Aktör Danny Masterson’a iki tecavüz suçundan ömür boyu hapis: En az 30 yıl yatacak

Regan Morris ve Max Matza | BBC News

ABD’li aktör Danny Masterson, iki kadına tecavüz etme suçundan ömür boyu hapse çarptırıldı. Masterson bu cezanın en az 30 yılını yatacak.

2000’li yılların başında işlenen suçlar sırasında Masterson, That 70’s Show dizisinde oynuyordu.

Savcılar, bugün 47 yaşında olan Masterson’ın Scientology tarikatındaki konumunu kullanarak mağdurların şikayetçi olmasını engellediğini öne sürüyordu.

Dün görülen duruşma sırasında konuşan kadınlardan biri, “Keşke onu daha erken polise şikayet edebilseydim” dedi.

Reusters ajansının aktardığına göre bir diğer kadın ise “Seni affediyorum. Artık hastalığının yükünü taşımam gerekmiyor” diye konuştu.

Masterson duruşma boyunca konuşmadı.

En üst seviyeden ceza aldığı açıklandığındaysa eşiyle birlikte göz yaşlarını tutamadı.

Masterson daha önce de yargılanmış fakat 2022’de jüri hakkında bir karar verememişti.

Bunun üzerine yapılan yeniden yargılama sonucu Mayıs 2022’de suçlu bulunmuştu.

Masterson cezasının açıklanmasının ardından tutuklandı.

2001-03 yılları arasında ününün zirvesinde olan Masterson hakkında üç kadın şikayetçi olmuştu.

Kadınlar, cinsel saldırıya maruz kalmadan önce kendilerine uyuşturucu verildiğini söylemişti.

Yargılama sonucu Masterson’un bu kadınlardan ikisine tecavüz ettiğine hükmedildi.

BBC’ye konuşan iki kadının avukatı Alison Anderson “Bu kadınlar cesurca başlarına gelenleri anlattı ve iki ayrı yargılama sürecine doğrudan katıldı” dedi ve ekledi:

“Engellemelere ve tehditlere rağmen bu acımasız cinsel saldırganın cezasını çekmesini sağladılar.”

Masterson’a yönelik suçlamalar ilk olarak 2017’deki #MeToo hareketi sırasında ortaya çıkmıştı.

Suçlamaları reddeden Masterson ise cinsel ilişkilerin rızaya dayalı olduğunu söylemişti.

Başlatılan soruşturmada savcılar, Scientology Kilisesi’nden yetkililerin tecavüze uğrayan kadınlardan birine şikayetçi olması durumunda kiliseden atılacağını söyleyerek 400 bin dolar ödeme içeren bir gizlilik anlaşması imzalamaya zorladığını öne sürüyordu.