Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Aşk mı, memleket bu haldeyken...
Gazeteden çıkmak üzereyken genel yayın yönetmeniz Mine Esen’den talimat geldi. Saraçhane’ye gidip izlenim yazarsam iyi olurmuş. 1980 öncesi eylem arkadaşım, şimdiki avukatım Havva Aydın’la birlikte Saraçhane’ye metro ile gitmeye karar verdik. Ne olur ne olmaz diye avukatımla gitmek işime geldi.
Şişli metrosunda şimdiye kadar görmediğim bir kalabalık vardı. Vagonlar hareket eder etmez şenlik başladı, Gençler hep bir ağızdan başladı, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Diplomasız Tayyip”, “Susma sustukça sıra sana gelecek” sloganları atmaya. Vezneciler durağında indiğimizde yukarı çıkmak için korkunç bir izdihamı deneyimli eylemciler yönlendirdi.
Meydanı coşturacak, sloganları belirleyecek ya da şarkılarla gençliğin enerjisini meydanda boşaltacak bir organizasyon yoktu. 1980 öncesinde kalabalık arasında CHP Gençlik Kolları üyeleri serpiştirilir; o gençler içine girdikleri gruba slogan attırır, şarkılar, marşlar söyleterek kürsüde lideri beklerken meydanı coştururdu. Aykırı slogan atanları susturur, partinin onaylamadığı pankartları hiçbir kargaşa çıkmasına mahal vermeden toplatırdı. CHP il yönetimi bence bu aksaçlı gençleri bu konularda eğitim vermesi için görevlendirmeli.
BÜYÜK BİR FIRSAT
Meydandaki gençler Gezi’yi ıskalamamış bir nesil olmasına rağmen gerek pankartları gerekse sloganlarına bakıldığında aynı mizahi zekâyı kullanıyordu. Ellerinde, “Kendi Gezi’mizi yarattık” pankartları ile abi ve ablalarından dinledikleri Gezi’yi yaşları gereği kaçırmış olmanın acısını çıkarıyordu. On binlerce genci bu meydana toplayan Erdoğan, en çok korktuğu Gezi’yi bu kez kendi elleriyle yarattı. Kuşkusuz herkesin Saraçhane’ye gelme motivasyonu farklıydı. Bu iktidar döneminde farklı mağduriyetler yaşamış insanların harekete geçmesi ve tepkisini ortaya koyması için bir kıvılcım gerekiyormuş belli ki. Atanamayan öğretmenler, gelecek korkusu olan üniversiteliler, yaşam tarzına müdahale, üniversitesine kayyum atanan, forum, festival, konser gibi etkinlik yapmaları engellenen öğrencilerin içini boşalttığı bir fırsat oldu bu operasyon.
KOL KOLA HALAYLAR
Saraçhane’de çok sayıda türbanlı, tesettürlü öğrenci, kendileri gibi giyinmeyen arkadaşlarıyla kol kola halay çekiyordu. Kendileri gibi yaşamayanlara karşı tahammülü bir nesil geliyor. Yatsı namazı öncesinde şarkılar, marşlar söyleyen gençlerin yatsı namazı okunduğu anda kimseden bir uyarı gelmeden, kendiliğinden susması da bunu kanıtlayan en önemli gösterge.
Erdoğan’ın ayrıştırmacı, kutuplaştırıcı projesinin çöktüğü meydanda bir kez daha test edildi. AKP ister seküler kesimden ister mütedeyyin kesimden olsun yeni nesili kaybetmiş. Gelecek endişesi duyan sadece seküler mahalle değil elbette. Baskı, yoksulluk ve kutuplaştırıcı dil, bu nesli birleştirmiş. Eğer CHP, bu nesli kazanabilecek doğru politikaları belirler ve onların anlayacağı dille anlatabilir, onları örgütleyebilirse AKP’nin geleceği karanlık.
Bir gencin kendi elyazısıyla hazırladığı pankartta yazan “Çaldığın geleceğim en büyük kâbusun olacaktır” sözleri durumu özetliyor.
Birbirinden ilginç pankartlar arasında favorim bir genç kızın ellerinde yükselen “Aşk mı? Memleket bu haldeyken...” pankartıydı.
Gençler her akşam Saraçhane’ye gelmeye alıştı. Bunları eve sokmak biraz zor gibi. Onu da sokağa döken Erdoğan düşünsün.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
İmamoğlu ve İBB’yle ilgili 560 milyar iddiasına yanıt
-
Mustafa Balbay sert eleştirdi
-
Mezhep çatışması değil insanlık suçu
-
Emekliye bayram ikramiyesi ne kadar olacak?
-
Alfa Romeo'nun ilk elektrikli modeli: Junior Elettrica
-
'Kayyum atamaları, hukuksuzluk ve kontrollü kaos'
-
AKP’de kongre öncesi hazırlığı devam ediyor: Prof. Kalay
-
Emeklilerin Gözü Bayram İkramiyesinde: Beklentiler Karşı
-
Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin!
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
En Çok Okunan Haberler
-
Özel direnişin yeni adresini açıkladı, saat verdi!
-
Özel, güncel boykot listesini duyurdu
-
'Ben sana ne lakap takayım?'
-
Türkiye nereye gidiyor? İki ülkeyi örnek verdi...
-
Süleyman Soylu'dan 'tehdit' gibi sözler!
-
Erdoğan'dan '1 saatliğine' sokağa çıkma izni istedi
-
Espressolab: 'Biz siyaset değil, kahve yapıyoruz!'
-
Üniversite öğrencileri Şişli Belediyesi'ne yürüdü
-
Kayyum Kent Lokantalarını kapattı mı?
-
Başsavcılıktan Emniyet'e 'İmamoğlu' talimatı!