Olaylar Ve Görüşler

Cumhuriyet ve planlama - Dr. Doğan HASOL

28 Nisan 2022 Perşembe

Erken Cumhuriyet dönemi, Mustafa Kemal’in önderliğinde her alanda planlamaya önem vermiştir. Bu, yalnızca kentsel planlama alanında değil, ekonomi alanında, eğitim, sağlık, ulaşım alanlarında da olmuştur. 

Mustafa Kemal’in ileri görüşlülüğü ve bilime saygısıyla, daha Cumhuriyetin ilanından sekiz ay önce 17 Şubat 1923’te toplanan ve 16 gün süren İzmir İktisat Kongresi’nde tarım ve eğitime ilişkin olarak alınan bir kararda, “Her bölgede birbirine yakın köyler için yeteri kadar toprağı olan yatılı birer ilkokul açılması ve ilkokul dersleri yanında, uygulamalı ve teorik, basit tarım dersleri verilmesi” öngörülmüştü. Yine aynı kararlar arasında, “Köylerdeki ilkokulların, kesinlikle 5 dönümlük bir bahçesi, tekniğe uygun iki inekli ahır ve kümesi, yeni tarzda bir arılığı ve öğretmenler için iki odalı bir evi olması; toprağın bir kısmı sebze yetiştirilmesine, bir kısmı çiçek ve bir kısmı da fidancılığa ayrılarak öğretmenlerin kontrolü altında, toprağın öğrenciler tarafından işlenmesi; harcama ve gelirinin köy öğretmenlerine ait olması ve bu yolla çocuklara uygulamalı olarak çiftçiliğin öğretilmesi ve köylere aydın kişilerin de yerleşmelerinin teşviki” yer alıyordu.

ENSTİTÜNÜN TEMELİ...

Sonraki yıllarda açılacak olan Köy Enstitülerinin bu kararların uzantısı olabileceği ya da en azından bu kararların Köy Enstitülerinin tohumları niteliğinde olduğu düşünülebilir. 

Kentsel planlama yani şehircilik konularına gelince... O dönemde Ankara başta olmak üzere birçok şehrin planlı gelişmesi için planlar ve olanaklar sağlanmıştır. 

Başkent Ankara’nın planlanması için birçok yarışma sonrasında 1932 yılında Alman şehir plancısı Hermann Jansen’in planının uygulanmasına karar verilmiştir. Ardından Ankara’yı başka şehirler izlemiştir. 

Berlin Teknik Üniversitesi’nin Sanal Mimarlık Müzesi’nde Alman şehir plancısı Hermann Jansen’in kentsel planları vardır. Orada Jansen’in Atatürk döneminde Türkiye’de yaptığı kentsel planlar da yer almaktadır. Örneğin Ankara, Bursa, Gaziantep, Tarsus gibi...  

Daha sonra, 1936’da İstanbul’un planlanması için Fransız plancı Henri Prost görevlendirilecektir.

Ankara’da planın uygulanması konusunda ilginç bir öykü vardır. Jansen, Ankara planını hazırladığında Atatürk’e sormuş: “Bir şehir planını tatbik edecek kadar kuvvetli bir iradeniz var mıdır?” Ülkeyi kurtarmış, devrimler yapmış yüce insana sorulan o soru orada bulunanları çok şaşırtmış. Ne var ki zaman, Hermann Jansen’i haklı çıkaracaktır. Yıllar sonra, Ankara’da planlamadaki yetki kargaşası ve plan dışı spekülatif gelişmeler nedeniyle bozulmalar olmuştur. Planı yapmak zordur; onu delinmeden uygulamak ciddi yönetimlerin işidir. 

BİRÇOK ÜLKEYE ÖRNEK

Atatürk döneminde harcamalarda hiç israfa gidilmemiş, tutumlu ve çok planlı, programlı bir yol izlenmiştir. Üretime yönelik sanayi atılımlarını yollar, köprüler ve demiryolları izlemiştir. Silah ve uçak sanayileri kurulmuştur. Bütün bunlar bir plan ve program içinde yalnızca 10 yılda gerçekleştirilmiştir. 

Atatürk Türkiyesi’nin planlamaya verdiği önem birçok ülke için örnek oluştururken Avrupa ülkelerinin de dikkatinden kaçmamıştır. Nitekim yıllar sonra Hitler Almanyası’nın baskısından kaçmak zorunda kalan bilim ve sanat insanlarının sığınmak için Türkiye’yi seçmeleri ve ülkemizin gelişmesine ciddi katkılarda bulunmaları ülkemizin şansı olmuştur.

DR. DOĞAN HASOL

Y. MÜH. (MİMAR)



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları