Olaylar Ve Görüşler

Askeri hastaneler yeniden açılmalı - Prof. Dr. Cengiz KUDAY

02 Eylül 2022 Cuma

Hacettepe Üniversitesi Beyin Cerrahisi bölümünden 18 Aralık 1972 günü ihtisasımı bitirdiğime ilişkin belgeyi aldıktan 12 gün sonra askerlik görevimi yapmak için 1 Ocak 1973’te ordunun Samsun’daki sağlık personeli eğitim kurumuna başvurdum. 12 Mart muhtırası sonrası, askerlerin bizlere davranışları (doktor ve sağlık personeline) çok katı ve ağır disiplin uygulamalarını kapsıyordu. Birkaç ay süren tam bir er eğitim süreci geçirdik. Bu süre ben ve arkadaşlarım için zor fakat çok unutulmaz anlarla dolu bir süreç oldu. En azından birbirimize her zamankinden fazla güvendiğimiz bir yaşam şekli oldu. Bizlerde çok olumlu, unutulmaz izler bıraktı.

EN GÜZEL GÜNLER

Daha sonra kıtalar ve belirli hastaneler ile sağlık kuruluşlarına dağıtıldık. Bu dağıtım sırasında çoğumuzda çok özleyeceğimiz bir yuvadan ayrılma hissi oluştu. En azından bende. İlk gittiğim yer Çorlu Askeri Hastanesi oldu. Oradaki kıdemli asker doktorlar ve personel bizi çok olumlu karşıladı. Deneyimsiz bir uzmana onu incitmeden, bazı tıbbi konularda hissettirmeden yaptıkları yardımları unutamam. Daha sonra İstanbul’daki tek asker beyin cerrahının ayrılması nedeniyle beni Gümüşsuyu Askeri Hastanesi’ne tayin ettiler. Burada geçen günlerim meslek hayatımda geçirdiğim en güzel günleri kapsar. Burada görevli doktor ve sağlık personelinin kısıtlı olanaklarla çok güzel şeyler yaptığına tanık oldum. Ve mesleğimle ilgili olmasa da diğer branşlardaki farklı uygulamaların bizim bazı uygulamalarımızdan daha basit ve etkili olduğunu gördüm. 18 ay sonunda teğmen rütbesiyle terhis oldum. O rütbe demirlerini hâlâ saklıyorum.

YAZIK OLDU

Türk ordusunun tüm unsurları benim için çok değerlidir. Fakat son zamanlarda özel eğitim veren ve aynı zamanda sivil tabetten farklı tedavi ve faydaları olan bu kuruluşlar kapatıldı. (Yeniden açılıma haberleri bizleri ümitlendiriyor.) Ben bir hekim olarak, sivil ve askeri tababetin farklılığını bu kısa geçen askerlik hayatımda gördüm.

Çok faydalı uygulamaların her sağlık kuruluşunda olamayacağı inancını taşıyorum. Tek kelime ile “yazık” oldu. Askeri hastanelerdeki resmi görevim bittikten sonra da aynı hastanenin bütün acil vakalarına çağrıldığım zaman koşarak gittim. Bu fahri görevim, bu kuruluşa doktor atanıncaya kadar devam etti. Bundan gurur duydum. Asker ile askeri kuruluşlara saygım ve sevgim sonsuzdur.

PROF. DR. CENGİZ KUDAY



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları