Utku Çakırözer
Utku Çakırözer ucakirozer@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Yolsuzlukla İmtihan Günü

05 Ocak 2015 Pazartesi

Hükümet, 2014 yılını ilk gününden son gününe kadar, Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarından olan 17 Aralık Soruşturması’nın kamuoyuna ‘Yolsuzluk değil darbe girişimi’ olarak algılatılması çabasıyla geçirdi.
Cumhurbaşkanlığı’na çıkan Erdoğan ile arkasından başbakan olan Davutoğlu’nun tüm çabalarına karşın AKP içinde ‘Dördünü olmasa bile bazı bakanları Yüce Divan’a gönderelim’ eğilimi ortaya çıkınca yıl yolsuzluk kriziyle noktalandı. Meclis’te kurulan Soruşturma Komisyonu’ndaki oylamaya saatler kala, Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile Başbakanlık tarafından yapıldığı ileri sürülen müdahaleler sonrasında kritik oylama ertelendi.
AKP’nin ‘millet iradesi’ diyerek toz kondurmadığı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yargı yetkilerine sahip en etkili komisyonu olan soruşturma komisyonunda 17 Aralık iddialarına ilişkin o kritik oylama bugün yapılacak.
Dolayısıyla 2015 yılı AKP açısından bugünkü ‘yolsuzluk imtihanı’ ile başlıyor.

Örtmek için her şeyi yaptılar
Geriye doğru bakıldığında AKP elindeki tüm iktidar gücünü 17 Aralık iddialarının bağımsız yargıda görülmesini engelleyecek düzenlemeler hazırlayıp hayata geçirmeye harcadı. HSYK yeniden dizayn edildi. Soruşturmayı yürüten savcılar görevden alındı, sürüldü ve son olarak açığa alındı. Soruşturmada görev alan emniyet görevlileri ise sadece sürülmekle kalmadı, sonunda kendilerini cezaevinde buldular.
Bugüne kadar sadece Meclis’te kurulan Soruşturma Komisyonu işlerliğini sürdürmeyi başarabildi. O da çoğunluğu elinde bulunduran AKP’nin çizdiği son derece dar sınırlar içinde tutularak. O sınırlı çerçeve dahi 17 Aralık soruşturması kapsamındaki büyük rüşvet ve yolsuzluk idialarını örtmeye yetmedi. AKP’nin komisyon çalışmalarını gözden kaçırma yönündeki tüm çabalarına karşın mızrak çuvala sığmadı. Nitekim iktidar, çareyi komisyon çalışmaları hakkında basına yayın yasağı koymakta buldu.

Sinyaller koruma yönünde
Ve nihayet bugüne geldik.
Bugün Soruşturma Komisyonu önemli bir imtihandan geçiyor. Komisyon Meclis adına görev yaptığı için aslında bu sınavı Meclis veriyor.
Beklenirdi ki haklarında bu kadar önemli iddialar bulunan bakanlar bu sınavda çıkıp ‘Yüce Divan’da aklanalım’ desinler. Hatta Başbakan Davutoğlu’nun bu yönde bir sözü olduğu dahi kulislere yansıdı. Ancak sonrasında hava değişti.
AKP’li bakanlar, yöneticiler ve hatta soruşturma komisyonu üyesi milletvekillerinin demeç ve sosyal medya mesajlarına bakılırsa komisyondaki iktidar çoğunluğu bakanları Yüce Divan’a göndermeme kararı verebilir.
Bugün dört bakanı da aklama kararı çıkarsa bu, AKP’nin yolsuzlukla ilgili en ciddi sınavından çakması anlamına gelecek.

Son kararı Meclis verecek
17 Aralık yolsuzluk soruşturmasına ilişkin nihai oylama ise önümüzdeki aylarda TBMM Genel Kurulu’nda yapılacak. Orada tüm milletvekilleri karar verecek. İşte Genel Kurul’daki o oylama deyim yerindeyse “Meclis’in yolsuzlukla imtihanına” dönüşecek. Bugün Soruşturma Komisyonu’ndan ne karar çıkarsa çıksın Meclis’in bakanları Yüce Divan’a gönderme yetkisi hala elinde olacak.
Meclis Genel Kurulu’nda da çoğunluk AKP’nin elinde. Ancak oylama gizli oy şeklinde gerçekleşecek. Bu nedenle demokrasinin olmazsa olmazı olan ‘iktidarların hesap verebilirliği’ ilkesine inancın galip gelmesi gerektiğine ve Meclis’in yolsuzluktan sınıfta kalmaması gerektiğine inanmak istiyoruz.

Yargıda değil sandıkta
Ancak Genel Kurul’da da iktidar çoğunluğu ile aklama yönüne gidilmesi ihtimali yok değil. Hiçbir demokratik ve hukuki ilke düşünülmeden sadece siyasi hesaplar ve telkinlerle aklama yönünde karar verilirse Meclis yolsuzlukla en önemli imtihanını verememiş olacak.
O karar Meclis kadar AKP için de anlam taşıyacak. İktidarının 12. yılında hakkındaki yolsuzluk iddialarını hâlâ yargıda değil sandıkta aklama arayışında bir parti olarak tarihe geçecek.
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları