Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kurultayda verilecek İmamoğlu kararı
Dünyanın en büyük savaşlarını cephede sanırsın. Oysa kavgaların başladığı yer de bittiği nokta da çoğu zaman bir masadır.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, geçen cumartesi İstanbul Kitap Fuarı’nın konuğuydu. Standların arasından geçip, gazeteci Aytunç Erkin’in yeni çıkan Masa kitabını alan ilk isim oldu.
Erkin’in kitabı Masa, 2-6 Mart arasında, 6’lı masada yaşanan fırtınalı 96 saati anlatıyor. Aytunç Erkin, Meral Akşener’le abla-kardeş kadar yakın. Kitapta, Akşener’in masadan kalkmasının ardından aralarındaki sohbeti şöyle aktarıyor:
“İYİ Parti liderine bir mesaj attım. ‘Dostluğumuza’ dayanarak ‘Bir arkadaşınızla konuşmak isterseniz ben buradayım’ dedim. Akşama arayan Akşener’di: ‘Ben masadan kalkmadım, kovuldum Aytunç kardeşim. Daha fazlasını yapmalıydım masada. (Gülüyor, sinirleniyor) Kovdular beni.’ Uzun bir sohbet oldu ve ne kadarını yazabileceğimi sorduğumda ‘Bu dostumla abla-kardeş sohbeti. Seni arayacağım tekrar’ dedi. (…) Akşener’in, CHP lideriyle ilgili ‘şüpheleri’ vardı...”
Akşener’in masaya dönüşünü de kitaptan öğreniyoruz: “5 Mart 2022... CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı’yı aradı. (…) Kuşoğlu: ‘Acaba iki belediye başkanını da bu sürecin içerisine dahil etsek hanımefendi buna olumlu bakar mı?’ dedi. (…) Ardından Paçacı Akşener’i aradı: ‘Meral Hanım, Kuşoğlu bugün aradı ve iki belediye başkanını da sürece dahil etsek teklifini yaptı. Ne dersiniz?’ Akşener, ‘Olabilir’ dedi.”
Kitapta en çok dikkatimi çeken satır arasındaki bir cümle oldu. 5 Mart gecesi, İmamoğlu ve Mansur Yavaş, Akşener’i masaya dönmesi için ziyaret etmişti. İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, Erkin’e, görüşmenin havasını yansıtan bilgiler aktarmış: “(Akşener) Adeta yalvarıyor: ‘Çocuklar yapmayın, yapmayın. Aday olun. Seçim elimizden gidiyor. Kemal Bey anketlerden çıkmıyor. Sana bana göre değil. Kamuoyunun isteği bu. Keşke beni tercih etseler ya da Kemal Bey’i ama öyle değil’ diyor.”
Erkin kendi bilgilerini devamında şöyle aktarıyor: “İYİ Parti lideri iki belediye başkanına ‘Cumhurbaşkanlığına aday mısınız’ diye bir kez daha sordu ve olumsuz yanıt aldı. O görüşmede İmamoğlu ve Yavaş acaba ‘CHP örgütleriyle baş edemeyiz’ cümlesini kurmuş muydu? Neyse...”
Erkin’in aktardığı İmamoğlu’nun ağzından çıkmış gibi görünen, “CHP örgütleriyle baş edemeyiz” cümlesi ve yazılmayan devamı çok anlam içeriyor!
CHP’DEN KRİZ ANKETİ
Kitabın en önemli yönü iki yıl boyunca Akşener ile Kılıçdaroğlu arasındaki bilek güreşini anlatması. Akşener, İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı adayı yapmaya çalışırken bunu 20 Ekim 2021’de açıkça Kılıçdaroğlu’na söyledi. Kılıçdaroğlu, kendisi üzerine adaylık stratejisi kurdu. Süreç buna göre şekillendi. Erkin, detaylar da veriyor:
“Gelelim 2-6 Mart’taki krizden iki ay önce yaptırılan bir ankete. AREA’nın yaptığı anketi bizzat Kılıçdaroğlu istedi. Sorulması istenen soru ise şuydu: ‘İki belediye başkanı, İmamoğlu ve Yavaş cumhurbaşkanı yardımcısı olarak ilan edilirse Kılıçdaroğlu ne kadar oy alır?’ AREA’nın önceki anketlerinde Erdoğan, Kılıçdaroğlu’na karşı 40’a 37 önde çıkmıştı. İki belediye başkanının cumhurbaşkanı yardımcılığıyla ilgili soru yöneltilince fark 40’a 39 olarak tespit edildi. Bu anket Kılıçdaroğlu’nun önüne konuldu. Şimdi akla şu gelmez mi: Kılıçdaroğlu, Akşener’in masaya ‘iki belediye başkanından biri cumhurbaşkanı aday olsun’la geleceğini biliyor ve önlem alıyor. Bunun için de anket yaptırıyor. Yani... Gelecek olan kriz için CHP ‘formülünü’ zaten hazırlamış.”
KILIÇDAROĞLU’NUN KARŞISINDAKİ BLOK
Kitap, Erkin’in “önemli bir siyasetçi” dediği ve benim İYİ Partili olduğunu düşündüğüm bir ismin anlatımıyla bitiyor:
“Saraçhane’deki mitingi hatırlayın. Kemal Bey, Ekrem Bey’in ellerini havaya kaldırsaydı... Altı genel başkan aralarına İmamoğlu’nu alsaydı seçim o gün biterdi.”
Peki 28 Mayıs yenilgisiyle hesaplaşma bitti mi? Erkin’in CHP kurultayına beş kala çıkan kitabı bize şunu gösteriyor. CHP, hafta sonu sadece bir yönetim seçmeyecek. İYİ Parti liderinin desteklediği İmamoğlu’nun kariyeri hakkında da bir karar verecek. Kılıçdaroğlu’nun “Partiyi bilgili, birikimli, iyi bir sosyal demokrata devredeceğim” sözleri belli ki karşısındaki ittifaka yönelik bir mesaj. Öte yandan Yavaş’ın Kılıçdaroğlu’nun adaylığı için imza vermesi de “Ben bu oyunda yokum” demenin başka bir ifadesi.
Dağılmış, sandalyeleri boşalmış bir masa sadece ertelenmiş bir kavganın habercisidir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- 'Adama lafını yedirirler böyle, ensendeyim'
- Kazanan isim belli oldu!
- 3 ülke daha BRICS'e 'ortak üye' oldu!
- Polis yanlış adresi bastı, ev sahibinin kolunu kırdı
- Teğmenler hakkında yeni gelişme!
- Romanya - Kosova maçı yarıda kaldı!
- 'Tahmin edemedikleri kadar dirençliyiz'
- İlk bulgular neye işaret ediyor?
- MHP'den 5'inci paylaşım da aynı saatte geldi!
- Özel'e soruşturmada 'yetkisizlik' kararı