Amatörün çilesi: Çay ocağına sıkışan takımın dramı

Önce sahalarını müteahhitlere kaptırmışlar, sonra lokallerini kentsel dönüşüme teslim etmişler ve bir kahveye sığınmışlar. Burası Süper Lig’e 10’a yakın isim yollamış köklü bir kulüp: Tunusbağı.

Amatörün çilesi: Çay ocağına sıkışan takımın dramı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.12.2018 - 22:51

Üsküdar’ın Doğancılar’a doğru uzayan ara sokağında 4 masalı bir kahve. İlk 3 masada semt sakinleri oturup çay, kahve içiyor, tüplü televizyondan, “Türkiye ekonomisi uçuyor” haberlerini izliyorlar.
Köşedeki masanın üzerinde çoraplar var, hemen yanında şortlar, formalar...
O sırada tavlayı kazanan, “Gelsin çaylar...” diyor ama ocağı işleten emektar, yan taraftaki kapalı bölümde yıkanan çamaşırları makineden çıkartmaya çalışan Cengiz Ağabey’e yardım ettiği için servis gecikiyor.

Duvarda 1970’li yıllardan kalma bir fotoğraf göze çarpıyor. Biraz daha dikkatli bakınca TFF’nin eski yöneticisi Yemen Ekşioğlu hayal meyal seçiliyor. Takımın bızdığı ise Beşiktaş’ın 80’lerdeki 10 numarası Fikret Demirel. Bu fotoğrafların hemen yanında koskocaman bir Atatürk portresi var. Lokalin gediklilerinden biri, “Burada en büyük fotoğraf Atatürk’ün resmidir” diyor bıyıklarını burarak. Resimlerin yanındaki panoda bir liste var. Üstünde ‘AYLIK AİDAT’ yazısı dikkat çekiyor. Kimi 20 TL vermiş, 50 TL verenler çoğunlukta, birinin karşısında 500, diğerinde ise 2000 TL yazılı. Listeyi soruyoruz, susuyorlar, başları önde...

Hem kahve, hem müze

Burası bir döneme damgasını vuran Tunusbağı Spor Kulübü. Varol Ürkmez’den Fikret Demirel’e, Yemen Ekşioğlu’dan Bolulu Rıdvan ve Rizeli Cengiz’e kadar Süper Lig’e 10’a yakın isim yollamış köklü bir kulüp.

Sonra her amatör kulüp gibi büyüyen kentin küçülen camiası olup önce sahalarını müteahhitlere kaptırmışlar, sonra lokallerini kentsel dönüşüme teslim etmişler ve çay ocağından bozma bir kahveye sığınmışlar. Gerçekten 20 metrekarede 4 masa, 2 metrekare çay ocağı, geride kalan 5-6 metre kareye ise çamaşır makinesi, toplar, yelekler, formalar sıkıştırılmış. Tek göz oda bir dükkân hem sosyal tesis, hem kahve, hem çamaşırhane, hem müze...

‘Tozunu atarmışız’

Bizi ‘mekâna’ davet eden Tansu Açabey nam-ı diğer Tansu Hoca söze giriyor. Açabey, 35’li yaşlarda eski bir futbolcu. Şimdilerde Tunusbağı Spor Kulübü’nün yöneticisi, menajeri, teknik direktörü, yeri geliyor malzemecisi. Siyah-Beyaz fotoğraflara bakıp “Bir zamanlar İstanbul’un tozunu atarmışız” derken gözleri doluyor.

Ama mutlular çünkü çirkin futbol kavgasının içinde değiller. Emek harcıyorlar, takım maç kazanınca 1-2 saatlik keyif yaşayıp mahalleye alkışlarla giriyorlar. Örneğin ‘malzemeci’ Cengiz, eski bir Boğaziçi Üniversiteli atlet. Sakatlıktan sonra futbola merak sarmış ama oynayamayacağı için “Bari gençlere destek vereyim” diye takımın çamaşırcılığını üstlenmiş. Önce evden getirdiği deterjanı koyuyor makineye; sonra şortları, formaları rengine göre atıyor kapaktan içeri. Kuruyanları katlayıp kullanılmaya hazır hale getiriyor.

“Sahip çıkmasak kapanır gider” diyorlar. “İdman sahanız” diyoruz, pişman oluyoruz. Üsküdar Belediyesi’nin bölgedeki 20 takıma tahsis ettiği sahada antrenman sırası ancak haftada 1 kez geliyormuş. Diğer antrenmanları saati 300 TL karşılığında küçücük bir halı sahada yapıyorlarmış.
Belediyeden paylarına yasa gereği düşen binde 8’lik payı doğru dürüst görmemişler. Geçenlerde İBB Spor AŞ, malzeme yardımı yapacağını duyurmuş. Üsküdar meydana gittiklerinde, “Sizin malzemeler AKP Gençlik Teşkilatı’nda. Gidin, oradan alın” denmiş. Yönetim de “Siyaset bu kulüpten içeri giremez. Kulüp de siyasi mekâna girmez” diyerek reddetmiş 3-5 parça formayı. Eskimiş topları koydukları hurcu gösteriyor Tansu Hoca, “İşte bize belediyeden düşen” diye...
Ulaşım sorunları her Üsküdar amatör kulübünün olduğu gibi tam bir eziyet. Çoğu kez kendi ceplerinden para verip servis tutuyorlarmış. Üsküdar Belediyesi’nden istemişler araç, gelmemiş. Belediyeye yakın sosyal medya hesaplarından birinde, “Siz Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’e mi güvenip amatör lige katıldınız?” demişler 60 yılın köklü kulübüne. Allah’tan Ataşehir imdada yetişmiş, şimdilik ulaşım sponsoru komşu bir belediye.

Zirvenin gerisinde

Bu imkânsızlıklara rağmen takım, 1. Amatör 14. Grup’ta zirve mücadelesi veriyor. 2 takımın Süper Amatör’e çıkacağı ligde sadece 1 puan gerisindeler zirvenin.

“Çocuklara para” diyoruz, gülüyorlar. “Biz gerçek bir semt takımıyız. Bu çocuklar da gerçek amatör. Hepsi yarın öbür gün büyük bir takıma transfer oluruz” diye sevdalanmışlar futbola. Onlar da biliyorlar, böyle birşey olmayacak ama “Onurluca Tunusbağ’ı temsil ediyoruz” diyor Tansu Hoca...

 

Kamyonla taşıdı, başa çıkamadı ligden çekildi

Üsküdar’daki amatör sporcuların çilesi Tunusbağı Kulübü’yle sınırlı değil. Geçen hafta Cumhuriyet’in gündeme getirdiği, ‘Takım kamyonu’ haberiyle ünlenen Üsküdar’ın köklü takımı Selami Ali Yeşilsahaspor, 4. sırada bulunduğu U 17 Ligi’nden çekilmiş. Gerekçe parasızlık. Kulüp başkanı Özkan Oğuzatak, çocukları arabasızlık nedeniyle patates, soğan kamyonetiyle maça götürmekten usanmış. “Havalar yağışlı, araba eski, kaza yaparsak ne olacak? Fıtrat mı diyeceğiz? Maçlar Kartal’da, Pendik’te. Burada saha da bırakmadılar. En iyisi çekildik. Sahip çıkmayanlar utansın” diyor.
Kozmopolit yapısı nedeniyle Selami Ali mahallesi, özellikle uyuşturucu bağımlılarının yoğun olduğu bir bölge. Ve bir genci uyuşturucudan uzak tutmanın en güzel yolu da spor yaptırmak. Ama iş can güvenliğine dokununca başkan Oğuzatak ve yönetimi, ‘çekilelim’ demişler. Tam o sırada Üsküdar’ın köklü takımlarından Barbarosspor’un da, ulaşım sorunu nedeniyle ligden çekildiği haberi geliyor. Suratlar iyice düşüyor, “Bu da bizim fıtratımız” diyorlar...