Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Dini eğitim bakanı
Belki de hata bendedir. Hangi nedenle olduğunu da açıklayamıyorum. Ama kişilerle kamu otoriteleri arasındaki ihtilafları çözen Danıştay’dan çağdaş Türkiye özlemleriyle uyumlu bir karar -daha doğrusu ara karar- çıkması beni çok sevindirdi. Konu dünkü Cumhuriyet’in manşetindeydi:
“Danıştay, Milli Eğitim Bakanlığı’nın gerici müfredatı nasıl hazırladığını sordu” üst başlığından sonra “Perde kalkacak” deniyordu.
Haber ilginçti çünkü Türkiye’yi çağdaşlaştıran “laiklik” ilkesine düşman bir kafaya teslim edilen Milli Eğitim Bakanlığı’nı “dini eğitim bakanlığına” çeviren, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” isimli gerici “öğretim izlencesi”nin çağdaş ve laik eğitim ilkelerine aykırı olduğunu ileri süren Laiklik Meclisi’nin Milli Eğitim Bakanlığı aleyhine açtığı “iptal” davasının Danıştay 8. Daire’de önemli bir aşamaya ulaştığını bildiriyordu.
Aytunç Ürkmez imzalı haberden aktarıyorum:
Anlaşılan 8. daire, “şeffaf olmaması nedeniyle tepki çeken hazırlık sürecinde bilimsel değerlendirme raporlarının, ihtiyaç analizlerinin vb. bilgi ve değerlendirmelerin” kendilerine gönderilmesini talep etmiş.
Bu önemlidir. Zira dini eğitim bakanı Yusuf Tekin, konunun kamuoyuna yansıdığı ilk tarihlerden itibaren, kendi deyimiyle “yeni müfredat” çalışmaları sırasında başta bilim insanları olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin görüşlerinin alınacağını ifade etmişti.
Ama yeni “öğretim izlencesi”, geride kalan eğitim yılının başında ilkokul, ortaokul ve liselerin birinci sınıflarında uygulanmaya başlamıştı.
Dini eğitim bakanının tüm eğitim sistemini imam hatip okullarıyla eşitlemeyi amaçladığı bilindiği için hem bu uygulama hem de bu uygulamanın bir ön adımı olan ÇEDES (Çevreme duyarlıyım, değerlerime sahip çıkıyorum) projesi uygulamaya konmuştu. Çocuklara cami temizletme, sınıfa taklit tabut getirip çocuklara bir ölü ardından yapılacak şeyleri öğretme ve sınıflara Diyanet İşleri’nden görevlendirilmiş imam, vaiz, müezzin gibi diyanet personeli sokma ile hayata geçirilmeye başlanmıştı.
Daha önce de yazdığımı anımsıyorum: Laik Cumhuriyetin karşısındaki en büyük ve somut tehlike, dini eğitim bakanı Yusuf Tekin ile Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’tır. Birinin camileri siyasi bir amaca yönlendirmesi ile ötekinin okulları gericileştirme çabaları aynı hedefe yöneliktir.
İşin ilginç yanı her ikisi de yaptıklarını kendilerine hak olarak görmektedirler. Ama okullara temizlikçi temin etmeden ders yılına başlamış olmak, küçücük yavrulara okulda bir öğün bedava yemek vermemek, eğitim kalitesini yükseltememek, kalite ölçen uluslararası karşılaştırmalarda, eğitim düzeyimizin yüz kızartacak düzeyde bulunması, tüm bunların yanında öğretmenlerin yetersiz maaş yüzünden geçinemez hale gelmeleri, okullarda öğretmen ihyacı varken, diplomalı genç öğretmenlerin boş bekletilmeleri dini eğitim bakanı Yusuf Tekin için belli ki bir sorun teşkil etmemektedir.
Kendi laiklik anlayışını savunurken Erzurum’un ve Şırnak’ın en muhafazakâr kesimlerinde yaşayan yurttaşlarımızın laiklik anlayışını ölçüt alan ve kendisinin politikacı olmadığını unutup Rize’nin Güneysu ilçesinde yapılan AKP ilçe kongresine katılarak orada siyasi nutuk çeken Yusuf Tekin’den ne beklenebilir ki?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret ve emekli maaşı hakkında önemli iddia!
- Asgari ücret kaç TL olmalı?
- Yarısı mesleği bırakmayı düşünüyor!
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
En Çok Okunan Haberler
- Polisin vurduğu ünlü mimar kurtarılamadı
- Almanya'da 'Noel pazarına' araçlı saldırı
- Gazeteci Özlem Gürses gözaltına alındı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- 'Neredeyse 2 hafta oldu'
- 'Cumhurbaşkanımızın yüzde 50 talimatından dolayı...'
- 10 milyon dolarlık ödülü kaldırdılar!
- Asgari ücrette işverenin talebi netleşiyor!
- Katil Semih Çelik’in ailesinden mahkemeye başvuru
- Ziraat Türkiye Kupası'nda grup kuraları çekildi