Yılmaz Şipal

'Toplumun Ayak İzi'

15 Ağustos 2011 Pazartesi
\n

Basında yer alan bazı haberler, toplumun ayak izigibidir. Toplumun hangi yöne gittiğini gösterir.

\n

Türkiyenin ne yöne gittiğini, bir bilge olan düşünür ve filozof, Sakallı Celal (Celal Yalınız):

\n

Türkiyede aydın geçinenler Doğuya doğru seyreden bir geminin güvertesinde Batı yönünde koşturarak Batılılaştıklarını sanırlar söylemi ile Türkiyenin bugün gittiği yönü, yıllar öncesinden kestirebilmiştir.

\n

Sakallı Celalin ilginç yaşamını anlatan tek kaynak, gazeteci - yazar Orhan Karavelinin yazdığı Sakallı Celal - Bir Bilinmeyen Ünlünün Yaşam Öyküsüdür.

\n

Sakallı Celalin bugün dilimizde yer etmiş, kaynağını bilmeden kullandığımız birçok deyişi vardır :

\n

Bu kadar cehalet ancak tahsille mümkün olur.

\n

Bir kızın tıraşlı bir erkeği güzel zannetmesi hazindir.

\n

Bu ülkede ilgililer bilgisiz, bilgililer de ilgisizdir.

\n

Evinde yapılan arama esnasında polis, duvarda duran Karl Marx portresini soruncaRahmetli babam diye cevaplamıştır.

\n

Günümüzdeki gazete haberlerinde de Türkiyenin Batıya gitmediğiaçıkça okunuyor. Bu haberlerden birkaç örnek:

\n

2 Haziran 2008 (Cumhuriyet): Sapancada önceki gün başlayan Türkiye Büyükler Kürek Şampiyonasına katılan ve tayt giydiği gerekçesiyle bir grup genç tarafından dövülen ulusal sporcu Alican Çiftçinin babası Veli Çiftçi, sporcuları dövenlere çevreden kimsenin engel olmadığını belirterek Çok tehlikeli bir sürece girdikdedi.(…)

\n

Ulusal sporcu Alican Çiftçi ise dayak nedeniyle yarışların o günkü bölümüne katılamadıklarını ve derece şanslarını yitirdiklerini kaydetti. (…)

\n

Sporculara dayak atılmasının Türk gençlerine yakışmayan bir davranışolarak değerlendiren Veli Çiftçi, Türkiye nereye gidiyor (…) Türkiye çok tehlikeli bir sürece girdidiye konuştu.

\n

7 Ağustos 2011: Erzurumda genç bir kadın sokakta sigara yakınca karşıdan gelen kişilerce ramazan nedeniyle sigarasını söndürmesi istendi, tartaklandı ve yanındaki erkek arkadaşı tokatlandı. Gelen polis ekibi saldırganı gözaltına almak isteyince, kalabalık polise de saldırdı ve bir polisi yaraladı. Saldırganların ve mağdurların birlikte Emniyete götürüldüğü bildirildi.(…)”

\n

Bu şiddet eylemlerinden insanlığın yüz karasıolan biri de, 2002 yılında Suudi Arabistanda yatılı bir kız öğrenci okulunda yaşanmıştır. Okulun 15 kız öğrencisi okulda çıkan yangında kurtulmalarını engelleyen din polisininyüzünden herkesin gözleri önünde yanarak can vermiştir.

\n

Bu 15 kız öğrenci kurtarılabilirdi. Ancak kurtarılmadı. Çünkü yasaktı. Suudi Arabistanda bulunan ve Mutaween adı verilen ve Din polisi denilen kişiler kız öğrencilerin yanan binadan ayrılmasına izin vermemiş, hatta bununla da yetinmemiş kızları kurtarmak isteyen itfaiye erlerine de engel olmuş. Çünkü yangından kurtulmaya çalışan kızların giyimleri İslami usullere uygun değilmiş.”

\n

Bu cinayetin üzerinden 8 yıl geçtikten sonra, Suudi Arabistanda devrimniteliğinde bir karar alınmış. Suudi Arabistan Eğitim Bakanlığı olaydan 8 yıl sonra gerekli dersleri çıkararak bundan böyle kız çocuklarının da okullarda meydana gelen yangınlar sırasında itfaiye erlerince kurtarılmasına izin vermiş.

\n

Suudi Arabistandaki din polisi adı verilen görevliler eliyle işlenen butoplu cinayet” “insanlık suçuolarak 21. yüzyılamirasolarak bırakıldı.

\n

Din polisi denilen oluşum Suudi Arabistanın yanı sıra İran, Afganistan ve Gazzede bulunuyor.

\n

Son günlerde Ortadoğuda oldukça ısınan sular durulunca, bakalım din polisioluşumuna kapılarını açan başka ülkeler de olacak mı?

\n

Bunu anlamak için, toplumun ayak izinin hangi yöne gittiğine çok iyi bakmak gerekiyor.

\n

Görüşümüze göre, toplumun ayak iziBatı uygarlığını göstermiyor.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

'Bedava' Yaşamak 22 Ekim 2012

Günün Köşe Yazıları