Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Geldikleri Gibi Gidecekler - Av. Erol ERTUĞRUL
Mersin Şehir Hastanesi’nde bir hastaya takılı sonda erkek hemşire
yok diyerek dört saat
çıkarılmıyor. Neden diye sorulduğunda “Caiz değildir” deniliyor. Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı GATA, bugün Sağlık Bakanlığı’na bağlanmış, tarikatçıların
ellerine bırakılmıştır.
Yakın geçmişte başhekim yardımcılığına kadar yükselen bir doktor medeni yasaya, çağdaş yaşama savaş açmış, korkusuzca çağdışı düşüncelerini paylaşmıştır. Aslında
bu olay buzdağının görünen
yanıdır. Sağlık Bakanlığı’nın bir tarikatın elinde olduğu bilinen bir gerçektir.
Aydın İmam Hatip Lisesi’nde
üç öğrenci derse sarık ve şalvarla girmiş, kadın öğretmeni tehdit etmiş, “Bunların dedeleri bizim
dedelerimizi kesti” demiştir. Bütçe
görüşmelerinde bir AKP milletvekili
“Şeriat bizim hukukumuzdur” diyor.
TARİKATLAR KAPATILMALIDIR
Tarikatlar, cemaatler güzel yurdumuzu sarmıştır. Milyonlarca
öğrenci tarikatların elindedir. Erkek çocuklara tecavüz, kız çocuklara
tecavüz günlük olaylar haline gelmiştir. Yakın geçmişte AKP’li
bir bakan Ensar Vakfı’nın bir yurdunda bir tecavüz olayını küçümsemek için “Bir defayla bir şey olmaz, büyütmemek gerekir” demişti. Bir tarikat
şeyhi 12 yaşında bir kız çocuğuna olmadık şeyler
yapıyor.
Başka bir tarikatta kadınlar “Sorunlarınızı çözeceğiz”
denilerek tacize uğruyorlar. Bir başka tarikatta bazı erkekler eşlerini getirip
şeyhe teslim ediyorlar. 18 yıllık AKP yönetiminde güzel yurdumuzun getirildiği nokta burasıdır. En önemli kurum Diyanet İşleri
Başkanlığı olmuştur. Kurumun bütçesi
yedi bakanlığın bütçesini geçmiştir. Atatürk’ün kurduğu bu
kurum, Atatürk’e düşmanlık yapmaktadır.
Diyanet İşleri Başkanı hiç utanıp sıkılmadan elinde kılıçla Ayasofya’da
Atatürk’e lanet okumuştur. Heybeliada Sanatoryumu kapatılmış Diyanet’e
verilmiştir. Bu kadar parayı bu kadar olanağı Diyanet ne yapacaktır? Her
hastaneye bir imam atanmaktadır. “Tarikatlar
kapatılmalıdır” denilirken, birileri tarikatların denetim altına alınmalarını istiyor.
Uygarlık ve bilim
düşmanı kaynakları nasıl denetim altına alacaksınız? Tarikatların
yaygınlaşmasına, güçlenmesine neden olan AKP’dir. Tüm tarikatlar
kapatılmalıdır. Devletin hukuk tanımadığı yerde tarikatlar çığ gibi yayılmaktadır.
YARGIYA AÇIK ÇAĞRI
1925 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün Kastamonu’da söylediği “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ülkesi olamaz. En geçerli tarikat uygarlıktır, bilimden uygarlıktan başka bir yerde çare aramak aymazlıktır” sözleri unutulmamalıdır.
Tek adam sistemi her açıdan ülkemizi çıkmazlara sokmuştur. Ülkemiz hızla bir Ortadoğu ülkesi olma yolundadır. Her alanda baskı için yargı kullanılmaktadır. Gazeteciler hapistedir. Herkes korkuyor. Hiçbir hukuki kural yoktur. TBMM etkisizleştirilmiştir. Bakanlar kurulu seçilmişlerden değil, atanmışlardan oluşmuştur. Yolsuzluklar tepe noktasına varmıştır. Sayıştay raporlarına göre her kurumda devlet milyonlarca lira zarara uğratılmıştır.
Yabancı paranın her gün çılgınca artışı karşısında
damat Maliye Bakanı kargaları bile güldürecek bir biçimde “Artan döviz beni
ilgilendirmiyor” demiş sonra da görevinden çekilmiştir. Damadın bozuk bir Türkçe ile yazılmış dilekçesi bir din adamının dilekçesi gibidir.
Damattan kurtulmak yetmez,
AKP’den kurtulmak gerekmektedir. Saray’ın günlük harcamaları on milyon TL’yi geçmiştir. Bu durumda Erdoğan yoksullara
sabır önermektedir. Kendileri
görülmemiş bir saltanat ve
varlık içinde yaşarken halkın
sıkıntıları onlara vız geliyor.
Dışişleri’ne meslekten yetişmiş gerçek diplomatlar değil, AKP’li yandaşlar atanıyor. Tüm dünyada yalnızlaştık. Bunun sonucu olarak uluslararası sularda bir gemimiz Alman savaş gemisi tarafından durdurulup aranıyor.
Personel gözaltına alınıyor. Bu olay ülke olarak önemsenmediğimizin kanıtıdır. İzmir depreminde çürük binalar onlarca vatandaşımızın canını almıştır. Hiçbir önlem alınmıyor. Erdoğan hukuk reformundan söz ediyor. Tam bir aldatmaca. Cumhuriyet gazetesine art arda ilan kesme cezaları veriliyor. Hukuk yok. Erdoğan yargıya açık-kapalı talimatlar veriyor. Bir mafya lideri Kılıçdaroğlu’nu tehdit ediyor. Yönetim destek veriyor.
ONARMAK ZAMAN ALACAK
Ulusal bayramlar türlü nedenlerle kutlanmıyor. Lozan kutlanmıyor. Geçen yıllarda 23 Nisan’ı unutturmak için Arap ülkelerinde bile olmayan “kutlu doğum haftası” diye bir şey uydurmuşlardı. Bu yıl 30 Ağustos’u unutturmak için Malazgirt ve Alparslan’ı öne çıkarmaya çalıştılar.
Koronanın insanlarımızı yok ettiği dönemde halka yalanlar söyleniyor, gerekli önlemler alınmıyor. Can kayıpları her gün artıyor. Aşıda tam bir karmaşa yaşanıyor. Yeterli aşı sağlanamamış. Baroların genel kurulları salgın gerekçesiyle hukuka aykırı olarak engellenmiştir. İkinci baroya imza vermeleri için Ankara’da kamu avukatları sürgün ile tehdit edilmektedirler.
Geldikleri gibi gidecekler. Yıktıklarını yapmak ise zaman
alacaktır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- 9 sayfalık not bırakmışlar
- İzmir’de 13 yaşındaki çocuk AIDS nedeniyle öldü
- Ayşe’yi siz öldürdünüz!
- Mansur Yavaş'tan ilk açıklama!
- 'Erdoğan dönemi artık kapandı'
- AKP’li üyeler bütçe oturumunu terk etti
- Mansur Yavaş'tan jet yanıt!
- İstanbul'da metro yangını
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne soruşturma!
- 5 çocuğunu kaybeden anne yalanladı