Geçen hafta yaşanan onca olayın arasında dikkatimi çeken bir haber vardı. Laiklik Meclisi Sözcüsü ve Birleşik Kamu-İş Bursa İl Başkanı Özkan Rona, 19 Mart günü yaptığı bir sosyal medya paylaşımı nedeniyle aynı akşam Bursa’daki evinden gözaltına alındı ve 20 Mart’ta çıkarıldığı mahkeme tarafından adli kontrol ve yurtdışı yasağı koşuluyla serbest bırakıldı. Fakat başına gelenler bununla sınırlı kalmadı. Hemen harekete geçen Bursa Valiliği, Rona’nın Bursa Şehit Murat Atsen İlkokulu’ndaki görevinden açığa alındığını okul yönetimine resmi yazı ile bildirdi!

Özkan Rona’yı arayıp olayın ayrıntılarını sordum. Bana 19 Mart’ta İmamoğlu’nun tutuklanmasından sonra Özgür Özel’in yaptığı basın toplantısını televizyondan izlediğini; Özel’in 23 Mart’ta CHP üyelerinin cumhurbaşkanı adayını belirleyeceği seçim sırasında, CHP üyesi olmayanlar için de bir dayanışma sandığı kurulacağını açıkladığını ve böylesine ağır bir hukuk darbesi karşısında oradaki tepkiyi hafif bulduğunu söyledi.

O nedenle Facebook hesabında Mustafa Kemal Atatürk’ün Bursa Nutku’ndan alıntı yaparak “Dayanışma sandığı ile olmaz, ‘elle, taşla, sopayla...’” yazan bir paylaşım yapmış.

ATATÜRK’ÜN SÖZLERİ SORUŞTURMA KONUSU!

Atatürk, “Türk genci, devrimlerin ve Cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir” diyerek başladığı Bursa Nutku’nda, gençlerin Cumhuriyeti ve devrimleri “güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış” duyduğunda, kendi yapıtını koruyacağını, bu konudaki azmini anlatır.

Özkan Rona da savcılıkta, “Bugün bu ülkede birçok yurttaş gibi benim de kanaat getirdiğim hukuksuzluklar yaşanmakta, bu süreçte CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in dayanışma sandıkları kuracağız açıklamasına istinaden, CHP’nin bu yaşanan hukuksuzluklara karşı daha kararlı bir mücadele yürütmesi gerektiğine yönelik eleştirimi, bu kararlılığımı vurgulayan Atatürk’ün Bursa Nutku’ndaki sözlerinden alıntılayarak paylaştım” şeklinde ifade vermiş.

19 yıllık öğretmen olan Rona, Bursa Valiliği’nin görevden uzaklaştırma yazısından sonra, Milli Eğitim Bakanlığı müfettişlerince arandığını ve hakkında soruşturma başlatıldığını da söyledi. Birileri Rona hakkında meslekten men etme cezası vermeyi düşünüyorsa şunu bilsinler ki aslında yapılan Rona üzerinden Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’ün soruşturulması ve cezalandırılmasıdır!

LAİKLİK MECLİSİ VE EĞİTİM-İŞ’İN KARARLI DESTEĞİ

Laiklik Meclisi de yaptığı açıklamada bunu vurgulayarak Mustafa Kemal Atatürk’ün Bursa Nutku ışığında, gericiliğe, faşizme karşı verdiği laiklik, özgürlük, Cumhuriyet mücadelesi ile hedef haline getirilen, daha önce gerici Eğitim-Bir-Sen’in torpil belgelerini ifşa ettiği için yargılanan, okullarda gerici ve faşist yapıların varlığına karşı mücadelesi nedeniyle pusu kurularak darp edilen Özkan Rona’yla tavizsiz sürdürdüğü mücadelesinde omuz omuza olacağını duyurdu.

Gericiliğe karşı laik Cumhuriyeti ön saflarda savunan Eğitimİş ise hukuksuz kararlara ve yükselen faşizme karşı Rona’ya sahip çıkarak “Yoldaşımızı ve Atatürk’ün Bursa Nutku’nu savunma kararlılığımızla 13 Nisan Pazar günü şube genel kurulumuzu olağanüstü gündemle toplayacağımızı ilan ederiz” şeklinde bir duyuru yaptı.

Bu olağanüstü toplantıda Rona’nın geçmişte yürüttüğü şube başkanlığına yeniden önerilmesi yönünde bir çağrı var. Laiklik Meclisi ve Eğitim-İş’i bu kararlı duruşları nedeniyle kutlarken Türkiye Cumhuriyeti’nde Atatürk’ün sözlerinin soruşturulmasını nefretle kınıyorum. Bu da karşıdevrim tarikatına dönüşen AKP’nin utanç tarihine geçti!