‘Susacak mısın?’

11 Mart 2014 Salı

“Susacak mısın” diye soruyor yazar. “Cumhuriyet dönüştürülürken susacak mısın” diye soruyor hukukçu yazar, Erol Ertuğrul son kitabında...
Ses çıkarmayı pek sevmeyen bir halk bunun yanıtını veriyor, yine susarak...
Susmak bir kabullenmektir. Türk milleti çok mu suskun yoksa susturulmuş... Canı istediğinde avaz avaz bağırmasını da biliyor. Nice olaylarla yığınlar gür sesleriyle hepimizi uyandırmak, canlandırmak istiyor. Haziran olaylarını düşünün. Bir anda on binlerce insanımız ayaklanmıştı. Yani demek istiyorum ki, ayağa fırlamıştı. Her şeyi görmek, anlamak, benimsemek istemişti. Bu tür devrimci olaylarda ben artık bambaşka bir döneme girdiğimizi düşünürüm. Bu yığınsal eylemlerden yeni bir politika, dolayısıyla yeni bir parti, daha önce bir yeni hükümet çıktı, çıkacaktı. Tam bir halk yönetimi kurulacaktı.
Hiçbir şey olmadı, nasıl susturulduysa milyonlar, bu susma, korkma aşamasını geçemedi.
Yeniden haziran eylemleri başlatılmalıydı. Ayağa kalkma o kadarcıkla da kalmamalıydı. İşte ancak o zaman Türkiye’de halkın egemenliği bir masal olmaktan çıkardı.
Bir çeşit darbeden mi söz ediyorum; asla. Birçok darbe yaşadık, sonra hepsinin boş çıktığını gördük. Darbe... Onu halkımız seçimlerde oylarıyla yapacak. Bunca suskunluktan sonra bir büyük uyanış ve onun taşan çizgileri hepimizi mutlu bir döneme götürecek. İşte yeni seçimler. Bölgesel de olsa önemli. Halkımız her zaman demokrasiyi sevmiştir, istemiştir, ona kavuşmayı beklemiştir. İşte yeni bir seçim. Bir sürü parti var seçmen listelerinde. Akla hayale bile gelmeyenler partiler kurmuşlar. Yararlı mı bu tür düşünmek. Yoksa ilerici güçlerin bir tek partide, bir tek listede birleşmesi yine olmayacaksa seçimlerin de yararı olmaz. O seçilir, bu seçilmez, ama gerçek halkın özlediği yine gelmez. Bir halk cephesini kurmak gerekiyor. Bu da uygarlıkla, özlemekle olur.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yağmurda Bir Gün 20 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları