Toyota neden elektrikli araç karşıtı?

05 Kasım 2023 Pazar

Avustralya'da bir Toyota yöneticisinin kısa süre önce yaptığı elektrikli araç karşıtı yorumlara, aralarında Tesla'nın da bulunduğu sektör liderleri karşı çıkınca işler kızıştı. Avustralya Elektrikli Araç Konseyi'ne göre bu yorumlar, otomobil üreticisinin elektrikli araçlara geçme konusundaki tereddütleri nedeniyle pazar payı kaybettiği bir döneme denk geldi.

Japonya'nın en büyük otomobil üreticisinin, Akio Toyoda'nın liderliğinde daha sıkı emisyon kurallarına karşı sürekli olarak lobi yaptığı iddia ediliyordu.

Uzun süredir liderlik yapan Toyoda ocak ayında görevinden ayrıldı ama otomobil üreticisinin elektrikli araç karşıtı çabaları hâlâ devam ediyor. Toyota'nın Avustralya'daki satış, pazarlama ve franchise operasyonlarından sorumlu başkan yardımcısı da geçen hafta gazetecilere verdiği demeçte, "Şu anda hibrit-elektrikli araçlar çoğu tüketici için tam elektriklilerden daha uygun" dedi.

Toyota'nın EV karşıtı gündemini sürdürdü ve bunun yerine uzun süredir hâkim olduğu hibritlerde kalmayı diretti.

YENİLENEBİLİR ENERJİ AYRINTISI

Toyota'nın satış lideri, "Tam elektrikliler şu anda Norveç gibi enerjinin çoğunun yenilenebilir olduğu ve gelirlerin yüksek olduğu yerlerde mantıklı" dedi.

Japon otomobil üreticisi pek tabii ki dünyadaki elektrik enerjisi kaynaklarının büyük çoğunluğunun petrol, kömür ve doğalgazdan elde edildiğinin bilinci ile bu konuda ısrar ediyor. Kaldı ki elektrikli otomobil pazarındaki araçların cazip hale getiren bir numaralı etmen de gösterdikleri performans ve bu performans için ne denli güçlü oldukları da irdelenmesi gereken bir konu. 4 veya 5 yolcu taşıyan araçlar için 50-60 beygir oldukça yeterli bir güç iken bugün 500 beygir üzerinde pek çok model otomobil pazarında satılıyor. Ayrıca sektör büyüdükçe güç de günden güne artmaya devam ediyor. 1000 beygir ve üzerindeki elektrikliler çoğalmaya devam ediyor.

Ancak yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımlar da devam etmiyor değil. Örneğin 2009 yılında Avustralya'nın elektrik kullanımının yüzde 8'ini yenilenebilir enerji kaynakları oluştururken bugün yüzde 32'ye çıktığı ifade ediliyor. Ülke 2030 yılına kadar yenilenebilir enerjinin payını ise yüzde 82'ye çıkarmayı planlıyor.

Asıl tehlike ise batarya üretiminde sınırlı lityum kaynakları nedeniyle hem gelecekte üretime bağlı olarak kaynakların azalması ile batarya maliyetleri artabilir hem de belirli bir noktanın ardından artan fiyatlar artık elektrikli arabaları cazip olmaktan çıkarabilir. Keza son yapılan araştırmalarda dünyada lityum rezervinin yaklaşık 90 milyon ton civarında olduğu biliniyor. 

ALTERNATİF ÇÖZÜMLER

Burada alternatifler ise hidrojen yakıtı ve e-yakıt.

Bu konuda ise pek çok üretici geliştirme çalışmaları yaparken sektörün hemen hemen tamamı da bu konudaki yenilikleri yakından takip ediyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları