Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bu da Güya Milli Eğitim!
19. “Milli Eğitim Şûrası!”ndan, karma eğitime karşı bir karar çıkmamasına sevinmek, 70 katlı bir binadan yere doğru hızla düşerken “Çok şükür daha altımda 15 kat var” demeye benzer.
O durumda yere çakılmak nasıl mukadder ise, burada da eninde sonunda karma eğitimin köküne kibrit suyu ekilmesi kaçınılmazdır. Çünkü karma eğitim laik eğitimin önemli bir öğesidir.
Nitekim Mehmet Tezkan dün köşesindeki “İmam Hatipten Başlar Gerisi Gelir” başlıklı yazısında bu hususa değiniyor ve karma eğitimin ipini çekecek mekanizmayı açıklıyordu.
Laik Cumhuriyet’in en büyük karşıtı Milli Eğitim Bakanlığı’nda işleri kurnazca yürütmenin yöntemi, “halktan gelen talepleri!” ileri sürmektir.
Zaten 19. Şûra’da da alınan kararlar, büyük ölçüde, Eğitim- Bir- Sen Sendikası’nın istem ve önerilerinden kaynaklanmıştı. Güya sivil toplum örgütü olan Eğitim-Bir-Sen tabanın istemlerini dile getirmekte ve şûrada da güya tabanın istemleri doğrultusunda demokratik kararlar alınmaktaydı.
M. Tezkan bu yöntemle karma eğitimin sonunun da geleceğini yazıyor. Katılıyorum.
***
Şûrada alınan “demokratik!” kararlar arasında neler olduğunu konusuna gelince: Bunun için arkadaşımız Sinan Tartanoğlu’nun dünkü Cumhuriyet’in manşetine çıkan haberine bakmak gerek.
Tartanoğlu, bundan böyle, girişlerine X-ray cihazları konulacak olan okullarda özel güvenlikçi istihdam edileceğini belirten haberinde, artık MEB - güvenlikçi işbirliği döneminin başladığını bildiriyordu. Belirli kriterlere göre güvenli okullara bayrak verilmesiyle başlayacak uygulamanın, öğrencilerin kişisel olarak fişlenmelerine doğru seyretmesi de kaçınılmaz gibi görünüyor.
Daha anaokulu - ilkokul birinci sınıfta din dersine başlayacak olan çocukların, 9 yaşından itibaren örtünmeleri, anaokulundan başlayarak da fişlenmeleriyle Orwell’in korkunç “1984”üne rahmet okutacak eğitim sistemine ulaşılmış olacaktır.
Beşikten, hatta ana rahminden mezara kadar sürekli izlenecek olan, bu güvenlik ayakları üzerine bina edilmiş sisteme eğitim; beşikten, hatta ana rahminden mezara her şeyin vesayet altında olduğu, dinlendiği, dikizlendiği, didiklendiği, kişioğlunun bu dünyadan ayrılırken bile öbür tarafa da Diyanet’in hazırladığı dosyaya göre bir referansla yolcu edileceği totaliter sisteme de “Milli Eğitim!” diyorlar.
***
Laik Cumhuriyet, 3 Mart 1924 tarihli Tevhidi Tedrisat Kanunu’nun çizdiği doğrultuda yürüyen laik Milli Eğitim ile yerleşti.
Bu gerçeği, laik cumhuriyetin mimarları kadar laik cumhuriyetin karşıtları da iyi kavradılar, onun için, bütün dikkatlerini ve çabalarını Milli Eğitim’e yönlendirdiler.
Milli Eğitim Bakanlığı’nda ilk açılan gedik, İsmet İnönü’nün Cumhurbaşkanı, Hasan Saka’nın Başbakan olduğu dönemde, bu makama getirilen Reşat Şemsettin Sirer zamanında olmuştur. 5 Ağustos 1946 - 9 Haziran 1948 tarihleri arasında bakanlık yapan Sirer, Köy Enstitülerine ilk darbeyi vurmayı başarmıştır.
Ardılları arasında ön sırada yer tutan Adnan Menderes’in gözde bakanı Tevfik İleri döneminde Milli Eğitim’deki yıkım ivme kazanmış, AKP ile ise doruğuna varmıştır.
Bakanlığın hali herkesin malumu, 19. Şûra’dan çıkan kararlar da ortada.
Mustafa Kemal Atatürk “Öğretmenler, yarınki nesiller sizin eseriniz olacaktır” diyordu.
Milli Eğitim yediği birbirini izleyen darbelerle bugünün Türkiyesi’ni yarattı.
Yarının Türkiyesi’ni ise bugünkü Milli Eğitim Bakanlığı kadroları yaratacaktır.
Yarının nesillerini yaratacak olan bugünkü Milli Eğitim 19. Şûrası, liselerde okutulmakta olan Osmanlıcayı seçimli ders olmaktan çıkarıp zorunlu ders haline sokmuştur.
Durum böyle devam ederse, yarın Türk çocukları, Eğitim Bakanlığı önünde pankart açarak, anadillerinde eğitim özgürlüğü istemek zorunda kalacaklar.
Aman yarabbim, bir de buna “Milli Eğitim!” diyorlar.
Pes vallahi!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
- FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü
- Eğitimde sorunlar çığ gibi büyüyor! Öğrenciler aç, okull
En Çok Okunan Haberler
- 6 yaşındaki Şirin'i katleden şahsın ifadesi ortaya çıktı
- Ünlü oyuncu gözaltında: Marketten 'zeytinyağı' çaldı
- Erdoğan'a ve Yerlikaya'ya çok sert yanıt!
- Mitinge neden katılmadığını açıkladı
- İmamoğlu'na 'ahmak' dedi, davaya çağırdı
- Tutuklanan baba cezaevinde ölü bulundu
- AKP'li Mustafa Varank ölümden döndü!
- Oy oranını en çok artıran parti hangisi?
- 'Fethullah Gülen hayatta olsaydı...'
- Halk TV'den ayrılan Şirin Payzın'ın yeni adresi netleşti