliyle toplumsal gerginlikler yaratma çabaları açık olarak görülmektedir. Kamu adına görev yapan başta vali olmak üzere tüm görevlileri halka eşit davranmaya çağırıyoruz” dedi.

Son 3 günlük mücedelenin tarihe Artvin Halkının onur mücadelesi olarak geçeceğini de söyleyen Karahan, “Cerattepe ve Artvin hiçbir zaman yenilmeyecektir” diye konuştu.

GÜN BOYU YAŞANANLAR

Şirketin, iş makinaları ve konteynırları “biber gazı” ve “cop” eşliğinde dün şantiye sahasına ulaştırmasının ardından, bugün sabah saatlerinden itibaren de bölgede ağaç kesimine ve tel örgü çekimine başlandı. Ayrıca konteynırların konulacağı alanlar da hazırlandı. Bunun üzerine bölgeye gitmek isteyen halkın önü, kent çıkışında polis tarafından kesildi.

Bir gün önce aynı bölgede yoğun biber gazıyla boğulan yurttaşlarla polis arasında, zaman zaman sert tartışmalar yaşandı.

Direnişe destek için Artvin'e gelen ve aralarında milletvekilleri Beyza Üstün ile Erdal Ataş’ın da bulunduğu HDP heyetinin yolu da aynı noktada kesildi.

Gerginlikten birkaç saat sonra yol yeniden trafiğe açılsa da, bu kez madene çok yakın bir noktada jandarma tarafından kesildi.

Kent merkezinde de hareketlilik gün boyu dinmedi. Yeşil Artvin Derneği Avukatı Bedrettin Dalan, Rize İdare Mahkemesi'ne başvurarak, bilirkişi keşfi beklenmeden acilen ÇED raporunun yürütmesinin durdurulmasını istedi.

Dün gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan 11 kişiden biri olan Dernek Başkanı Nur Neşe Karahan da, dilekçeyle orman bölge müdürlüğüne başvurdu. Karahan, “Cerattepe'ye emniyet güçlerinin desteğiyle çıkarılan iki konteynır ve 2 iş makinası kurumunuza mı aittir? Cerattepe'de yasal olmayan ağaç kesimiyle ilgili ne tür işlem yapılmıştır?” diye sordu.

SAĞLIKÇILAR AYAKTA

Artvin Devlet Hastanesi doktorları ve sağlık çalışanları da direnişe, hastane önünde yaptıkları basın açıklamasıyla destek verdi.

“Artvin’in üstü altından daha değerlidir. Artvinimize dokunma” yazılı pankart önünde ortak hazırlanan metni okuyan Dr. Mehmet Oktan, “Cerattepe’de oluşturulmak istenen maden sahasına karşı Artvin halkının haklı mücadelesini destekliyoruz. Artvin halkının ve gelecek nesillerin sağlığını riske atacak, güzel Artvin doğasına zarar verecek her türlü eyleme karşı olduğumuzu bildiriyoruz. Yargı henüz son sözünü söylemeden, bu güzel ve eşsiz doğanın talan edilmesine karşı duruyoruz. Hekimleri ve sağlık çalışanları olarak bu zor günlerde, hizmet verdiğimiz halkın yanında durmayı görev biliyoruz. Temiz çevrenin ve sağlıklı içme suyunun kıymetini bilen her yurttaşımızı Artvin halkı ile dayanışmaya davet ediyoruz” dedi.

Dernek Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Yüksel de, maden şirketine yer tahsisi için Orman Genel Müdürlüğü'nden gelen dosyayı yetersiz ve eksik görerek imza atmayan personel hakkında idari soruşturma açıldığını bildirdi. Haklarında soruşturma başlatılan personel sayısının 7 olduğu öğrenilirken, şirkete engel çıkaran kamu görevlilerinin sürgünle tehdit edildiği vurgulandı.

YANDAŞA SERT TEPKİ

Yandaş medyada yaşam alanlarını savunan Artvinlileri terör örgütleriyle bir tutan ve “Cerattepe'de hendek provası” başlıkları atan yandaş medyaya da tepkiler dinmiyor.

Dernek Başkanı Karahan tepkisini, “Cerattepe süreci gibi şiddetsizliği ve hukukiliği ile sadece ulusal değil uluslararası dünyaya örnek olmuş bir halk hareketini, toplumun her sosyal ve siyasal katmanı tarafından kabul edilerek ortak olunan bir kutsal çabayı kirletmek için yandaş ve havuz tabir edilen medyada yayınlananlar, akıl sınırlarını zorlar niteliktedir. Bizler için bunları yazanları ve bunu aynı kalemden çıkarak yazdıranları lanetliyoruz. Bugün burada bize reva görülen şiddeti yaptıranlar, sizleri finanse edenlerdir” sözleriyle yansıttı.