Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Atatürk’ün doğduğu evde!

05 Ağustos 2023 Cumartesi

On gün aradan sonra merhaba...

Atatürk’ün doğumuna ilişkin milatlar var. 25 Nisan 1915 Çanakkale’de zafere inanmış askerin doğumu. 19 Mayıs 1919 Kurtuluş Savaşı kahramanının doğumu. 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet devrimcisinin doğumu...

10 Kasım 1938’de ölümsüzlüğe doğuş!

Atatürk’ün 1881’de doğduğu ev Selanik’te. Geçen yıl çocuklarıma, “Ne olursa olsun sizi Selanik’e götüreceğim” demiştim. 26 Temmuz günü eski adı Koca Kasım Paşa olan Aya Dimitriya Mahallesi’ndeki Atatürk’ün evindeydik. 1997’de bu eve gelmiş, Balkanlar kitabında konu etmiştim. 

2013’te restore edilmiş. Önceki hali daha gerçeğe yakındı. 1881 yılında kullanılan eşyaların benzerleriyle donatılmıştı. Yatak, perde, sandalye, tencere... 

***

Evin bahçesindeki nar Atatürk’ten bu yana ayakta kalan tek ağaç. Gövdede yılların yorgunluğu, dallar yemyeşil. Yeşil narlar kırmızıya döneceği sonbaharı bekliyor. Kökün yanında, Atatürk’ün bu ağacın altında oynadığı levhasını görünce insanın içine tatlı bir ürperme geliyor. İkinci katta Mustafa Kemal’in doğduğu odada ve Atatürk’ün, Zübeyde Hanım’ın balmumu heykelleri var. Atatürk’ün yaşamı Selanik, Ankara, İstanbul günleri diye bölümlenmiş, genel bilgilere yer verilmiş. 

Evi ziyaret edenleri anlatmak isterim. Hafta içiydi ama kalabalıktı. Son yıllarda artmış. Geçen Kurban Bayramı tatilinde 30 bin kişi ziyaret etmiş. Türkiye’den gruplar halinde gelenler var. Samsun’dan bir grupla sohbet ettik. İstanbul’dan vardı. En çok yurtdışından... Gurbetçiler, Türkiye’ye geliş yollarını değiştirmişler. Avusturya, Hollanda ve Almanya’dan gelen ailelerle tanıştık. Kimi çocuklar yurtdışında doğmuş, Türkçeleri de iyi değil. 

Bütün sohbetlerde bir duygu yoğunluğu, ülkenin içinde bulunduğu durumdan endişe, Atatürk’e özlem vardı. 

Türkiye’den gelenler daha siyasi sorular sordu. Her biri büyük bir gelecek yangınının ortasında kalmış gibi telaşlı. Beş dakika geç sorsa her şey daha kötü olacak!

Herkes içine doğru sessizce haykırıyor gibiydi. Bir yurttaş sessizliği bozdu:

-Ona yakışıyor muyuz?

***

Evin karşısı 26 yıl önceye göre daha da “Türkleşmiş”. Tabelaların neredeyse tümü Türkçe. Hediyelik eşyalar, Selanik’e özgü yiyecekler... 

Dükkânları işletenler ya Türk ya iyi Türkçe konuşuyor. 

Birinci sırada elbette Atatürk adının, fotoğrafının olduğu eşyalar var.

Evin bulunduğu Apostolu Pavlu Caddesi’ne girenlerin çoğuyla selamlaştık. Eşleri başörtülü iki kişi bize yönelip seslendi:

-Mustafa Bey, biz Ak Partiliyiz ama size selam verelim dedik.

Biz de gülümseyerek aldık selamı, “Tabii ki selamlaşacağız” dedik, “Atatürk’ün evinden buluştuk... Ne güzel.”

26 Temmuz’dan beri Atatürk’ün doğduğu evin bahçesinde, içinde, önünde konuştuğumuz insanların sözleri kulaklarımda. 

Uğur Mumcu’nun sık kullandığı şu söz de yanında çınlayıp duruyor:

-İnsan hayatta yaptıkları kadar yapmadıklarından da sorumludur!

Atatürk’ün Erzurum Kongresi öncesinde dediği gibi:

Bu milletle her şey yapılır!

Atatürk’e borcumuz var. Bu milletle, bu milleti çağın düzeyine çıkarmalıyız.

Türkiye’ye dönünce Disney’in Atatürk dizisini kaldırdığı haberi bizi karşıladı. 

Elbette şiddetle protesto etmek gerekir ama kendimize de sormak gerekir:

Biz böyle bir eser ortaya koymak için ne yaptık?

Üstelik Cumhuriyet 100. yıla girerken...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Umut ve mücadele! 21 Kasım 2024
Yine yeniden BOP! 20 Kasım 2024
Çekin elinizi! 19 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları