Erol Manisalı
Erol Manisalı erolmanisa@yahoo.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Türkiye Nereye? (26.01.2015)

26 Ocak 2015 Pazartesi

-Genel seçimlerle birlikte bir iç
kavganın ve bölünmenin sarmalına mı
kilitleniyoruz?
- HDP’nin yüzde 10 barajına karşın seçimlere parti olarak girmesi, “barajı aşamasa bile fiili durum yaratarak bir ayrışmaya mı götürecek?”
Öyle ya, barajı aşarsa AKP ile anlaşıp anayasayı değiştirebilecek; federal bir yeniden yapılanmaya götürebilecek. Barajı aşamazsa fiili bir oluşum yaratarak amacına ulaşmaya çalışacak.
CHP ve MHP bu gidişin karşısında ne yapabilecek? Beklenen olasılıklar nedir?
1) AKP’nin yeterli oyu alamayarak iktidardan düşmesi, CHP-MHP ağırlıklı bir koalisyonun kurulması.
2) AKP’nin yeterli oyu, ancak iktidarda kalacak kadar alması.
3) AKP’nin anayasayı değiştirecek düzeye ulaşması.
4) AKP’nin yeterli oyu alamasa bile, HDP’nin desteği ile anayasayı değiştirerek başkanlık sistemine ve federasyon yapılanmasına geçilmesi.
İlk olasılık dışında bütün olasılıklar, “Cumhuriyet rejiminin, kuvvetler ayrılığına dayalı sistemin ve Türkiye’nin üniter yapısının tamamen ya da kısmen değiştirilmesi” sonucunu doğuracaktır.
Aynı zamanda Türkiye dinci bir devlet (Cumhuriyet) yapılma yoluna sokulmuş olacaktır.
Öte yandan bütün bu olasılıklar iki önemli sonuç doğurur:
1) Türkiye demokrasiden daha da uzaklaşır ve tipik bir İslami Ortadoğu ülkesine döner.
2) Batı’nın çağdaş yaşam değerlerinden yavaş yavaş uzaklaşır ve sonunda kopar. Ortadoğu bataklığının bir parçası olur.

İç çatışma riski
Oldu bittilerle bölünme ve federasyon olasılıkları iç çatışma olasılığını beraberinde taşır.
Uzun yıllardan beri, üniter bir yapı içinde bile “iç çatışmalar ortamını fiilen yaşayan Türkiye’de bu olasılık büyür.” Olasılığı artıran nedenler şunlardır:
1) Kürt milliyetçiliği önemli bir aşamaya geldi.
2) Mezhep ayrıştırmacılığı arttı.
3) IŞİD Türkiye’de güçlü bir zemin kazandı.
Özellikle 2008’den itibaren körüklenen ve hızlandırılan kutuplaşmalar ülkede böyle bir çatışma ortamının yaratılmasına ortam yarattı.
Aynen 1970-1980 döneminde körüklenen sağ-sol çatışması ortamı gibi.
O dönemde amaç, “bol gelen 1961 Anayasası’nı yıkarak daraltılmış faşist 1982 Anayasası”nı getirmekti.

Derinleşen boyutlar
Bugün işin boyutları daha da derinleşti. Türkiye’nin ve bölgenin BOT çerçevesinde sınırlarının da değiştirilerek yeniden yapılandırılması söz konusudur.
Dolayısıyla önümüzdeki seçimler yukarıda sıralanan olasılıkları belirleyecektir.
Bu bakımdan tercihler sadece parti seçenekleri olmayacaktır; Türkiye’nin rejimi, sınırlarının değişip değişmemesi gibi stratejik ve olağanüstü olasılıkları da beraberinde getirecektir.
Yalnız CHP ve diğer muhalefet partilerinin seçmenleri değil AKP’ye oy vermeyi düşünen seçmenlerin de bu gerçeği görmesi gerekiyor.
Terazinin bir kefesine 50 kilo kömürü, diğer kefesine de Türkiye’yi koyup düşünmek zorundadırlar.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları