'Megalomanya'... 'Narsisizm...'Acemi Elçinin Tebligatı!Diplomaside Yeni Yayınlar

20 Mayıs 2011 Cuma
\n\n\n

Megastar (büyük yıldız)”... Megafon (büyük ses)”… Megaton (büyük ton)”… Mega (büyük) sözcüğü Yunanca kökenli olup Türkçeye Batı dillerinden girmiştir.

\n

Bazen de megalo gibi takı alarak kullanılır. Megalo-idea (büyük düşünce)”… Hani Yunanlar, Büyük Yunanistanı kurmak için 15 Mayıs 1919da İzmire bu uğurda çıkmışlardı da sonrasında mikro (küçük) olmuşlardı!

\n

Bir başka Yunanca kökenli tamlama da Megalo-manya (büyüklük çılgınlığı)”...

\n

Anavatanı Karaburun olan Nergis çiçeği, adını Yunan mitolojisindeki en yakışıklı, en çekici Narkissos adlı delikanlıdan alır. İster erkek, ister kadın olsun bazı insanlar kendilerini çok çekici görmeye başladıklarında narsisist damgasını yerler.

\n

Ünlü İngiliz felsefeci Bertrand Russel megalo-manya ile narsisismi şöyle kıyaslıyor: İkisi arasında fark vardır. Megalomanisi olanlar çekici olmaktan daha çok, güç gösterisi peşindedirler. Sevilmek yerine korkutmayı yeğlerler. Tarihte bu türden pek çok çılgın vardır!

\n\n\n

\n\n\n

Çılgın kanal tasarımını açıklayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan kendisini usta, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunu çırak olarak tanımlıyor.

\n

Ustalığı kendinden mülhem Başbakan, eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel için 87 yaşında, ayakta duracak hali yok! diyor. Lütfen biraz saygı!

\n

ABDnin Ankara Büyükelçisi Francis J. Ricciardone için acemi elçi dememiş miydi? 17 Mayıs Salı günü bu köşede büyükelçinin mesleki yaşamını şöyle yazmıştık:

\n

Diplomasi yaşamına 32 yıl önce Türkiyede başlayan Francis Ricciardone bugün Ankarada büyükelçi. Kızlarından biri Adanada doğdu, eşi Çukurova Üniversitesinde eğitim gördü. Adana Başkonsolosluğu sonrasında Ankara elçiliğinde 2. adam konumundaydı.

\n

Sonrasında Mısırda, işgalden sonra Irakta ve kısa bir süre önce de Afganistanda büyükelçilik yaptı. Bir anlamdasorunların elçisiolarak güç ortamlarda yaşadı.”

\n

Bölgede sorunlu ülkelerde büyükelçilik yapmadan önce Türkiyenin iç ve dış siyasasında yoğrulmuş acaba kaç Amerikalı acemi diplomat vardır?

\n

Yazımın yayımlandığının ertesi günü Cumhuriyetin başlığına boydan boya Apar topar görüşme başlığı oturdu. Yazımla bağlantılı olan bu ani görüşmeye tesadüf de diyebiliriz.

\n

Başbakan, devletin helikopteri ile AKPnin seçim propagandası için Yozgata giderken durduruldu. Çünkü acemi elçi bir kara dosyada ABD Başkanı Barack Husein Obamanın tebligatını getirmişti!

\n

Olağan bir görüşme olsaydı, acemi elçi Dışişleri Bakanlığının ilgili birimlerinden ya da Dışişleri Bakanından görüşme isteminde bulunurdu. Ancak istek doğruca Başbakana yönelikti. Özel kalemi, Başbakanın Ankara dışına çıkacağını, başka bir zaman buyurmasını bildirdi. Büyükelçilik ısrarlıydı. Çok ivedi ve çok önemli idi!

\n

Oysa ABD Genelkurmay 2. Başkanı James E. Cartvright birkaç gündür Ankarada Genelkurmay Başkanlığında ayrıntılı görüşmeler yapıyordu. En son haberler onda olması gerekmez miydi? Bu kadar ivedi ve önemli ne olabilirdi ki?

\n

Yenimahalledeki helikopter alanında Başbakanın uçuşu durduruldu, acemi elçi kabul edildi, çevirmen kullanılmadı, görüşmede tutanak için bir Türk diplomatı bulunmadı, 50 dakika görüşüldü; Erdoğan, Obamanın kara dosyasını tebellüğ etti.

\n

Görüşmede kerhen PKK de görüşüldü. Ancak ağırlık Türkiyenin komşusu Suriyede Beşşar Esad ile ilgili idi. Obama bu konuda bir açıklama yapacaktı. Açıklamadan önce Erdoğanı bilgilendirmek istemişti.

\n

ABD; Tunus-Mısırda farklı, Libyada farklı, şimdi de Suriyede farklı bir siyasa izliyordu. ABD, Mısırın 1 milyar dolarlık borcunu erteliyor, 1 milyar dolar yeni kredi açıyor; ayrıca Uluslararası Para Fonunun, Dünya, Afrika Kalkınma ve Avrupa İmar ve Kalkınma bankalarının da birkaç milyar dolarlık yardımına ortam hazırlıyordu. Tunusa da ekonomik yardım yapılacaktı, ama miktarı henüz açıklanmadı.

\n

Libyada Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütünün (KAAÖ) uçakları Türkiyenin de desteği ile bombalamayı sürdürüyordu.

\n

ABD, şimdi Suriyeyi gündeme alıyordu. Ankaranın Şamdaki yönetimle iyi ilişkisini biliyordu. İki ülke arasında vize kalkmıştı. İkili ticaret artmaktaydı. Suriyeye çeşitli güvenlik eğitimi ya da özelleştirme öğretisi sunmak üzere MİT ve DPT müsteşarları Şama gönderilmişti.

\n

Suriyede mart ayından bu yana, özellikle cuma günleri yapılan iktidar karşıtı gösterilerde 800 kadar insan ölmüştü. Esad, emniyet güçlerinin hatasını kabul ederek yeni bir eğitimden geçirileceğini söylemişti.

\n

İşte bu sırada ABD, insan hakları ihlalleri nedeniyle Esad ve yakınları ile altı yüksek yöneticinin ABDdeki varlıklarının dondurulduğunu açıklayan bir yaptırımın ilk aşamasını uygulamaya koydu. Önümüzdeki günlerde ikinci aşamaya geçilecekti. Suriyede KAAÖyü dışlayan Obama bu konuda bir açıklama yapacaktı. Acemi elçinin getirdiği kara kaplı tebligat bu konuyu içeriyordu. Bakalım kara kaplı defter açılınca neler öğreneceğiz?

\n\n\n

\n\n\n

Adı: Babadan Oğula \t\tGüney Kafkasya

\n

Yazarı: Candan Azer

\n

Yayımlayan: Truva

\n

Bir devlet, iki milletdiyoruz. Peki Kafkasya ile Türkiye ilişkilerini yeterince biliyor muyuz? Babası Azeri olan yazar, 40 yıllık diplomasi mesleğinde, SSCBnin dağılmasından sonra Dışişlerinde bu yöre ile ilgili konularda uzmanlaşmış bir emekli büyükelçi. İşin ilginç yanı, babasının 1. Dünya Savaşında yöre ile ilgili notlarını da kitaba yansıtıyor.

\n

\n

Adı: Seulde Büyükelçi Olduğum Aylar

\n

Yazarı: Erdil K. Akay

\n

Yayımlayan: Erko

\n

Kore Türkiyeye uzak bir ülke Ancak yakın tarihi ile tarihimiz çok yakın. Emekli büyükelçinin anıları ile yoğrulmuş Türkiye-Güney Kore ilişkileri, yalnızca genç diplomatlara değil, tüm okurlara belgeleniyor. Yazarın öteki iki kitabını daha önce tanıtmıştık.

\n

\n

Adı: Dinozor Ağacı

\n

Yazarı: Yüksel Söylemez

\n

Yayımlayan: Terazi

\n

Bu kitabın yazarı da bir emekli büyükelçi Çeşitli sergiler açmış bir ressam ve şiir kitapları yayımlamış bir şair Kitap son yıllardaki Türkçe ve İngilizce şiirlerini içeriyor.

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları