AKP seçimi nasıl aldı?

16 Haziran 2023 Cuma

Seçim bitti, muhalefet partileri sonuçların değerlendirmesini yapmaya başladı. Tartışmalar ve değerlendirmeler kesinlikle olmalı. Bir şeye dikkat etmek gerekiyor: “ben” duygusu... Siyasi liderlerde “benlik” duygusunun yüksek olması normal. Ama kontrollü olmalı, tersi lider adayına güç olmaktan çıkar.

Seçimde muhalefetin zaaflarını düşününce gözlemlerimiz üç noktada yoğunlaştı:

- 3-6 Mart tarihlerinde Akşener’in “masadan kalkmasıyla” yaşananlar, karşı taraftan oy almak isteyen muhalefet için kırılma noktası oldu.

- Muhalefet, yarışa girdiği iktidar ittifakını refleksif düzeyde açık kaynaklardan dahi izleyip anlamakta zorlandı. Önceden tahmin etme noktasında da refleks geliştirilemeyince iktidarın yalana bulanmış suçlamalarına etkili yanıt verilemedi.

- Muhalefet partilerinin taşra örgütleri... Sahada uygulanabilecek özgün siyaset pratiği olan tek muhalefet partisi SP gibi görünüyor. Ancak bu diğer ortaklarının söylemleriyle ciddi düzeyde çelişiyor. GP, DEVA ilk kez seçime giriyor ve özgün bir pratik geliştirmeleri beklenemez. DP kadroları çok zayıf. İYİ Parti’nin örgütleri etkisiz, cumhurbaşkanlığı konusunda Kılıçdaroğlu’na katkısı çok zayıf kaldı. CHP kadroları bulundukları birçok yerde yalnızca “bayrak gösteriyor”, yeni dönemde “köklerine yeniden siyaset suyu verilmesi” gerekiyor.

AKP NE YAPTI?

Bu sorunun yanıtını vermek için darbe girişiminin sonrasına gitmek gerekiyor. Bürokrasideki FETÖ kadroları önemli oranda tırpanlandı, bir kısmı saklandı, etkisiz hale geldi, bir kısmı da “devşirildi”. Sonra hızla AKP tarzı, bürokrasiye yerleşmeye başladı. AKP’nin kamuoyuna görünen kadroları ve sözcüleri muhalefet kamuoyu tarafından “Ülke bunlara mı kaldı?” mantığıyla eleştirildi, hafife alındı. AKP ve MHP’nin perde gerisindeki etkili kadroları görülmedi, çözümlenemedi.

İktidar kadroları ise muhalefetin bütün çıkış noktalarını analiz etti. Karşı söylem geliştirdi, elindeki çok sayıdaki yayın organlarıyla tekrara dayalı yayınlar yaptı. Erdoğan’ın mitingleri ülke çapında mitinglere dönüştü. Çünkü bütün televizyonlar bu mitingleri canlı yayımladı. Hatta Erdoğan’ın mitinglerde izlettiği videolar televizyonlar aracılığıyla bütün ülkeye hem de kerelerce izletildi. Bu yöntemin zaman zaman “beka” konusunda duyarlı muhalefet seçmeninde de etkili olduğunu gözlemledik.

Ayrıca iktidarın temel olarak kendi tabanındaki kopmaları engellemesi gerekiyordu. Bunu yukarıda dile getirdiğimiz yöntemle yaptı ve başarılı oldu. İktidar bir şey daha yaptı. Bürokrasideki AKP tarzını oluşturan kadrolarla toplumsal tabanı olan cemaat ve tarikat yapılanmalarını bütünleştirdi. İl ve ilçelerdeki bürokrasi, kırsalda iktidarın parti kadroları ve diğer yapılarıyla çok etkili oldu. Bu bürokrasi-parti kadroları-cemaat-tarikat bütünleşmesi büyük kentlerde aynı başarıyı gösteremedi.

Bu aşamadan sonra muhalefetin işi bir kat daha zorlaşmış durumda. Önümüzdeki 5 yılda bürokrasideki AKP tarzı, biraz daha yerleşecek. AKP’nin toplumsal tabanındaki aktörleri en azından zayıflamayacak. Çünkü iktidar nimetleri var. Ekonomi bugünkünden daha kötü olur mu, bilemeyiz.

Muhalefet partileri önümüzdeki mart sonunda yapılacak yerel seçimler, 5 yıl sonra yapılacak genel seçimler için geçmiş 20 yılı, mantık ve işleyiş düzeyinde tekrarlayacaksa Türkiye “farklı muhalif partilerin olduğu, seçimlerin yapıldığı ancak iktidarların değişmediği” bir ülke yolunda ilerleyecektir.

Yeri geldiğinde iktidar seçmeninin de hukukunu savunan CHP kadroları, “yalnızca ülkenin geleceği”ni öne çıkarmaları gereken kritik bir dönemeçte. Yoksa muhalefet tabanının da durumu kanıksamasıyla gerileme başlayabilir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Öldüren eğitim 10 Mayıs 2024
AKP hâlâ uyanmadı 3 Mayıs 2024

Günün Köşe Yazıları