Adnan Binyazar

Yüzler ve sözler

15 Eylül 2023 Cuma

Çocuk kitabı yazarları giderek çoğalıyor. İyi bir gelişmedir bu. Ama yazmanın özen gerektirdiği de unutulmamalı. Yazarlar arasından, çocukları kendi ağzıyla konuştururken anlatımı yapaylaştıranlar da çıkıyor. Oysa gerçekleri daha erken kavrıyor çağımızın çocukları. 

Yazar, Küçük Prens’te olduğu gibi, çocuğu yaratıcılığın verimli toprağından koparmamalı. Onun yetişkin olmadığını ama düşünen, duyumsayan bir varlık olarak büyüklerin arasında yaşadığını da göz önünde bulundurmalı...

ARAYIŞLAR

Gülten Dayıoğlu, arayışlar içinde devinerek çocuğun gerçeğini yansıtan ender yazarlardandır. Bundan dolayı yazdıklarında çocuklar birbirinin benzeri değil. 

1987’de Kültür Bakanlığı Çocuk Edebiyatı Ödülü’ne değer bulunan Parpat Dağının Esrarı (Altın Kitaplar, 1999) adlı romanında bilimkurgusal alanlara yönelmesi, arayışının sonucudur. 

Dayıoğlu, çocuk yazınında bu yönüyle Yanardağın Yankısı’nda (YKY, 2021) “çarpık görünümlü, üstün zekâlı Dero” gibi bir başkişi yaratmıştır. 

YAZARIN ATILIMI 

Gülten Dayıoğlu bu yılın ortalarında yayımlanan Yüzler ve Sözler adlı (YKY, 2023) kitabında bakışını çevresine yöneltmiş, yaşarken yolunun kesiştiği insanlardan söz etmek için bir maraton koşusuna çıkmıştır. Onlara varmanın yol göstericisi ise adres defterindeki telefon numaralarıdır. 

Ülkeden ülkeye durmadan koşuşturmasının özünde, kendi deyimiyle üç yaşından bu yana yaşadıklarını anımsaması yatıyor. 

Maraton koşarak neredeyse dünyada görmediği yer kalmamış: 

“Gezgin olarak (116 ülke gezdim) hem ülkemde hem de altı kıtada soluk soluğa koştum.”

Bu bağlamda kitabın yazınsal türünün anı olmadığını özellikle vurguluyor. Anı olmasa da yazdıklarını canlı kılan, anlatımında yerini bulan gözlemleri, izlenimleri, derinlikli algılama gücüdür:

“Yazmaya başladığım bu yaşam maratonu paylaşımları, bilindik nitelikte bir anı kitabı olmayacak. Anlatıların başkahramanları, yaşam maratonunda karşılaştığım, cumhurbaşkanından hapishanedeki tutukluya, en varlıklıdan pek yoksula, aydından kara cahile, en ünlüden en sıradana, canını sevdiğim insanlar olacak.” 

DOST SESİ

Yazarın sergilediği ilişkiler, elbette benim bu kısa yazımla çözümlenemez. Çözüme ulaşmak isteyenlerin, Yüzler ve Sözler’i baştan sona okumaları gerekir. 

Kitabın, Dayıoğlu’nun dostlarında bıraktığı izlenimi, Talât Sait Halman duyarlıklı sözlerle yansıtıyor: 

“Çocukluğa dönsem ilkokul öğretmenim Dayıoğlu olsun isterdim. Bizim çocukluğumuzda iç açıcı, öğretici, sürükleyici çocuk kitapları ve dergileri çıkmaya başlamıştı ama Gülten Dayıoğlu’nun tadına doyum olmaz ürünleri yoktu henüz.(...) ‘Yeni kuşaklar bizden daha talihli’ diye düşündüm. Çünkü o kitaplar, cıvıl cıvıl bir cennet sunuyordu çocuklara. Gülten Dayıoğlu, hepimiz için ışıltılı bir talih...”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Atatürk Aydınlanması 3 Mayıs 2024
Kent Enstitüleri 26 Nisan 2024
Benlik arayışları 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları