Gazeteciler dünyada da tükenmişlik sendromu yaşıyor

Bu yıl gazetecilik sektörü için oldukça zor geçti. Los Angeles Times, Time dergisi, NBC News, Forbes, National Geographic, Business Insider ve Sports Illustrated gibi büyük medya kuruluşlarında geniş çaplı işten çıkarmalar yaşandı. ABD genelindeki haber odalarında daha fazla kesinti bekleniyor.

Artan sayıda muhabir ve editör, tükenmişlik nedeniyle mesleği bırakıyor.

DAHA AZ GAZETECİ, DAHA AZ DENETİM DEMEK

Matthew Powers'ın haberine göre, gazeteciliğin daralan kadrolarının etkilerini inceleyen akademisyenler, bu durumun sivil topluma olan zararlarına dikkat çekiyor. Ülkenin geniş kesimleri, güvenilir yerel gazeteciliğe erişimin sınırlı olduğu "haber çölleri" olma riskiyle karşı karşıya.

Bu durum, insanların bilinçli kararlar almasını zorlaştırıyor ve politik katılımın azalmasına yol açıyor. Daha az muhabir, siyasi ve ekonomik gücü elinde tutanların daha az denetlenmesi anlamına geliyor.

İŞ GÜVENLİĞİ YOK

Ekonomik baskılar, insanları toplumsal açıdan önemli mesleklerden uzaklaştırıyor. Gazetecilik, topluma faydalı işler yapma imkanı sunduğu için çekici bir meslek olarak bilinir. Ancak maaşların durgunluğu ve iş güvencesizliği, sektörün cazibesini azaltıyor.

2023'te gazetecilerin yıllık medyan ücreti 57.500 dolardı (yaklaşık 2 milyon TL) ve bu maaşlar enflasyonla veya halkla ilişkiler ve kurumsal iletişim gibi işlerle aynı oranda artmadı. İş güvenliği neredeyse yok denecek kadar az. Haber odalarının sendikalaşma çabaları, kayıpları durdurmak için çok az şey yaptı ve serbest çalışan gazeteciler için ise hiçbir şey yapmadı.

AMAÇ BİLGİLENDİRMEK DEĞİL EĞLENDİRMEK

İçeride veya dışarıda, işler genellikle daha uzun saatler ve daha fazla talep gerektiriyor. Çoğu durumda, ilginç veya toplumsal açıdan değerli olmayan görevler yerine getiriliyor. Gazeteciler, internet siteleri ve sosyal medya için sürekli yeni içerik üretme taleplerinden yakınıyor. Bilgilendirmek veya düşünce uyandırmak yerine eğlendirme potansiyeli olan konular üzerine rapor hazırlamak zorunda kaldıklarını belirtiyorlar. Türkiye'de de gazeteciler, uyuşturucu ağları ve önemli cinayetler hakkında yaptıkları haberler nedeniyle sıkça baskı ve tehditlerle karşılaşıyor.

Bu bağlamda, birçok kişinin gazetecilikten ayrılmasına veya tamamen bu kariyeri tercih etmemesine şaşırmamak gerekir. Halkla ilişkilerde işler, yıllık medyan ücretin 66.750 dolar olduğu, sabit saatler ve daha fazla istikrar sunduğu için önemli ölçüde daha fazla kazanç sağlıyor.

GAZETECİLİKTE TÜKENMİŞLİK SENDROMU

Gazetecilik, vaat ettiği macera ve heyecanı sunmamakla birlikte, karşılanmamış beklentiler nedeniyle daha az hayal kırıklığı yaratıyor. Ancak çağdaş vokasyonların devam eden çekiciliği, krizin doğasını aydınlatıyor. Birçok insan hala gazeteci, hemşire ve öğretmen olmayı hayal ediyor. Ancak bugün bu vokasyonları arayan kişiler, rutin olarak kendilerini tükenmiş ve moralsiz buluyorlar.

Hemşireler ve bakıcılar, işverenlerinin para kazanma yeteneklerini engellememek için "verimsizlikleri" ortadan kaldırmaya teşvik ediliyor. Öğretmenler, öğrencilere pratik beceriler kazandırırken, bütçeler kesildiği için kendileri de daha "girişimci" olmaya zorlanıyor. Gazeteciler, izleyici beklentilerine uygun, meydan okumak yerine uyum sağlayan haberler üretmeye zorlanıyor. Düşük maaşlarla birlikte bu koşullar, bu tür işlerin değerli olduğuna olan inancı tehdit ediyor.

KARİYER YAPMAK İÇİN MÜCADELE GEREKLİ

Bu meslekte ısrar eden birçok gazeteci, hayal kırıklığı ve memnuniyetsizlikle başa çıkmanın yollarını arıyor. Ancak piyasa güçlerinin etkisi, bu tür mesleklere olan ilgiyi o kadar aşındırabilir ki, tamamen ortadan kaybolabilirler. Bugün bazı meslekler, 2024'teki gerçek gazetecilerin ve öğretmenlerin deneyimlerinden çok, filmlerdeki idealize edilmiş itibarlarıyla ayakta duruyor.

Şu an ve yakın gelecekte, bu alanlarda kariyer yapmak için büyük bir mücadele gerekecek. Bu durum, ticari kaygılar nedeniyle zayıflayan bir mesleğin başarısızlığı olmanın ötesinde, vatandaşların yaptıkları işlerden anlam bulma arzularını tatmin edemeyen bir toplumun yansımasıdır.