Babaeski Belediye Başkanı Abdullah Hacı, ilçenin altyapısını tamamen yenilediklerini söyledi

Trakya’nın ortasında yer alan, sakinliği ve şirinliği ile bilinen Babaeski ilçesinin deneyimli Belediye Başkanı Avukat Abdullah Hacı ile Babaeski Belediyesi’nin faaliyetlerini, yerel yönetim vizyonunu ve Cumhuriyetin ikinci yüzyılına doğru olması gereken yerel yönetim anlayışını konuştuk. 2009 yılından bu yana belediye başkanlığı görevini yürüten Hacı, kentin altyapısının tamamen yenilendiğini belirterek “Bana göre bir belediye başkanı, bütçesinin en az yüzde 20’sini yatırımlara harcayamıyorsa o belediye başkanı başarısızdır” değerlendirmesinde bulundu.

- Belediye başkanlığınızın üçüncü dönemindesiniz. Geride bıraktığınız görev sürecine dönüp baktığınızda Babaeski nereden nereye geldi?

2009 yılında İller Bankası’na gittiğimde orada bir harita gördüm. Trakya’da altyapısını tamamlamış bir şehir göremedim. Hemen şehrin öncelikli beş temel ihtiyacını belirledim. Bu ihtiyaçların başında altyapı geliyordu. Derhal altyapıya girdik. İlçemizin tüm içme suyu, atık su ve yağmur suyu hatlarını yeniledik. 2009’da Babaeski’ye doğalgazı getirdik. İlçemize doğalgaz geldiğinde bazı şehirlerde ve büyük ilçelerde doğalgaz yoktu. Bunun yanında çok büyük bir atık su arıtma tesisini hayata geçirdik. Tesisimiz, Türkiye’nin en aktif çalışan atık su arıtma tesislerindendir. Ayrıca tesisimizin denetimini, merkez yönetime bağlı Atatürk Toprak ve Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü’ne yaptırıyoruz. Buradan çıkan su, analiz yapılmak üzere enstitüde periyodik olarak inceleniyor. Bu temiz su, tarımsal sulamada kullanılıyor. Babaeski’nin kuzey bölgesine sekiz yeni su kuyusu açtırdık. Beş bin ton su kapasiteli yer altı su deposu yaptırdık ve depodan büyük 630’luk borularla su, şehre enerji kullanmadan, kendi cazibesiyle iniyor. Babaeski halkı, musluktan akan şebeke suyunu gönül rahatlığıyla içebilir. 

Babaeski’nin en az elli yıl sonrası için kararlar aldık. Günlük kararlar almadık. Şehrin altına 450-500 km uzunluğunda doğalgaz, kanalizasyon ve içme suyu boruları döşedik. Bununla birlikte 1.5 milyon metrekare parke taşı, 500 bin metrekare sıcak asfalt döşedik. Temizlikte özelleştirmeye son veren Türkiye’deki ilk belediyeyiz. Tarihi binaları restore ettirdik. İlçemizde istihdam yaratmak isteyen yatırımcılara kolaylık sağlıyoruz. Sanayi bölgemizde yirmiye yakın fabrikamız var ve üç bin civarında insanımız istihdam ediliyor. Yeni bir otobüs terminali açmak istiyoruz. Bunun kamulaştırma çalışmaları devam etmektedir. Özetlemek gerekirse Babaeski halkı şu soruyu sormalı: Abdullah Hacı’dan önce Babaeksi nasıldı? Abdullah Hacı belediye başkanı olduktan sonra Babaeski’de ne değişti? Önemli olan halkımızın bu soruyu kendisine sormasıdır. Cevap zaten halkımızın kendi vicdanında yer edinmiştir. Buna eminim. 

DAYANIŞMA VURGUSU

- Belediye başkanı olarak halka hizmet götürürken en çok hangi zorluklarla karşılaşıyorsunuz?

