Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Biz ne ülkesiyiz?
MFÖ’nün Bodrum Bodrum şarkısında söylediği gibi “Nasıl anlatsam, nereden başlasam...” Öylesine müstesna, öylesine güzel, öylesine gurur verici bir başarı ki bu. Ülkenin şu sıkıntılı günlerinde birkaç gün de olsa bize üzüntülerimizi unutturdular, moral verdiler, umut verdiler. Hepsine teker teker çok teşekkürler. Peki nasıl geldi bu büyük başarı? Yoksa bazılarının söylediği gibi biz “Voleybol ülkesi” olduğumuz için mi başımıza geldi tüm bunlar? Sahi biz nasıl bir ülkeyiz gerçekten?
Kızlarımıza okuma, spor yapma, özgürce, korkmadan yaşayabilme imkânları veren bir ülke miyiz mesela? Yoksa kızlarımızı çocuk yaşta evlenmeye zorlayan, kızların okumasının, kendilerini geliştirmesinin önünü tıkayan, onları erkeklerin bahşettiği koşullarda yaşamaya zorlayan, namus bahanesiyle kadınlara her türlü saldırıyı ve ölümü layık gören bir ülke miyiz? Özellikle ergenlik çağındaki kızların kendilerini rahat hissettiği, sokaklarında korkusuzca dolaşabildiği, yaşamına ilişkin kendi kararlarını (nasıl giyinecekleri dahil) kendilerinin alabildiği, iş hayatında baskıya, tacize uğramadığı, uğrasa bile kanunların ve kamuoyunun onlara sahip çıktığı bir ülke miyiz, yoksa ananelerimiz, kültürümüz gibi gerekçeleri kalkan yapıp kız çocuklarımızı, kadınlarımızı baskı altına almaya çalışan bir ülke miyiz? Gerçekten biz daha çok nasıl bir ülkeyiz?
Aslında biz voleybol ülkesi filan değiliz. En fazla önemsenen, en fazla yatırım yapılan futbolumuza bakın bir. Sonra da kulüplerimizin düştüğü duruma bakın. Olmayan paraları etrafa saçan, her yıl yeniden takım yapma hastalığı olan bir yerde kalıcı başarı yakalanabilir mi hiç?
Adaletin olmadığı, emeğe saygının olmadığı, kolay yoldan başarının mubah olduğu, kayırmacılığın, eyyamcılığın revaçta olduğu, herkesin kendi cebini, koltuğunu düşündüğü bir futbol ortamında futbolun gelişmesi mümkün olabilir mi hiç? Aslında borçların ertelendiği, vergilerin tahsil edilmediği, usulsüzlüğün usül olduğu yozlaşmış bir futbol ülkesiyiz biz. Onun için dünya tartısında gittikçe küçülüyor, aşağıya düşüyor takımlarımız.
İşte böylesi bir ortamda voleybolcu kızlarımızın bir takım oyununda bu kadar istikrarlı bir şekilde adım adım zirveye çıkmaları gerçekten mucize gibi bir şey. Ama aynı zamanda işler düzgün yapılırsa, çok çalışılırsa olumsuz koşullara rağmen emeğin boşa gitmeyebileceğinin de göstergesi.
Sonuçtan başa doğru gidersek demek ki voleybolda her kademede işler düzgün yapılmış. Kübalı milli oyuncumuzla, coşkulu İtalyan hocamızla, cinsel kimliğini savunmaktan korkmayan oyuncularımızla aslında sporun farklı olanların bir arada, eşitçe yaşadığı bir ortam olduğunu da gösteriyor “Bizim Takım”.
İşte bu yüzden, toplumun katı düşünsel, etnik, dinsel ve cinsel kalıplara hapsedilmeye çalışıldığı bir ortamda sadece “Biz voleybol ülkesiyiz” demedi kızlarımız kadınlarımız, kardeşlerimiz... “Biz çağdaş, çoğulcu, demokratik, kucaklayıcı ve özgür bir ülkeyiz” de dediler.
Helal olsun onlara. Biz de onlara layık bir ülke olalım artık.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Dikkat! Kavimler Göçü 2.0 başlıyor mu? Dr. Cenk Özatıcı
- İBB'de yeni uygulama: Ücretsiz HPV aşısı
- Milli Eğitim Bakanı Tekin'den 'mülakat' açıklaması
- Besin alerjisi nasıl tedavi ediliyor?
- 10-16 Mayıs Engelliler Haftası
- Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun konuşma
- Özgür Özel'den 'atama' çıkışı
- Özgür Özel kutlama programında
- CHP'li vekilden Soma için flaş çağrı...
- Mine Esen'den anlamlı konuşma...
En Çok Okunan Haberler
- Acun Ilıcalı, Ali Koç'un teklifini kabul etti!
- '28 Şubat'ta tahliyeler başladı
- İşte Menzil'in dokunulamayan 'tatilköy'ü!
- 'O bürokrat haddini aştı'
- 'Cinsel terapist' Buse Aydın'a ağır ceza
- 'Son bir haftada bir şey oldu'
- Katilin babası da tutuklandı!
- 28 Şubat davası sanıklarına tahliye kararı!
- Dilan Polat ve Engin Polat için karar!
- Yurtdışından gelen telefonlar için yeni karar