Sosyal medya karbon salıyor
Dijital dünyanın baş aktörleri sosyal medya platformları azımsanamayacak ölçüde karbon ayak izine sahip.
Sosyal medya platformlarını öyle ya da böyle seviyoruz. Birbirinden farklı arayüzleri ve biçimleri ile küresel ölçekte bireylerin kendilerini ifade etmesine ve kendilerine benzeyen bireyler ile buluşmalarına olanak tanıyorlar. Bu iki özellik sayesinde günümüz toplumlarındaki bireyler sosyal medya platformlarında onları sinirlendiren, üzen, kaygılandıran, korkutan içeriklerle karşılaşmalarına karşın yalnız olmadıkları sanal da olsa yani gündelik yaşamda o insanları yüz yüze hiç görmemiş ve göremeyecek olsa da bir topluluğa dahil olmanın verdiği güvenle daha güçlü hissedebiliyor. Pek de haksız sayılmazlar. Dünya genelinde 5.35 milyar internet kullanıcısı var ve bu topluluğun 5.4 milyarı sosyal medya platformlarını kullanıyor.
Her yıl küresel ölçekte dijital verileri inceleyen We Are Social 2024 yılının ilk verilerini yayımladı. Buna göre sosyal medya kullanıcı sayıları geçen yıla oranla yüzde 5.6 artış gösterdi. İnternette geçirilen günlük süre dünya ortalamasında 6 saat 44 dakika ve bu sürenin 2 saat 23 dakikası sosyal medya platformlarında harcanıyor. Ülkemizde ise internette geçirilen günlük süre 6 saat 57 dakika ile dünya ortalamasının üzerinde ve bu sürenin 2 saat 44 dakikasını sosyal medya oluşturuyor.
Sayılara şaşırmak mümkün ancak belki siz bile farkında olmadan benzer sürelerde sosyal medya platformu deneyimi yaşıyor olabilirsiniz. İklim değişikliğinin etkilerini yoğun şekilde hissederken yaşamın her alanında israftan kaçınmak önemli. Peki günümüzün neredeyse sekizde birini harcadığımız sosyal medyanın kullanımı çevresel sürdürülebilirlik denilince akla ilk gelen kavramlardan biri olan karbon ayak izini nasıl etkiliyor?
EN ÇOK KARBON AYAK İZİ TİKTOK’UN
Pazar araştırma şirketi Compare the Market tarafından yapılan analize göre sosyal medya kullanımı iklim değişikliğine azımsanmayacak ölçüde katkı yapıyor. En yaygın 10 sosyal medya platformu özelinde yapılan analiz verilerinden öne çıkanlar şöyle:
- TikTok en yeni sosyal medya uygulamalarından biri ama ne yazık ki en büyük karbon ayak izine sahip olanı ve kaydırma yaparak geçirilen her dakika için 2.63 gram karbon eşdeğeri yayıyor.
- Her bir dakikalık kaydırma başına 2.48 gram emisyonla Reddit listede ikinci sırada yer alıyor. Reddit şu anda dünyanın en bilinen 21. sitesi ve ABD'de 18 ila 29 yaş arası yetişkinlerin yüzde 22'sinin bu siteyi kullandığı tahmin ediliyor.
- Pinterest, dakikada 1.3 gram CO2 eşdeğeri emisyonla çevreyi en çok kirleten sosyal medya platformları arasında üçüncü sırada. Bu uygulama, kullanıcıların her konuda esin almasını sağlayan bir görsel paylaşım olanağı sağlıyor.
- Pinterest’i sırasıyla Instagram, Snapchat, Facebook, Linkedin, Twitter, Twich, YouTube takip ediyor.
INSTAGRAM KAYDIRMASINA DİKKAT
En iyi senaryoda bu 10 platform Malezya’nın karbon ayak izine yakın bir salınım yapıyor. Instagram özelinde ise beni şaşırtan bir veri ile karşılaştım. Instagram’da yapılan eylemler arasında karbon ayak izi en küçük olan post yapmak en büyük olan ise ana sayfada kaydırma yapmak.
Sosyal medya hesaplarını her kontrol edişte verileri işlenmesi için ağırlıklı olarak fosil yakıtlardan elde edilen enerji kullanılıyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerji sonucunda elbette karbon ayak izini biraz da olsa düşürmek mümkün.
Sosyal medyadaki karbon ayak izinizi düşürmek için siz de cep telefonlarınıza, tabletlerinize ve bilgisayarlarınıza sosyal medyada her gün ortalama geçirmek istediğiniz zamanı programlayabileceğiniz uygulamalar indirebilir ve arada hem ruh sağlığımıza hem de fiziksel sağlığımıza iyi gelebilecek sosyal medya detoksu yapabilirsiniz.
Sürdürülebilirlik Haberleri
- İyi haber
- 'Doğanın kalbinde hissetmek'
- Bu cop finans cop’u
- Türkiye’den ve dünyadan çevre gündemi
- Mobilyada sürdürülebilirlik zamanı
- Değişen ekonomik modeller ve etkin atık yönetimi
- Başkan Aras: Su kaynakları ranta kurban edilmemeli
- Fethiye Belediyesi’nden “İki Teker Sıfır Karbon” projesi
- Kadına, hayvana, doğaya saygı!
- Sürdürülebilirlik için setlerde hangi adımlar atılmalı?