Eskişehir’de bir ‘Süper Babaanne’

26 Ekim 2024 Cumartesi

Ekim ayı yalnızca sonbaharın kendini iyiden iyiye hissettirdiği bir mevsim değil, aynı zamanda tiyatro sezonunun başlangıcıdır. Ödenekli ve özel tiyatrolar, bahar ve yaz aylarındaki hummalı repertuvar çalışmalarının bir sonucu olarak oyun provalarıyla uzun bir yolculuğa çıkar. Aylar süren hazırlık döneminden sonra seyirciyle buluşan ilk oyun zorlu maceranın sonunda menzile ulaşmanın, bir anlamda sahneye kavuşmanın başlangıcıdır. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları da geçtiğimiz günlerde bu yıl repertuvarına yeni katılan “La Nona/Süper Babaanne” ile seyircisiyle buluştu. Daha önce İstanbul, Bursa ve Adana devlet tiyatrolarında “Babaannem Yüz Yaşında” adı altında oynanan oyun bu defa Murat Atak’ın başarılı yönetmenliği ile ilgi odağı olmaya aday.

***

“La Nona/Süper Babaanne” maddi imkânsızlıklara karşın ayakta durmaya çalışan kalabalık bir İtalyan ailesiyle tanıştırıyor bizi. Oyun, toplumumuza hiç de yabancı olmayan, babaannenin, halanın, kardeşin birlikte yaşadığı yoksulluk sınırındaki bir evde yaşanılanların yer yer karakomediye varan öyküsü olarak nitelendirilebilir. Ancak evde her gün lokanta dolusu yemek yiyen bir babaanne yaşıyor. Bir süre sonra borçlarından ötürü pazardaki yerini satıp hamallık yapmaya başlayan babanın trajedisini izliyoruz. Öte yandan eczanede çalıştığını söyleyen kızları bir gece kulübünde sabaha kadar müşteri bekliyor. Baba, elinde gitarı yirmi yıldır sanatçı olduğunu söyleyip beste yapmaya çalışan kardeşine iş bulmak zorunda kalıyor. Her ne kadar kardeşi çalışmamak için kırk takla atsa da ev halkının düştüğü sıkıntı karşısında çileli bir boyuta sürükleniyor. Babaanneyi evlendirmek, hatta zehirlemeye çalışmak dahil bulduğu gündelik çözümler oyun içindeki dolantı komedisinin unsurları olarak karşımıza çıkıyor. Babaanneye yemek yetiştirebilmek adına aile fertlerinin önce sistemin çarklarının altında ezildiğine, ardından da öldüğüne tanık oluyoruz. Bu süreci ayrıntılı bir şekilde seyirciye aktaran, evdeki atmosferi parçalı dekor ve uzamsal kırılmalarla veren Başak Özdoğan’ı kutlamak gerekiyor. Kostüm tasarımında da özellikle babaannenin diğer oyunculardan ayırarak grotesk unsurunu da verebilmesi oyundaki tavrı geliştiriyor. 

***

Babaannenin evin bir odasında yaşayıp zaman zaman mutfağa taşan, kapitalizmin korkunçluğunu gösteren, sadece maddiyatı değil insanları da kemiren hali grotesk bir bakış açısıyla ele alınmış. Babaanneyi oynayan Hakkı Kuş, İspanyol ailesinin içinden sıyrılan kapitalizmin canavarlaşmış etkisini güçlü oyunculuğuyla sahneye taşıyor. Özellikle oyunun finalinde ağzından kan damlayan babaannenin seyircinin arasına dalması sisteme dair eleştiriyi can alıcı şekilde veriyor. 

***

Oyun metni yönetmenin sisteme dair eleştirilerinin sonucunda mantıklı bir şekilde kısaltılmış. Özellikle kara komedi unsurları, seyircinin trajik ve komik etkileri karmaşık olarak algılamasının, seyircinin uyumlu ve mantıklı düzen düşünü yıkmak adına kendini avutmanın dışına çıkması üzerine etki sağlamış. Oyunun başındaki komik unsurların ikinci perdede trajik olana doğru evrildiğine şahit oluyoruz. Bu noktada başlangıçta güldürünün ardındaki korkutucu ve ürkütücü noktalar metnin açtığı yolun karakomediye varan unsurlarla pekişmesini sağlamış. Oyunda tüm oyuncuların yeri geldiğinde metnin olanakları doğrultusunda bu yaklaşımla başarılı bir şekilde iç içe geçtiğini gözlemliyoruz. Özellikle Mahide Yumbul, Ecren Can Serim'in abartıya dayanmayan incelikli oyunculuklarının altını çizmek gerekiyor. En ufak bir abartıda çizgilerinin bozulacağının bilinciyle rol kişisiyle samimi bir denge kurmuşlar. Berkay Gökçek, Serkan Sezgin ve Zafer Ergül oyunun dolantı komedisini öne alan bölümlerinde özellikle çok başarılı. 

***

La Lona/Babaannem Yüz Yaşında, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nda Murat Atak’ın daha önceki sahnelenişlerde izlemediğimiz bir üst yorumlamayla seyirciye sistemin kötücüllüğünü ve insanı yok eden halini acı verici bir gülünçlük içinde vermeyi başaran etkileyici bir yorum sunuyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Eleştirel düşünme 19 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları