Müjdat Gezen

Ergin

24 Mart 2025 Pazartesi

Tanınmış bir ailenin çocuğu idi. Üç kardeştiler. Elçin Telci resim yapardı. Gülçin Telci gazeteci ve sevilen bir yazardı. Ergin Telci yaşamını iyilik ve güzellikler üzerine kurmuş bir adamdı. Maçka’da otururlardı. Valikonağı Caddesi’nde bir yer açtı. Çocuklara zekâ geliştirici oyuncaklar ve yayınlar yapmayı düşünüyordu. Benim Evde Karagöz adlı kitabımı İngilizceye, Fransızcaya, Almancaya çevirttirdi. Viski içerdi.

Metalden yapılmış cep şişesini, dolu olarak yanında taşırdı. Bir gün o şişede rakı gördüm. Sordum. “Viski artık çok pahalı geliyor” dedi. Durumu biraz bozulmuştu. İki iri köpeği vardı. Hayvan hastasıydı. Dostları Ergin’i çok severdi. Gülçin’i erken yaşta kaybettik. Elçin Bodrum’da yaşıyor. Ergin son zamanlarda Taksim’deki Çiçek Bar’a gidiyor, orada Savaş’la kaynatıyorlardı.

Ergin kekemeydi. Ama çok tatlı kekelerdi. Savaş bir gün bir kartvizit bastırmış ve Çiçek Bar’da dağıtmış. Kartvizitte şöyle yazıyor: Ergin Telci. (Hemen altında) K.K.M. Ertesi gün Ergin, Savaş için bir kartvizit bastırıyor ve barda herkese dağıtıyor. Şöyle bir kartvizit: Savaş Dinçel. (Hemen altında) G.V.Z. (Savaş Ergin’e göre çok konuşurdu.)

ÇÖP

Televizyonda izledim. AKP’li bir belediyeye ait çöp kamyonu, boş bir sokakta duran bir CHP’li belediyeye ait çöp konteynerine kamyondaki çöp torbalarını boşaltıyor. Yani diyecekler ki: “Bakın CHP’li belediyeler çöpleri toplamıyor.” Bugün bunları yapan seçimlerde neler yapar varın siz düşünün.

'DENİZCİLER GELİYOR'

Televizyonda izledim. AKP’li bir belediyeye ait çöp kamyonu, boş bir sokakta duran bir CHP’li belediyeye ait çöp konteynerine kamyondaki çöp torbalarını boşaltıyor. Yani diyecekler ki: “Bakın CHP’li belediyeler çöpleri toplamıyor.” Bugün bunları yapan seçimlerde neler yapar varın siz düşünün.

***

GİZLİ TANIK

Yalancı şahitler kahvesinin kapısı açılmış. Bir adam girmiş. Yalancı şahit hemen fırlamış, “Buyur abi emret” demiş. Adam, “Bir alacak davası var da” deyince, yalancı şahit sözünü keserek

“Hâlâ ödemedi mi abi” demiş. Adam, “Yok borçlu olan benim” deyince yalancı şahit,, “Kaç defa ödeyeceksin abi” demiş.

DEMİR ÖZLÜ

İsveç’te yaşıyordu. Artık yaşamıyor. Onu o kadar çok severdik ki. Demir ağabey, Yenikapı grubundan en sevgili ve saygın ağabeylerimizdendi. Doğan abi, Onat abi, Adnan abi, Demir abi (Soyadlarını çıkarmışsınızdır. Hızlan, Kutlar, Özyalçıner, Özlü.)

Bir lokalimiz vardı deniz yakınında. Yakınında demekten muradım aradan yol geçerdi. Biz oradan denize girerdik. Ağabeylerimizden bir sonraki kuşaktık biz. Savaş, Yaman, Bülent, Haldun, Hale, Ali... Demir Özlü çok iyi bir abiydi. Hepimize abilik yapardı. Onun kaybı beni çok etkiledi. Eski günlere döndüm bir an. Orada Yenikapı’da ilk kendi tiyatromuzu kuruşumuz geldi aklıma. Bizim lokalin tam arkasında sandalyelerle dolu bir metruk lokal vardı. Onardık orayı, sahne yaptık. İki kısa oyunla açtık perdemizi (perde yoktu). İlk gün full... İkinci gün kimse yok. Bu benim ilk kendi tiyatromdu. İlk günün biletlerini bu ağabeylerimiz almıştı. Ama ikinci gün aynı oyunu bir daha neden izlesinler ki? Demir Özlü ağabeyim. Rahat uyu çünkü çok iyi adamdın.

 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Ergin 24 Mart 2025
Celal Sururi 17 Mart 2025
Celal abi 10 Mart 2025

Günün Köşe Yazıları