Levent Yücelman

5 dakika! (17.06.2019)

17 Haziran 2019 Pazartesi
Hep denir ya "Her maçın hikayesi farklı" diye, gerçekten de bu seri öyle oluyor. Seride çok uç'larda maçlar ve skorlar izliyoruz. Ancak burada en belirleyici faktör Fenerbahçe'nin yaptıkları/yapamadıkları gibi gözükse de kazanana hep Anadolu Efes "karar" veriyor.

Anadolu Efes, tam nokta atışlarla transfer yapmış, pek çok yeni oyuncu gelmesine rağmen iyi harmanlanmış, yükselen grafiği ile her geçen gün "Takım" kimliğine bürünmüş bir takım. Delici oyuncuları, keskin şutörleri, 2-3 numara kadar dış atış tehdidi ve yüzdesi olan iki 4 numarası, pota altında ne yük yüklersen kaldıran ve de bir gün bile isyan etmeyen bir 5 numarası var. Aynı zaman da uzun serilerde birbirlerinin yerine ikame edeceği oyuncuları da var. Sezon başında "Biz bu Fenerbahçe'yi nasıl altederiz" düşüncesiyle hareket edilerek ve buna göre transfer yaparak yol alan bir takımlar. Özetle başa çıkılması güç müthiş bir hücum takımı. İlk yıllarında bu kadar yeni oyuncuyla bunu gerçekleştirmek kolay değil, bunu kabul etmek gerekir. Bu takıma Ergin Ataman'ın savunma kimliği kazandırması da oyunun her iki yönünü çok iyi oynayabilen dominant bir ekip olmalarını sağlıyor. 
 
İşte bu maçta tam da bu özelliklerini ortaya koydular. Krunoslav Simon ve Adrien Moerman'ın ilk periyotta çok iyi kullanıp etkili olduktan sonra ikinci çeyrekte Fenerbahçe'nin geliştirdiği savunma panzehirini 3.periyotta aştılar. 3.çeyrekte savunma da yapabilen bir hücum takımı olarak ağırlıklarını koydular, maçı döndürdüler. 5 dakikada elde ettikleri 16-0 seri ile skorun 47-42'den 63-42'ye gelmesi kırılma noktasıydı. Fenerbahçe bir daha geri dönemedi. Simon-Micic'in erken faul problemine girmesine rağmen Larkin'in ilk yarıyı 5'te 0 isabetle ve sıfır sayıyla kapamasına rağmen zorlanmadan 86 sayıya ulaşmaları çok yönlü bir takım olduklarını gösteriyor.
 
 
Tam Kadro Olsa...
 
Ocak-Şubat ayından bu yana, o kadar çok sakatlık içeren yazılar yazdık ki kimi zaman Fenerbahçe'nin ortaya koyamadığı oyun için bizler bahane üretiyormuşuz gibi geliyor bazı kesimlere. Hatta takım içi bu önemli eksiklikler, yaptığımız teknik analizleri ve eleştirileri de zaman zaman elimizden alıyor bizim. Zaman zaman, kulüp doktorlarını ve idarecileri "es" geçip "Tekniği taktiği boşverin, bu takımın neden sakatları çok diye" yazarlara hesap soranlar, eleştiri dozunu düşük bulup "Obradovic müridleri" diyen meslektaşlar bile var. Üstümüze alınmış gibi olmayalım ama, bütün sezon yazdıklarımızı takip edenler, Fenerbahçe kazanırken de eleştirdiğimizi, kadro mühendisliğinde ve özellikle son iki yıldır uzun tercihlerinde yanlışlar yapıldığını düşündüğümüzü ve de bunu defalarca kaleme aldığımızı zaten bilirler.  
 
Ancak ne düşünülürse düşünülsün, biz Fenerbahçe'nin "tam kadro" neler yapabileceğini bu yıl defalarca gördüğümüz için bugün sergiledikleri tablo ile aralarında uçurum olduğunu da biliyoruz. Sırf Obradovic eleştirisi yapabilmek, bel altı vurmak uğruna bugünkü durumu fırsat bilmek çok da adil gelmiyor bize. Oynadıkları oyunun kendilerini de tatmin etmediğini izleyen herkes görüyor ve biliyordur zaten. Ayrıca şu da var; iki taraf da tam kadro sahaya çıksa, bu seride neler olabileceğini hiç bir zaman öğrenemeyeceğiz.
 
 
Kumar oynadı, kaybetti
 
Yeni sakatlıktan dönen Datome, maç içinde yeniden sakatlandıktan ve de fark 20'lere dayandıktan sonra Obradovic, takımı tamamen kısaltıp, dış şut ağırlıklı oyun ve yarım saha pres ile risk aldı. Aslında risk de denilmez bir anlamda "ya tutarsa" mantığı ile giden maç için kumar oynadı. Dış atışlarda istedikleri yüzdeyi yakalasalar da savunma anlamında uzunlara karşı tamamen çaresiz kaldılar. 1-2 maç değil, aylardır süren uzunların açığını kısa oyuncuların özverisi ile kapatma savaşı, fiziksel handikap engeline takıldı. Üstelik buna iki günde bir maç oynamanın verdiği ekstra yorgunluğu da eklersek son bölümlerde yürüyecek halleri de kalmadı.
 
Daha önce de yazdığımız gibi kağıt üstünde "aktif" kadrolara bakınca serinin favorisi, Anadolu Efes. Anadolu Efes'in belirli bir süre savunmayı sertleştirip rutin hücum düzeni maçı kazanması için yeterli oluyor. Fenerbahçe her ne kadar buna dirense de, seriyi tersine çevirmeleri basit gözükmüyor. Bu kadar fiziksel dezavantaj varken taraftar desteği, motivasyon, hepsi bir yere kadar sizi ayakta tutabilir. Fenerbahçe'nin son bir 80 dakikadan şampiyonluk çıkarması, 4-5 oyuncusunun % 120- % 130'larda oynamasına, benchten hiç beklemediği mucizevi bir katkı bulmasına, rakibini çözüm üretemeyecek derecede şaşırtacak hamle ortaya koymasına bağlı. Kolay mı? Değil..


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

5 dakika! (17.06.2019) 17 Haziran 2019

Günün Köşe Yazıları