Seçim İçin İlave Baskı mı?

08 Şubat 2015 Pazar

AKP iktidarı tam seçim öncesinde temel hak ve özgürlükleri kuşa çeviren bir yasa tasarısını daha, “İç Güvenlik Paketi” adıyla devreye soktu!
Neden şimdi, neden seçim sonrası beklenmedi?

***

Öyle anlaşılıyor ki bu seçimler Erdoğan ve AKP için bir “dönüm noktası” olacak!
1) AKP, seçmenden yeterli destek alırsa:
a) Ya bu destek anayasayı değiştirebilecek kadar büyük olacak ve Erdoğan’ın bireysel iktidarı hukuksal bir kisveye de bürünerek “Başkanlık Rejimi” olarak devam edecek...
b) Ya da bu destek istedikleri kadar güçlü olmayacak, anayasa değişikliği yapılamayacak ve Erdoğan’ın bireysel iktidarının sürdürülmesi için yasal, anayasal zorlamalar, hukuksuz eylemler devam edecek...
2) AKP seçmenden yeterli destek alamazsa:
a) Ya içinde AKP’nin de olacağı bir koalisyon iktidarı oluşacak ve otoriterliğe gidiş bir ölçüde de olsa yavaşlayacak...
b) Ya da AKP dışında bir iktidar oluşacak, otoriterliğe gidiş durdurulacak ve demokrasinin yeniden inşasına girişilecek.

***

Hiç kuşkunuz olmasın, seçmenin AKP’ye yeterli destek vermeyebileceği olasılığı oldukça zayıf görünse veya gösterilse de, iktidar mensuplarının korkulu rüyasıdır.
Bu nedenle, bir bölümü kamuoyunca fark edilen, bir bölümü ise fark edilmeyen pek çok önlem, şimdiden devreye sokulmuştur...
Medyaya az buçuk yansıyan, “derin devletin” de işin içinde olduğu iddia edilen, çeşitli algı operasyonlarının neler olduğunu bilmiyoruz...
Ama “İç Güvenlik Paketi” ile getirilmek istenen baskılar ortadadır:
Tabancaya 1 yıla karşılık sapana 2 yıl, yüzünü örtene 4 yıl hapis cezası gibi daha pek çok tartışmalı hükmün yanında, bu yasa ile insanlar, yargıç kararı olmaksızın, kolluk amirlerince 24 saate kadar gözaltına alınabilecektir.
Valiler, gerekli gördükleri hallerde suçun aydınlatılması ve suç faillerinin bulunması için kolluk amir ve memurlarına doğrudan emir verebilecektir. Böylece adli yetkiler, yürütme organının emrine verilmektedir.
Polis veya jandarma, yargıç kararı olmaksızın, yazılı emirle, iletişimi dinleyebilecektir. Yargıcın 48 saat içinde vereceği karar, fiilen 72 saate çıkarılmaktadır. Keyfi dinlemeler, haberleşme ve özel yaşamın gizliliğinin ihlali gibi sorunlar daha da artacaktır.

***

İktidarın bu aceleciliği insanın aklına, “Acaba bu baskı önlemleri, seçim ortamını da etkilemek için mi tam seçim öncesi hemen devreye sokuluyor” sorusunu getiriyor.
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

1 Mayıs 2024 28 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları