Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
İsrail, ‘Bop’ dedi kazandı!
Şam yönetiminin el değiştirmesi gösterdi ki Ortadoğulu liderler, dışarıdan güçlüymüş gibi gözüken kâğıttan birer kaplan! Ayrıca halkına eziyet edip malikânesinin garajında lüks otomobiller barındıran, adı da yurtdışına kaçırdığı milyarlarca dolarla anılan diktatörlerin ise hiç şansı yok, tökezlediklerinde düşürülüyorlar.
Bu bağlamda Suriye’deki gelişmeler ise tek cümlede özetlenebilir: Rusya ve İran çekildi, ABD ve İsrail sahada boy gösteriyor. Ki İsrail kara birlikleri bu yazı yayıma girdiği saatlerde Şam’ın çeper mahallelerine yaklaşmıştı. Poker oyunundaki gibi masayı kurdular, kritik günlerde “bop” diyip beklediler, blöfleri görülmeyince masadaki fişleri kazandılar. Şam’ın düşüşünün seyrine bakarsak Esad’ı deviren HTŞ’nin IŞİD kökenli kurucusu Colani’nin cüppe ve sarığı çıkarıp takım elbise giymesi önemli bir ayrıntı. ABD, daha düne kadar “terörist” dediği bu ismi reytingi yüksek kanallara çıkarıyor. O da silahlı kuvvetlere hükmettiği halde güneyden Şam’a yürüyen İsrail’e ses çıkarmıyor. Peki Türkiye, bu denklemin neresinde? Esad karşıtı sığınmacıların dönüş sinyali vermesi olumlu. Ancak Nusayri kökenli Suriyelilerin Türkiye’yi yurt edinme düşünceleri var. Gidenden fazlası gelir! Türkiye’nin, Şam’a Suriye Milli Ordusu tarafından yapılan operasyonu önceden bilmesi -desteklemesi Ankara’nın elini güçlendirmiş gibi gözüktü. Hatta, “Oyunu kazandık” diyenler var. Ancak Suriye masasında SMO, HTŞ ile birlikte ne yazık ki terör örgütü YPG/PKK de var. Her ne kadar SMO, PKK’yi devre dışı bırakıyormuş gibi gözükse de BOP’un “Kürdistan” hayali, Suriye’nin parçalanmasıyla gerçeğe dönüşebilir. Ki ufacık nüfusuna karşın Suriye’nin 1/3’üne göz diken PKK/PYD destekçisi grupların bu oyunda İsrail ve dolayısıyla İngiltere ile kol kola yürüdüğü biliniyor. Bir de kaybeden taraftaki İran ve Rusya’nın Türkiye’yi suçlamaya başlaması meselesi var. Putin’in “kulağına fısıldayan adam” olarak bilinen Aleksander Dugin’in Türkiye’yi tehdit etmesi dikkatlerden kaçmadı. Sonradan, “Türkiye’ye zarar vermeyeceğiz” dese de petrol ve nükleer santral yatırımları konusunda Moskova’ya bağımlı olan Erdoğan’ın, Rusları yeniden ikna etmesi zor. İşin kötüsü Erdoğan pokerdeki gibi “bop” da diyemez çünkü tüm kâğıtlarını gösterdi ve floş ruvayel açan İsrail’in BOP oyununa rest çekemez.
SGK BÖYLE ZARAR ETTİ!
Yenidoğan çetesi davası, devlet hastanelerindeki yetersizlik sonucu devreye giren özel hastanelerin SGK’yi nasıl zarara uğrattığını ortaya çıkardı. Ne yazık ki birçok sağlık hizmetinde, devlet kendi yanlış tercihleri sonucu inanılmaz bedeller ödüyor. Örnek vereceğim; Türkiye, Avrupa’nın en çok kanser vakasının yaşandığı ülkelerden biri. Bu hastalığı atlatanlar yaşamları boyu tedavi görmek zorunda. En yaygını da “lenf ödem” tedavisi. Gelgelelim, İstanbul’un en büyük sağlık merkezlerinden Göztepe Prof. Dr. Süleyman Yalçın Şehir Hastanesi’nde sadece bir lenf ödem fizyoterapisti var. Doktorun tedavi önerdiği hastalara kanser vakalarının evresine göre 1, hatta 1.5 yıl sonrasına randevu veriyorlar. Binlerce kişi sırada. Hasta da ya İstanbul’daki tüm hastanelere başvurup ayrı ayrı muayene olup fizik tedavi sırası alıyor ya da özel hastaneye gidiyor. İşte devletten katmerli para kazanma aşaması burada başlıyor. Ünlü bir hastane 20 günlük terapi için 230 bin lira fatura çıkardı. Bir başka özel hastane daha vicdanlıydı, hastadan doktor muayene ücreti hariç, 1250 TL seans başı para istedi, 10 günlük tedavinin “devlet tarafından ödenen” bölümü ise 14 bin 500 TL idi. Görüldüğü gibi, yenilenen devlet hastanelerinin duvarları güzel ama içi boş. Boş bırakmak da birilerinin işine geliyor. İstanbul sağlık müdürlüğü yaptığı için sorunları bilen Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nun bu soyguna dur deme şansı var; yeni kadrolar açabilir, ilk adımı da lenf ödem uzmanları ile atabilir. Hem dün açıklanan işsizlik verilerine de merhem sürmüş olur.
İŞSİZLİĞİN AÇILIMI!
TÜİK, işsizlik oranlarını açıklarken yine boş bardağa dolu tarafından baktı. Geçen aya göre 61 bin kişi daha işsizler ordusuna katılmış, oran da 8.8’e yükselmiş! Ve fakat atıl işgücü hesaplandığında gerçek işsizlik yüzde 26.7. Yaş grupları göz önünde bulundurulduğunda Türkiye’deki her 100 kişiden sadece 38’inin bir işi var. Çalışanların büyük çoğunluğunun da asgari ücret aldığını ve artık asgari ücretin ortalama ücretin yerini aldığını düşünürsek ülkenin yüzde 80’i yoksullukla burun buruna. Bunun kanıtı da sadece İstanbul’da belediyelere yapılan sosyal yardım taleplerindeki yüzde 103.4’lük artış. Geçen yıl bu zamanlar 871 bin kişi İBB’ye başvururken şimdi destek almak isteyenlerin sayısı 1.7 milyonu aşmış durumda.
1- Bop: Pokerde blöf yapıp oyuna devam etmek.
2- BOP: Büyük Ortadoğu Projesi.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Özel okulların ücretleri uçtu
- Merakla beklenen enflasyon rakamları açıklandı!
- Milyonlarca emeklinin gözü 3 Ocak'ta!
- Yapay zeka sağlıkta çığır açıyor
- Asgari ücret ve emekli maaşı hakkında önemli iddia!
- Asgari ücret kaç TL olmalı?
- Yarısı mesleği bırakmayı düşünüyor!
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
En Çok Okunan Haberler
- Naci Görür'den 2 kent için korkutan uyarı
- Arınç'tan Mehmet Uçum'a çok sert sözler!
- Art arda üç uçak kazası!
- İntihar notu paylaştı, ölü bulundu!
- İstanbul'da yeni bir ilçe kuruluyor
- Fatih Erbakan'a 'Erdoğan' tepkisi
- Erdoğan'dan Şanlıurfa'da 'adaylık sözü'
- MHP'li vekil 'Abdullah Öcalan beyefendi' dedi
- '1 Milyon Mehmet' hayatını kaybetti
- Başına 25 milyon dolar ödül koydular