Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Atatürksüz Çanakkale Zaferi kazanılamazdı! - Doç. Dr. Hüner Tuncer
Çanakkale Deniz Savaşı’nı
kaybeden İtilaf Devletleri,
bu kez de karadan bir
harekâtla Çanakkale’yi
geçmeye çalışmışlar ancak
önlerine akıl almaz bir engel
çıkmıştı. Bu engel, Mustafa
Kemal isimli henüz 36 yaşında
olan bir yarbaydı.
25 Nisan 1915’te,
Çanakkale’ye İngilizFransız çıkartma harekâtı
başlamıştı. Müttefikler,
Gelibolu yarımadasında
6 yere ve Asya kıyısında
Kumkale’ye çıkartma yapmıştı.
Çanakkale’yi savunmakla
görevli 5. Ordu Komutanı
Mareşal Liman von Sanders,
düşmanın ana saldırısının
yerini saptayamamıştı.
Mustafa Kemal’in görüşüne
göre, düşman Kocadağ ile
Kabatepe’yi ele geçirmek ve
Eceabat-Kilitbahir yolunu
açmak için, Arıburnu’na asker
çıkartmıştı. Savaş, Arıburnu
ile Seddülbahir’deydi. Mustafa
Kemal, burada tarihi bir
karar aldı. Düşmanın kıyıda
yerleşmesini ve yayılmasını
önlemek üzere, inisiyatifi ele
alarak emir beklemeden bir
alayı ve bir dağ bataryasıyla
Arıburnu’na gidecek ve
düşmana orada taarruz
edecekti. Böylece, ordunun
yedeği olan birliğinin bir alayı
ile bir bataryasını kimseye
danışmadan ve haber vermeden
savaşa sokacaktı. İşte Mustafa
Kemal, komutası altındaki
57. Piyade Alayı’na, “Size
taarruzu emretmiyorum,
ölmeyi emrediyorum!” emrini
burada vermişti. Gerçekten
de düşman Mustafa Kemal’in
öngördüğü yerlere çıkartma
yapmış; Seddülbahir bölgesini
asıl çıkartma yeri olarak
seçmiş, Alçıtepe’yi ilk günde
ele geçirmeyi planlamış,
Kabatepe-Arıburnu bölgesini
Seddülbahir’deki harekâta
yardım için kullanmış ve iki
koldan Boğaz tahkimatını ele
geçirmeyi hedeflemişti. Saros,
Kumkale ile Beşige bölgelerini
ise aldatma ve gösteri amaçlı
kullanmıştı. (Mustafa Kemal’in
bu öngörülerini göz ardı ederek
Çanakkale kara savaşlarını
Mustafa Kemal’in ismini
zikretmeden anlatmaya yetinen
sözde yazarlara ve tarihçilere
içimden acımaktan başka bir
şey gelmiyor!)
Liman von Sanders
ile 19. tümenin genç
komutanı Mustafa Kemal’in
askeri görüşleri birbiriyle
çelişmekteydi. Liman von
Sanders’in, “kıyıda zayıf
birlikler bulundurmakla
düşmanın kıyıya çıkmasına
izin vermek, daha sonra geride
bulundurulan güçlü ihtiyatlarla
düşmanı denize dökmek”
şeklinde özetlenebilen planına
karşı Mustafa Kemal’in, “kıyıyı
kuvvetli tutmak, düşmanı en
zayıf anı olan denizdeyken
imha etmek” düşüncesi
çelişmekteydi.
DÖNÜM NOKTASI
Mustafa Kemal ile Liman
von Sanders’in görüşlerinin
çelişmesinin başlıca nedeni,
Liman von Sanders’in, Osmanlı
Devleti’nin çıkarları yerine
Almanya’nın çıkarlarına hizmet
etmekte olması ve Çanakkale
muharebeleriyle İngiliz
ile Fransız kuvvetlerini bu
cephede mümkün olduğu kadar
uzun bir süre bağlı tutmayı
hedeflemesiydi. Kanımca
Birinci Dünya Savaşı’nda
Osmanlı Devleti’nin yenilgiye
uğramasının nedenlerinden biri
de Osmanlı ordusunda Alman
subaylarının hizmete alınmış
olmasıydı.
kartma yapan Anzak
kuvvetleri Conkbayırı’nı tehdit
eder duruma gelmişlerse
de 19. Tümen Komutanı
Yarbay Mustafa Kemal’in
müdahalesiyle, Çanakkale
Boğazı için yaşamsal önem
taşıyan Conkbayırı Anzaklara
kaptırılmamış ve Gelibolu
yarımadasının güney kısmının
anahtarı olan Cokbayırı
ile Sarıbayır düşman eline
geçmekten kurtarılmıştı.
Düşman güçleri buraları ele
geçirmiş olsaydı, Osmanlıların
savunma sistemi çökecek ve
savaşın sonu da hızlanmış
olacaktı.
Bir İngiliz yazar, o günkü Arıburnu taarruzları için şöyle demekteydi: “Müttefik Devletler için harekâtın en kötü rastlantısı, bu deha sahibi küçük rütbeli (Yarbay Mustafa Kemal) Türk komutanının tam o anda, o noktada (Conkbayırı) bulunmasıydı. Çünkü aksi takdirde Anzak kolordusu, pekâlâ o gün Conkbayırı’nı ele geçirebilirdi. Savaşın kaderi o anda belli olurdu.”
İşte Çanakkale Savaşı’nın kaderini değiştiren kişi, Mustafa Kemal olmuştu!
Liman von Sanders,
“Türkiye’de Beş Yıl” isimli
kitabında Arıburnu’nda
gerçekleştirdiği başarılı harekât
nedeniyle, Mustafa Kemal’i
şöyle övmekteydi: “İlk şeref
ikballerini Bingazi Sancağı’nda
toplamış olan Mustafa Kemal
Bey, sorumluluk yüklenmekten
korkmayan doğuştan bir şefti.
25 Nisan sabahı 19. tümeniyle
kendiliğinden düşmana
saldırmaya karar verdi, onu
kıyıya sürdü ve sonra üç ay
boyunca kendisine yapılan
çetin saldırılara inatçı ve
sarsılmaz bir şekilde karşı
koydu. Onun azmine tam olarak
güvenebilirdim.”
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret ve emekli maaşı hakkında önemli iddia!
- Asgari ücret kaç TL olmalı?
- Yarısı mesleği bırakmayı düşünüyor!
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin en ünlü tekstil devi kapandı
- SMA'lı bebeğin babası intihar etti!
- Muğla'da helikopter kazası: 4 kişi öldü!
- Soğuk havada TIR kuyruğu 30 kilometreyi geçti
- CHP'den Erdoğan'a sert yanıt!
- Öğrencisinin Suriye'de Bakan olduğunu öğrendi
- Evini kiraya verecekler için geri sayım
- 'Su sorununu çözmek, DSİ'nin görevi değil'
- İstanbul Barosu hakkında soruşturma!
- 'Ev hapsi' kararının ardından ilk kez konuştu