Mehmet Ali Güller

Erdoğan-Bahçeli muhtaçlığı

21 Mart 2024 Perşembe

Erdoğan’ın “Benim için bu bir final. Yasanın verdiği yetkiyle bu seçim son seçimim” sözlerini daha önce bu köşede “Erdoğan’ın finali” başlığıyla yorumlamıştım. (11.3.2024).

Elbette Erdoğan bırakmayı düşünmüyordu, bu sözü “kazanabilmek için seçmene ağıt ve kurduğu rejimden nemalanan sermaye kesimlerine mesaj olarak okumak lazım”dı.

Ve o makalede, Erdoğan’ın şu hedefine işaret etmiştim: “Erdoğan belediyeleri kazanırken aynı zamanda yeni anayasa yapma gücü de elde etmek istiyor. Böylece ‘yasanın verdiği yetkiyle son seçim’den, yeni anayasanın vereceği ömür boyu başkanlık yoluna çıkmak istiyor.”

Erdoğan’a yalvaran Bahçeli

Hafta sonu MHP’nin kurultayı vardı. Bahçeli kurultay konuşmasında Erdoğan’ın o sözüne de değindi: “Ayrılamazsın, Türk milletini yalnız bırakamazsın. Yeni yüzyılın kurtarıcı lideri olarak sizi görmek istiyoruz.”

Adeta Erdoğan’a yalvaran, “Bizi bırakma” diyen Bahçeli’nin bu tutumu siyaset biliminin konusu olmayı aşmaktadır.

Peki Erdoğan, nasıl ve neye dayanarak bırakmayacak? İki olasılık var:

1) Anayasanın 116. maddesine göre “Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.”

Biliyorum, şu anda çoğunuz iki değil, üç diyorsunuz, haklısınız. Haklısınız ama ne yazık ki ana muhalefet partisinin muhalefet edememesi nedeniyle, Erdoğan “ikinci dönemi” için yasallık kazanmış oldu!

Erdoğan’ı değil, anayasayı mağdur ettiler

Mayıs 2023 seçimi öncesinde ısrarla belirtmiştik: Anayasanın 101. maddesi açık: “Bir kimse en fazla iki defa cumhurbaşkanı seçilebilir.”

Ana muhalefet lideri Kılıçdaroğlu ise “Erdoğan’ın 3. dönem adaylığına itirazımız yok” demişti. Neye göre itirazı yoktu? Tamam Erdoğan’ın adaylığı anayasaya aykırıydı ama Erdoğan mağdur edilmemeliydi!

Ve Erdoğan’ı değil, anayasayı mağdur ettiler!

Erdoğan anayasaya aykırı şekilde üçüncü kez seçildi ve ne yazık ki 2015’teki ilk seçilişini “eski sistem” diye elbirliğiyle iptal edip, ikincisini ilk, üçüncüsünü iki haline getirdiler! Oysa mesele sistem meselesi değil, anayasa meselesi. Yeni bir anayasa yapılmadı, bu anayasa o sistemde de bu sistemde de vardı ve 101. maddesi aynı şekilde “iki kez” sınırı koyuyordu!

Bahçeli olmasa Erdoğan kazanamaz 

2) Erdoğan’ın devam edebilmesinin ikinci yolu ise tümden yeni bir anayasa yapılmasıdır. Böylece şu kadar seçim bu kadar başkanlık diye uğraşmayıp, ömür boyu başkanlık modeline geçebilirler!

Nasılsa dün “Erdoğan anayasaya uymuyorsa, anayasayı Erdoğan’a uyduralım” diyerek Erdoğan’a “tek adam rejimi” kapısı açan Bahçeli var! Bugün de çantasından başka bir tavşan çıkarır...

Çıkarır da nasıl olabiliyor bu? Erdoğan’ın ilk kez cumhurbaşkanı seçildiği 2014’te ona en sert muhalefeti yapan, bu köşede yer veremeyeceğimiz ifadeleri kullanan, en hafifinden “Erdoğan senden cumhurbaşkanı olmaz” diyen Bahçeli, çok değil üç yıl sonra “anayasayı Erdoğan’a uydurma” aktörü oldu, bugün de “Bizi bırakamazsın” diye yalvarıyor...

Çünkü Erdoğan Bahçeli’ye, Bahçeli de Erdoğan’a muhtaç: Bahçeli olmasa Erdoğan 2018 ve 2023’te cumhurbaşkanı seçilemezdi, Erdoğan olmasa Bahçeli 27 yıldır MHP genel başkanı olamazdı.

Sonucu ortada, MHP’den en az şu andaki MHP kadar büyüklükte İYİP çıktı, İYİP’ten de onu geçme potansiyeli taşıyan Zafer Partisi çıktı. MHP’nin üç parça olması pahasına o koltuk korundu, korundu çünkü o koltuk Erdoğan’a da koltuk hediye ediyor!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Esad’ın analizi 25 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları