Olaylar Ve Görüşler

Suriye çıkmazı - Osman Gölcük

20 Temmuz 2024 Cumartesi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Esad ile görüşebileceğini ve her an kendisini davet edebileceklerini söyledi. Erdoğan, zorda kaldığında benzer söylemleri ortaya atıp kamuoyunu onunla meşgul edebiliyor. Hem gündemi belirlemiş oluyor hem de halkı ekonomik krizi konuşmaktan uzak tutmaya çalışıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, istikrarlı ve toprak bütünlüğü olan bir Suriye istiyormuş. Hatta eski günlerdeki gibi Esad ile ailece görüşüp beraber tatil yapmayı özlemiş. Ama gelinen aşamada o günler geride kaldı, artık hayal. 

Bugün gelinen aşamada Suriye’de Esad ile görüşüp, dost olup hemen sorunları çözmek o kadar kolay değil. Suriye ile Mısır’ı, Suudi Arabistan’ı, Birleşik Arap Emirlikleri’ni karıştırmamak gerekir. Bu ülkelerle “kardeşim” diyerek yeni ilişkiler ve dostluklar kurabilirsiniz veya öyle sanırsınız.

Ama Suriye konusunda sığınmacıları, Türkiye’nin kontrolündeki toprakları ne yapacaksınız, orada eğit donatla kurduğunuz ÖSO “milli orduyu” ne yapacaksınız? En tehlikelisi İdlib bölgesinde koruyuculuğunu yaptığınız onlarca radikal İslamcı örgütleri ne yapacaksınız? Aslında sığınmacı sorunu en kolay çözülebilecek sorun. Suriye’de huzur ve barış ortamı olursa bu sığınmacıların bir kısmı gönüllü gidecektir. Başka destek ve projelerle de geri dönüş teşvik edilebilir, yani sığınmacılar konusu barışçıl bir çözüme kavuşabilir, ekonomik maliyetle çözülebilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye konusunda olumlu her söz ettiğinde Türkiye’nin kontrolündeki bölgelerde hâkim olan ve eğit donat ile kurduğu ÖSO “milli ordu” denilen İhvancı silahlı örgüt Türk bayrağını yakıyor, Türk askerine ve TIR’larını saldırıyor.

“Suriye Milli Ordusu”nun sayısı yüz binlerle ifade edilmekte, bu yüz binlerce İhvancı silahlı yapıyı ne yapacak, nasıl eriteceksiniz?  “Suriye’de terör devletine müsaade etmeyiz” diyerek Suriye’nin doğusunda PYD/PKK’nin kurduğu özerk bölgeyi gündeme taşıyorlar ama İdlib’deki radikal İslamcı terör örgütlerinin kurduğu devletten hiç söz etmiyorlar.

UZUN YILLAR SÜRECEK SORUN

ÖSO ve “milli ordu”dan daha da tehlikelisi İdlib bölgesinde Türk askerinin korumasında, devletleşen radikal İslamcı onlarca örgüttür. IŞİD, El Kaide, El Nusra dahil, dünyadaki tüm radikal İslamcı örgütler İdlib bölgesinde yuvalanmış durumda. Henüz onların tepkisini görmedik. O örgütlerin Türkiye içinde uyuyan hücrelerinin olduğu var ve kanlı terör eylemlerine kalkışabilecekleri unutulmamalı.

İdlib bölgesinde dört milyondan fazla insan yaşıyor. Esad bu bölgeyi kontrol etmek için bir harekât yaptığında buradaki insanlar nereye kaçacak, çekilecek? Tek seçenek var; Hatay bölgesi. Milyonlarca radikal İslam etkisindeki yeni sığınmacıya hazır mıyız?

Bu kadar mülteci ve sığınmacıyı ülkemize nasıl alacağız? Oradaki radikal İslamcı terör örgüt mensuplarının kaçabilecekleri tek yer Türkiye. Türkiye, mevcut IŞİD ve diğer terör örgütlerinin üzerine İdlib’deki tüm radikal İslamcı terör örgütlerini yuvası olacaktır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilerek veya bilmeyerek Türkiye’nin başına öyle bir çorap ördü ki Türkiye’nin Suriye bataklığından kurtulması o kadar kolay değil. Bu, kısa sürede çözülecek bir sorun da değil.

Pakistan, Afganistan benzer bir bataklığa saplandı, üzerinden onlarca yıl geçti ama hâlâ terör bataklığından kurtulamıyor. Benzer bir süreci Türkiye de yaşayacak, sorunun çözümüne hemen başlansa bile çözüme ne Esad’ın ne de Erdoğan’ın ömrü yeter.

Türkiye onlarca yıl bu Suriye bataklığında çırpınacak, radikal İslamcı terör belasıyla savaşmak zorunda kalacaktır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları