Sinpaş GYO inşaatını görüntüleyen çevrecilere gözaltı: Suç duyurusunda bulundular

Marmaris’teki Kızılbük Koyu’nda yaklaşık 30 yıl önce başlatılan ve sonrasında Sinpaş GYO’ya satılan otel-devre mülk projesine Muğla Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün 13 Ağustos 2021 tarihinde verdiği “ÇED gerekli değildir” kararı, Marmaris Kent Konseyi ve Marmarisli yurttaşlar tarafından 11 Eylül 2021 tarihinde ‘yürütmeyi durdurma’ talebiyle yargıya taşınmıştı.

Muğla 3. İdare Mahkemesi, temmuz ayında projeye verilen “ÇED gerekli değildir” kararını iptal etmişti.

Kararın iptali sonrası Marmaris Belediyesi’nin inşaatın faaliyetine son verip alanı mühürlemesinin ardından çevreciler alanda nöbet tutmaya başladı. 9 Ağustos 2022’de şirketin şikayeti üzerine gözaltına alınan ve 3 saatlik sorgunun ardından serbest bırakılan çevreciler bu kez de ‘izinsiz şantiye alanına girildiği’ ve ‘Dinamitçi şirket Marmaris'i terk et’ sloganları atıldığı iddiasıyla dün akşam saat 20:00’da gözaltına alındı ve geceyi emniyette geçirdi.

İfadeleri alındıktan sonra gece saat 03:30’da serbest bırakılan çevreciler, emniyet önünde açıklama yaptı. Çevrecilerin avukatı Arzu Alper, şunları söyledi:

“Şu an saat 03:24 müvekkillerim saat 20:00'dan bu yana gözaltına alınmış durumdalar. Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanunu aykırılıktan dolayı merkez emniyette ifadeleri alındı ve serbest bırakıldı. Hemen akabinde iş yeri dokunulmazlığını ihlal ve izinsiz kamera ile çekim yapmaktan dolayı çarşı karakoluna gitmemiz gerekti. Çarşı karakolu tarafından şu an da firari oldukları ifade edilerek bizzat emniyet araçları ile müvekkillerim çarşı karakoluna getirildiler. Biz müvekkillerimin yorgun olduğunu, yarın ifade vereceğimizi beyan etmemize rağmen bu talebimiz dikkate alınmadı.

“TAKİPSİZLİK KARARI VERİLMESİNİ TALEP ETTİK"

Yapılan suçlamada inşaatı yapan firma yetkilisi Aykut Çelik tarafından ‘izinsiz olarak şantiye sahasına girildiği, izinsiz olarak çekim yapıldığı ve orada “dinamitçi şirket Marmaris'i terk et” diye slogan atıldığı, kendilerinin söylemesine rağmen inşaat sahası içinde çekim yapmaya devam ettiklerini, halkı kin ve öfkeye sevk eden davranışlarda bulunduklarını iddia etmiştir. İfadelerimiz alındıktan sonra serbest bırakıldık. Takipsizlik kararı verilmesini talep ettik ama biz saat 20:00'dan 03:30'a kadar süründürüldük.

“KALDIĞIMIZ YERDEN DEVAM EDECEĞİZ”

Marmaris Kent Konseyi üyesi Halime Şaman da “Bugün bir şey oldu, bu çok önemliydi. Bugüne kadar Belediye’nin, emniyet güçlerinin tespit edemediği mühürlü haldeyken inşaat faaliyetini biz girdik tespit ettik. Bu engellenmeye çalışıldığı için bu gözaltı sürecini yaşadık. Olsun, yarın biz sandalyelerimizle yine nöbet alanımıza gideceğiz ve işimize kaldığımız yerden devam edeceğiz” diye konuştu.

“YURTTAŞLARIN MİLLİ PARK ALANINA GİRİŞİNİ ENGELLEMEYE DEVAM ETMEKTEDİR”

Marmaris Kent Konseyi’nin çağrısı ile bugün Marmaris Adliyesi önünde toplanan yaşam savunucuları, Muğla Valiliği ve şirket hakkında suç duyurusunda bulundu. Adliye önünde yapılan basın açıklamasını Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) üyesi Candan Süsoy okudu. Süsoy şunları söyledi:

“Marmaris Kızılbük’te Milli Park alanı içerisinde Sinpaş ve Kızılbük GYO AŞ tarafından yürütülen ve Marmarisli yurttaşların açtığı davada Muğla 3. İdare Mahkemesi Muğla Valiliği tarafından verilen ‘ÇED gerekli değildir’ kararı iptal ederek yürütmesini durdurmuştur. Mahkeme kararından 5 gün sonra Marmaris Belediyesi de inşaat sahasının girişini mühürleyerek inşaat faaliyetini durdurduğunu ilan etmiştir. Ancak, Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararına ve Belediyenin inşaat alanını mühürlemesine rağmen Sinpaş ve Kızılbük GYO mührü sökerek inşaat faaliyetlerine ve yurttaşların Milli Park alanına girişini engellemeye devam etmektedir. Şirketin yasa tanımaz girişimine devam etmesi üzerine Marmaris Ekolojik Mücadele Komitesi alanın girişinde nöbet eylemi başlatmıştır. Valilik emrindeki kolluk kuvvetleri ise şirketin hukuku tanımayan bu faaliyetlerine seyirci kalırken, hukuksuzluğu protesto etmek isteyen doğa savunucularını gözaltına almıştır.

“KAMUSAL KULLANIMA AÇIK OLMASI GEREKİR”

Şirketin bariyer oluşturarak yurttaşların girişine izin vermediği alan Marmaris Milli Parkı alanı içerisindedir. Yani bu alan yasalar gereği devletin hükmü ve tasarrufu altındadır ve kamusal kullanıma açık olması gerekir. Hal böyle iken, yasaların uygulanmasından sorumlu kurumlar bu şirketlerin Milli Parkı halkın girişine kapatmasına da göz yummakta, hatta destek vermektedir. Zira Milli Parka girmek isteyen yurttaşları şirketin çalışanları engellerken polis kuvvetleri de bu engellemeye destek vermektedir.”

Süsoy açıklamasına şu şekilde devam etti:

“Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 138. maddesi, ‘Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez’ hükmünü içermektedir. İl İdaresi Kanunu’nun 11/A maddesi valiye ‘Suç işlenmesini önlemek, kamu düzen ve güvenini korumak için gereken tedbirleri alır. Bu maksatla Devletin genel ve özel kolluk kuvvetlerini istihdam eder, bu teşkilat amir ve memurları vali tarafından verilen emirleri derhal yerine getirmekle yükümlüdür’ görevini yüklemiştir.  2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’nun 2. maddesinde ise polisin görevleri arasında ‘Kanunlara, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerine, yönetmeliklere, Hükümet emirlerine ve kamu düzenine uygun olmayan hareketlerin işlenmesinden önce bu kanun hükümleri dairesinde önünü almak’ sayılmıştır. Tüm bu görev tanımları birbiriyle uyumlu, mahkeme kararlarına uyulması zorunluluğunu koyan Anayasa hükmünün fiilen uygulanmasını sağlayacak ve bu görevi yürütmekle görevli olanların uymaması halinde görev suçu işlemiş olacaklarını ifade eden hükümlerdir.

“SUÇ İŞLEDİKLERİNİ BELİRLEMİŞ BULUNUYORUZ”

Süreci başından itibaren yakından takip eden Muğla Çevre Platformu üyeleri olarak Sinpaş ve Kızılbük GYO’nun mahkeme kararına uymayan faaliyetlerine izin verdikleri için Muğla Valiliği ve kolluk kuvvetlerinin yasalarla belirlenmiş görevlerini yerine getirmediğini, bu anlamda görev suç işlediklerini belirlemiş bulunuyoruz.  Bugün Marmaris Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunarak, suç oluşturan eylemleri açık ya da örtük olarak birlikte gerçekleştiren Muğla Valisi, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği  İl Müdürlüğü yetkilileri, Marmaris Milli Parklar Müdürlüğü yetkilileri, görevini kötüye kullanan kolluk görevlileri ile nitelikli dolandırıcılık suçunu ve mühür sökme suçunu işleyen  Sinpaş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş. Kızılbük Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı yetkilileri,  inşaatı yürüten firma yetkilileri hakkında ivedilikle etkin bir  soruşturma yapılarak, kamu davası açılması yönünde iddianame düzenlenmesini talep ediyoruz.”

KIZILBÜK GYO’DAN YAZILI AÇIKLAMA GELDİ

Kızılbük GYO ise konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

“Sözde Ekolojik Mücadele Komitesi ismi altında marjinal kişiler tarafından bir süredir Kızılbük Thermal Wellness Resort projemize karşı haksız yere sürdürülen karalama kampanyasının bir parçası olarak, proje alanının girişinde ‘nöbet’ adı altında çalışanlarımız ve ziyaretçilerimiz bir süredir taciz edilmektedir. Bu tacizin son aşaması olarak da yine bu marjinal kişilerin 16.08.2022 günü, şirketimize ait, tapulu mülkümüze izinsiz giriş yaparak, işçilerin konakladığı yere kadar girerek yine izinsiz şekilde video ve fotoğraf çekimi yaptıkları ve işçileri kışkırttıkları anlar görüntülerle saptanmıştır. İşçilerin, bu taciz ve provokasyon ile ayaklanması sonrası olayların daha da büyümemesi adına Marmaris İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından olaylara müdahale edilmiş, mülkümüze izinsiz giriş yaparak provokasyon amaçlayan bu kişiler göz altına alınmıştır. Bu marjinal kişilerin asıl amaçlarının, özel mülk içine zorla girerek işçileri kışkırtma marifetiyle, provokasyon yaparak toplumsal bir kargaşa çıkarma boyutuna ulaştığını kamuoyunun bilgilerine sunarız. Sinpaş Grubu, geçmişte gerçekleştirdiği projelerde de olduğu gibi, bugün de bağlı bulunduğu kanunlara, mevzuatlara ve çevresel faktörlere aykırı olan hiçbir işin veya eylemin içinde bulunmamıştır. Yukarıda yapmış olduğumuz açıklamalar ışığında, sosyal medya ve basında yer alan yanıltıcı bilgi ve haberlere itibar edilmemesini, şirketimiz tarafından yapılan resmi açıklamaların takip edilerek dikkate alınmasını istirham ederiz.”