Çok büyük zorluklarla karşılaştığımı söyleyemem ama önemli bir sıkıntıyı altyapı çalışmalarına girdikten sonra yaşadım. İnsanlar, yolların kazılmasından rahatsız oldu, tepki gösterdi. Çünkü bir anda her yer kazıldı. Kazılan yerler hemen kapanmadı. Bu bir süreçti. Doğal olarak beni eleştirdiler. O süreçte ben de empati yaptım, ben olsam ne yapardım diye kendime soru sordum. Samimi olmak gerekirse ben de belediye başkanına aynı tepkiyi gösterirdim. Bir de pandemi döneminde global bir sorunla karşı karşıya kaldık. Ancak halkımızla dayanışma içerisinde olarak o süreci de sorunsuz atlattık. Halkla iç içe olduğunuzda tüm sorunları kolayca çözebilirsiniz.

- Belediyenizin mevcut bütçesi Babaeski halkına tam anlamıyla hizmet götürmek için yeterli mi? Babaeski Belediyesi, merkezi yönetimden yeterli desteği alabiliyor mu? 

Hiçbir belediyenin merkezi bütçeden yeteri kadar pay aldığını düşünmüyorum. Biz de tasarruflu davranıyoruz. Üç yıldır geleneksel festivallerimizi yapmıyoruz. Ancak hizmetlerimizi aksatmadan devam ettiriyoruz. Piyasaya herhangi bir borcumuz yok. Yeterli bütçeyi alamıyoruz. Merkezi bütçeden yerel yönetimlere aktarılan payın arttırılması gerekir.

- Bugüne kadar edindiğiniz tecrübe ışığında sizce bir belediye başkanının başarı kriteri ne olmalıdır?

Bu bir algı meselesidir. Sizin yaptıklarınızdan daha çok halkın bu hizmet anlayışını nasıl algıladığıyla alakalıdır. Siz belediye başkanı olarak kaldırımları altından, yolları gümüşten yapın. Vatandaş ‘Ne kadar israfçı belediye başkanı” diyebilir. Aynı kaldırım ve yolu çamurdan yapın. Vatandaş ne kadar güzel yol yapıldı derse, işte o zaman başarılı sayılırsınız. Bana göre bir belediye başkanı bütçesinin en az yüzde 20’sini yatırımlara harcayamıyorsa o belediye başkanı başarısızdır. Sadece sosyal belediyecilik bir belediye başkanının başarı kriteri olamaz.

YENİ BİR DENGE KURACAĞIZ

- Cumhuriyet Halk Partisi’nin 37. Olağan Kurultayında sizin de kurultay delegesi olarak onayladığınız İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’nde yer alan “yeni bir merkez yerel dengesi” sizce ne anlama geliyor?

Genel Yayın Yönetmenliğini CHP Parti Meclisi üyesi Sayın Yunus Emre’nin yaptığı İkinci Yüzyıl Dergisi’nin beşinci sayısında yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcımız Sayın Seyit Torun’a benzer bir soru sorulmuştu. Ben bu soruya aynı cevabı vermekle birlikte İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’nin CHP iktidarında Türkiye’nin geleceğine ışık tutan bir manifesto niteliğinde olduğunu belirtmek istiyorum. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bu beyanname ile CHP’nin gelecek vizyonunu oluşturdu. Tarihi bir kurultayda Türkiye’nin beş temel sorununa karşı 13 çözüm maddesiyle geleceğe ışık tutan beyannameye oy veren kurultay delegeleri arasında bulunmaktan onur duyuyorum. Seyit Bey’in dediği gibi evet, İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamemizde vatandaşlarımıza söz verdik: Yeni bir merkez yerel dengesi kuracağız. Merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasındaki ilişkiyi yeniden düzenleyecek, vatandaşın sorunlarının çözümünün önündeki engelleri kaldıracağız. Ve bu anlayışı yasal zemine oturtarak yerel yönetimleri merkezi yönetimin vesayetinden kurtaracağız.

BABAESKİ BELEDİYE BAŞKANI ABDULLAH HACI KİMDİR?

Evli ve iki çocuk babası Hacı, 1958 yılında Babaeski’de doğdu. 1979’da İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Bir süre yargıçlık ve hazine avukatlığı yaptıktan sonra 1985’te kendi serbest avukatlık bürosunu açtı. Avukatlık mesleğinin yanı sıra belediye meclis üyeliği görevinde bulundu. 2009 yerel seçimlerinde belediye başkanı seçilerek göreve başladı. 2014 ve 2019 yerel seçimlerinde yeniden belediye başkanı seçildi. Görevine hâlâ devam ediyor.