Siyaset, ittifaklar arasında ve 6’lı masada kıran kırana geçmeye başladı. İktidar kaybettiği oyları geri toplayabilmek için devletin tüm olanaklarını var gücüyle kullanmaya çalışıyor. EYT, sözleşmelilere kadro, ödenmemiş vergilerin yeniden yapılandırılması gibi konuları gündeme getiriyor. İmar Affı Mağdurları Platformu üyeleri, yeni bir af istiyor, Meclis’te kulis yapıyorlar ve beklentileri olumlu yönde.

İktidar oya muhtaç olduğu için, kitlesel olduğunu düşündüğü istemlere mutlaka olumlu yönde yanıt veriyor. Ama seçime kadar...

Seçimin iktidar tarafından dillendirilmesiyle muhalefet tarafında da hareketlenme başladı. Komisyonlar bir yandan, liderler bir yandan çalışmalar yoğunlaştı. 6 liderin katıldığı son toplantı dün yapıldı, bu satırlar yazılırken toplantı 6 saati geçmişti. Ayrıntılara girilmesi, toplantıların sürelerini de uzatıyor.

Geldiğimiz noktada son üç yıla bakınca CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun çabaları ve diğer 5 liderin olumlu yaklaşımı, bazı noktalarda zorlanmalar olsa da süreç yürüyor. Gözlemlediğimiz, Kılıçdaroğlu, partisinin içinde kurduğu dengeyi, 6’lı masaya hatta siyasete yansıtmış durumda. Oy oranı farkı gözetmeksizin 6 partinin tamamının aynı statüde olmasını kabullenmesi, büyük oranda kabul görüyor. Hatta bu yaklaşımı, birlikte yürüdüğü liderlerin daha anlayışlı davranmasına, uyumlu davranmasına yol açıyor.

Masanın ortak adayı konusunda adı uzun süredir ön plana çıkmış durumda. Uzun süre ikinci büyük ortak İYİ Parti, CHP’li iki büyükşehir belediye başkanının adını potansiyel aday olarak dillendirdi. Bunlardan Mansur Yavaş, geçtiğimiz hafta Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı olarak görmek istediğini açıkladı. Çarşamba günü de bir gelişme yaşandı. CHP’li büyükşehir belediye başkanları genel merkezde Kılıçdaroğlu ile bir araya geldiler. Edindiğimiz bilgi, Kılıçdaroğlu’nun aday olmaması yönünde bir çekince veya ima dahi olmadı. Adaylık konusunda rakipsiz kalan Kılıçdaroğlu, buradaki dengeyi de lehine çözmüş gibi görünüyor.

Kılıçdaroğlu’nun lehine oluşturmaya çalıştığı son denge ise Türk siyasetini hedefliyor. HDP’nin cumhurbaşkanı adayı çıkarıp çıkarmayacağı konusu, eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesi konusundaki yaklaşımları bunun göstergesi. Bazı ülkücülerle konuştuğumuzda, partisiz kalan bir kitlenin Kılıçdaroğlu’nun sıcak yaklaşımı nedeniyle CHP’ye yöneleceklerini söylüyorlar. Bir yandan ülkücü oylar bir yandan HDP oyları... Bir de yarın Konya’daki programın hedeflediği muhafazakâr kitle var. Kılıçdaroğlu’nun kurmaya çalıştığı denge etkinlik kazanır büyürse muhalefete iktidar yolu görünebilir.